"Bir yazarın çileli hayatı: Ya eserleri anlaşılmaz, ya da anlaşılır ama kimse okumaz." - Umberto Eco (muhtemelen)"

Öykü

Yol Bilgisayarı

Taktım ben bu yol bilgisayarına, hem de bayağı taktım. Girdik hanım ile bir araba bayisinin kapısından. Selam ve aleykümselam faslını yıldırım hızı ile geçtik, orada takılıp kalmadık. Sonrası malum ne alırsınız ne içersiniz faslı.. Onu da birer çay alarak, hızlı bir şekilde geride bıraktıktan sonra gelelim sadede. Sadet,

yazı resimYZ

Yüzerken

Yüzdük yüzdük, dubaya çıktık üç beş arkadaş, bayanlar da var aramızda ''Yahu duydun mu geçen gün balıkçılar bir mil açıkta beş metre boyunda köpek balığı yakalamışlar'' bayanlardan ''Oooo! Aaaaa! Hadi yaaaaaaa!'' sesleri, sonra şaka şaka deyince bana bir sürü sitemler ''Ya Ahmet bey çok kötüsünüüüüz bunu hep yapıyorsunuz.''

Tabanca

Tabancayı kaldırıp raylara atmayı düşündüm. Fakat bu düşüncemden vaz geçiverdim. Bir kadın bağıra bağıra telefonla konuşuyordu. Ona yaklaşıp tabancayı uzattım. Kadın soru dolu gözlerle bana baktı. Gelen metroya atlayıp oradan kaçtım. Telefonla konuşan insanlar genellikle kendine uzatılanı alıyorlar. Bunu daha önce arkadaşlarıma şaka için defalarca yapmıştım.

Babamın Radyosu

Köyümüzde ilk radyoyu Rahmetli Babam satın almıştı.. Sonra çoğu zaten arkadaşlarım olan köyümüzün çocukları nefes nefese etrafımı kuşatarak Baksana, senin baban köye küçük ve acayip bir sandık getirdi, düğmelerine basınca içindeki insanlar hem konuşuyor hem türkü söylüyorlar vallahi, inanmıyorsan git de bak..

Küçük Bir Leblebinin Başıma Açtığı İş

Yatağa girip uyumaya çalıştım. Uyu uyuyabiliyorsan. Sağa sola döndükçe sanki daha da büyüyordu sızı. Hareketten besleniyordu sanki
Ah bir sabah olsa! diye dua ediyordum. Saat başı bir tane ağrı kesici alıyordum. Arada bir kocakarı ilaçlarına da başvurmuyor değildim. Ama hiç birinin faydası olmuyordu.

Akça Kız

Mavi gözünde hüzün bugün garip ve yalnız
Kim bilir ne sızısı o nahif bedeninde
Boynumuz bükük kaldı sen gidince Akça Kız
Senin hatıraların sinedeki eninde

Sıracalı

SIRACALI
Saçın yüzüne dökmüş salınarak geziyor
Seslenirim pas vermez sıracalı sevdiğim
Sitemli kahır edip beni her dem üzüyor
Su içmeye tas vermez sıracalı sevdiğim

Başa Dön