"Yine mi yılbaşı? Dünya dönebiliyorsa, biz de döneriz elbet. Ama lütfen, bu sefer kar küresi almayın." – Dorothy Parker"

Eleştiri

şair Haydar Çoruhlu'yla Şiirin Kalbine Yolculuk...

Bazı insanlar için bir yaşam tarzıdır şiir, yaşama sebebidir. Belki de hayatın ta kendisidir, öznesidir. Şiir, yaşam sevgisinin berrak pınarıdır. Hayatı idame ettirebilmek için nefes gibidir. Şair söyleyecek sözü olandır. Şairlik en zor zamanlarda bile dik, diri ve iri durmaktır. Sözcüklerin gücünü güç edinmektir. Bir duygu işçiliğidir şiir.

KİTAP İZLERİ

Mai ve Siyah

Halid Ziya Uşaklıgil

Bir Neslin Gözyaşı: Halit Ziya'dan "Mai ve Siyah" Bir klasiği, üzerinden geçen bir asırdan fazla zamana rağmen canlı kılan nedir? Sadece türünün ilk örneği olması
İncelemeyi Oku

Sizi de Beşikteyeken Kerttiler mi

Beni kertmediler, ama bilemem sizi ya da başka birilerini beşikte kerttiler mi kertmediler mi? Beşik kertmesi, erkek ve kızın daha beşikte bebekken, gelecekte evlenmesine dair verilen karar. Dede Korkut Kitabında geçer. Anadoluda bu gelenek şöyle işler: Bir kızın doğum haberini alan ve bu kızın ailesiyle akraba olmak isteyen

Bir Bahar Bekliyorum Üzerine

Şair, Yaşar Aydınlık, şiir ve sanatın dışında emeklilik yaşamını tarım ve arıcılık yapar sürdürüyor. Bahçe tarımı ile uğraşmayı zevk haline getiren şair, sebze yetiştirerek vakit geçiriyor. Bunun dışında saz çalmayı da bilen şairimiz müzikle çok az da olsa ilgileniyor. Belki de bu nedenle birçok şiiri bestekarlarımız tarafından beğenilerek

"hayatını Şiire Adayan Bir Ses: Arif Eren"

Türk şiirinin tartışmasız yaşayan en büyük ustalarından biridir Arif EREN. Bu büyük söz ustasıyla ilgili bugüne kadar çeşitli araştırma-inceleme çalışmaları yapılmıştır. Fakat bunlara yeni halkalar eklemek kültürel bir ihtiyaçtır. Zira Arif Eren'in şairliği birkaç kitaba sığmaz. Her yeni eser onun hayatına ve şiirine yeni açılımlar ve zenginlikler getirir.

Sessizliğin Hikayesi Üzrine

Vatanından yirmi yıl gibi uzun bir süre ayrı olan şair, vatanına olan özlemini, ailesine karşı duyduğu hasretliği dile getirir. Annesine, babasına, kardeşlerine duyduğu özlemleri ve sevgileri anlatır. Yirmi yıl onlardan hiçbir haber alamamaktadır. Yaşayıp yaşamadıklarını dahi bilmemektedir. Kamplara mı götürülmüşlerdir? Esir mi edilmişlerdir? Yoksa fırınlara atılıp diri diri

İnsanları Yazalım Biraz

İnsanları akıllılar ve aptallar diye ayırmak çok da akıllıca bir iş olmasa gerek. Bizim bilmediğimiz, hiç bir zamanda bilemeyeceğimiz bir sayı, dünyaya şimdiye kadar ne kadar insan gelmiş, bunların kaç tanesi kadın, kaç tanesi erkek? Kaçı aptaldı, kaçı akıllıydı? Bizim aptal zannettiklerimizin bazıları akıllı, akıllı zannettiklerimizin de bazıları

Boğanlar ve Boğulanlar

Saftiriklik de bir kimliktir.
Sadece ben olsam, kahreder, kendimden utanırım.
Ama
Etrafınıza bir nazar kılın, göreceksiniz ki nice nice iyi ve saf niyetli milyonlar; enva-i çeşit entrikanın, hilenin, ahlâksızlığın, gaddarlığın, zulmün ve baskının burgacında boğuluyor...

KİTAP İZLERİ

Yırtıcı Kuşlar Zamanı

Ahmet Ümit

Ahmet Ümit'in Yeni Romanında Hafıza Bir Suç Mahalli Ahmet Ümit, sevilen karakteri Başkomser Nevzat'ı bu kez en karanlık dehlizlere, kendi zihninin tekinsiz koridorlarına sürüklüyor. Polisiye
İncelemeyi Oku
Başa Dön