Hemcinslerimi anlamak istemiyorum artýk. Ne oldu bu erkek milletine bilemiyorum ama görünen o ki akýllarý fikirleri þehvetlerinde, uçkurlarýnda… Ve her iki kelamlarýndan biri girdili, diðeri çýktýlý… olacak iþ deðil…


Bu toplumda erkeklerin egemen olmasýný yadýrgamýyorum. “Erkek egemen bir toplum” deyip erkek milletini kadýn milletinin karþýsýnda çaresizmiþ gibi gösterilmesine de ayar oluyorum. Ama fakat ve lakin maalesef erkek milletinin en aþýlmaz tabularýndan birinin artýk penis olduðundan da artýk þüphe duymuyorum.

Boyu mu iþlevi mi?

Evet, Havva annemiz ve Adem babamýzýn yasak meyveyi yedikten sonra avret yerlerinin kendilerine görünmesinden sonra örtündükleri incir yapraklarýnýn ardýnda penisin kaldýðýný söylerler. Aslýnda burada kasýt, görme ve gözleme ayrýcalýðýný erkeðin ele aldýðýný vurgularlar. Daha sonra erkek, kadýnýn önündeki incir yapraðýný da kaldýrarak onu seyirlik bir objeye dönüþtürür. Bu süreçte erkeðin, görüngüdeki iktidarýný perçinlediðinden dem vururlar. Böylece penisi görme ve gösterme ayrýcalýðýný kendi tekiline alan erkek, ister istemez bir tabunun doðmasýna yol açar. Bu tabu da kýsa bir sürede erkek bedeni ve kimliðini esir almýþ ve “erkek” kavramýyla hýzlýca özdeþleþir hale gelmiþtir. Toplumsal ve ahlaki deðerlerin, kurallarýn yerleþmesi ve örgütlenmesinin de -bir baþka okumayla- bu tabunun penceresinden gerçekleþtirildiðini öne sürülebilir miyiz?

Evet, böylesine konuþulan, kutsanan, abidevi ve fetiþe dönüþen organýn kýsa sürede bedeni istila edebileceði ise kimsenin aklýna gelmiyor.

Nasýl mý?

Düþünün…

Kadýn soyunduðu zaman, üzerinden çýkardýðý her giysi parçasýyla biraz daha soyunur, oysa erkek üzerindeki donu çýkarana dek soyunmuþ sayýlmaz. Bu iþlemi yaptýðý zaman da sahnede olan kendisi deðil aslýnda penisidir. Çýplak bir kadýn vücudunu izleyen göz, cinselliði vücudun bütün noktalarýndan algýlayabilir, ancak çýplak bir erkek bedeninde ister önden isterse profilden bakýlsýn, göz sadece bir noktada odaklanýr ve bu noktada deðerlendirmeye yönelik artýk iki kriter kalýr sadece.

O da: “Büyük” ya da “küçük” olup olmadýðýdýr…

Erkek cinselliðiyle böylesine özdeþleþtirilen ve hazzýn garantisi olarak algýlanan bir organýn boyutu elbette hem kadýn hem de erkeðin dünyasýnda önemlidir. Bu iþin bir standardý da olmadýðý için hemen her erkek, en azýndan ilk gençliðinde organýnýn boyutu hakkýnda ciddi kuþkular duyup bunalýmlar yaþar. Kendi organýndan daha irisine sahip olduðunu duyduðu veya bildiði hemcinsleri karþýsýnda ciddi bir komplekse kapýlýr. Böylesi koþullanmalarýn ve peþin kabullerin olduðu bir ortamda, gerçekten küçük boyutlu bir penise sahip erkek için yaþam – özellikle cinsel alan- bir kabusa dönüþmesi kaçýnýlmazdýr. Özellikle kýyaslama þansýna sahip erkeklerin, kadýnlarla yaþanan bir takým cinsel iliþkilerinde gerilimleri de beraberinde taþýr. Erkeðin kendisini rahatlatmak için sarýldýðý, kadýnýn da -özellikle kendi cinselliðini tanýmadýðý toplumlarda- ileri sürdüðü “boyu deðil iþlevi” sözü, sadece fizyolojik açýdan ele alýndýðýnda bile tam bir laf salatasýdýr. Cinselliðin verdiði hazzýn doruklarýna kýsa sürede ulaþmak ve uzun süre bu doruklarda kalmak için penis boyunun önemli olmadýðýný söyleyenlerin art niyetli olduðunu düþünüyorum. Zira konu önemlidir ve iri bir penis bu süreçte hem erkek açýsýndan, hem de kadýn açýsýndan mühim bir yardýmcýdýr.

Penise Ýhanet!

Tamam! Penis boyunun önemsiz olmadýðýný ama saðlýklý bir cinsel yaþam için tek ve yeter kriter olmadýðýnýn da altýný çizmekte fayda var. Bu memlekette erkeðin cinselliðini, takke düþüp kel göründükten sonra deðerlendiren anlayýþ devam ettiði müddetçe -ki, bu anlayýþý devam ettirenlerin büyük çoðunluðunu yine erkekler oluþturur- penis bir tabu olarak hayatýmýz boyunca kalmaya devam edecektir. Dikkat edin, dilde penisle ilgili sayýsýz argüman olmasýna, görselliðin penisi kýþkýrtmasý ve kutsamasýna raðmen penisin kendisi vagina gibi ortalýkta filan deðildir ve çoðunlukla da dolaylý yoldan varlýðý imlenir. Bu imgelem de iriliði, yapabilme kudretini ve egemenliði her zaman içinde barýndýrýr. Gerçekte ise çoðunlukla farklýdýr. Penisin imajý penisin kendisine ve iþlevine üstün çýkar. Bu imajýn peþinde koþan erkek de görüngüde iktidardýr. Bu iktidarýný sürdürebilmek ya da caný her istediðinde sýnamak için penisine mahkûm olan erkek milleti aslýnda bir sarmalýn içindedir ve sarmaldan kurtulamadýðý zaman da penisine ihanet sürecinin içine dahil olur.

Nasýl mý?

Bakýnýz, penis dediðimiz organ bu vücut için aslýnda her zaman tehditkar olandýr. Bir kadýn göðüslerini ya da vaginasýný “açar” ama bir erkek penisini “çýkartýr.” Öyle deðil mi? Burada; “Açmak” ve “Çýkartmak”ýn çok önemli farklýlýklarý barýndýran iki kavram olduðunu umarým anlamýþsýnýzdýr. Çünkü çýkan ya da çýkartýlan obje de en nihayetinde baþka bir yere girme potansiyelini içinde barýndýrýr ve tehdit eder. Ýþte sarmal da bu noktada devreye girer. Böylesine metaforlar yüklenmiþ ve indirgenmiþ bir organa sahip olan erkeðin, sýk sýk erkekliðini test etmek, iktidarýný onaylatmak adýna üstelik hiç gerekmediði halde organýný çýkartmak zorunda olduðunu hissettiði an iþi bitmiþ, erkekliði yok olma süreci içine girmiþtir. Zira çýkartýlan organ her seferinde baþka bir organa girdiðinde bir müddet sonra haz alýnamaz hale gelir ve yaralanmalarýn baþlamasýna neden olur…

Penis bilgeliði

Peþin kabullerden ve katý cinsiyetçi bakýþ açýlarýndan kurtulamadýðý sürece erkek ne yazýk ki, penisinin tahakkümü altýnda yaþamaya devam edecektir. Belki çok iddialý olacak ama iktidarsýzlýk, erken boþalma, boþalamama gibi sorunlar yaþayan erkeklerin penislerine ihanet ettiklerini düþünüyorum. Çünkü penis yukarýda yüklenen anlamlarýndan öte cinsel alanda erkeðin en önemli rehberidir. Gerçekte karþýsýndaki kadýný istemeyen erkeðin sertleþememe, erken boþalma gibi sorunlar yaþamasý çok doðaldýr. Bu noktada bilinçaltý penis yoluyla erkeðe mesaj yollamaktadýr. Bu mesajý algýlamayan, yanlýþ yorumlayan ya da dinlemeyen erkek, bir müddet sonra sorunu kendi erkekliðinde aramakta her cinsel iliþkiyi kabuslarýn yaþandýðý zorlu bir sýnava çevirmektedir. Hal böyle olunca da sarmal kuvvetlenmekte ve içinden çýkýlmaz bir hal almaktadýr. Bu cepheden bakýldýðýnda, yýllardýr birlikte olduðu eþiyle iktidarsýzlýk problemi yaþayan herhangi bir erkeðin kendisine ve eþine itiraf etmediði veya edemediði sorunun, eþe karþý cinsel arzu yoksunluðu olduðunu ileri sürmek hiç de abes olmaz herhalde. Üzülerek söyleyebilirim ki böylesi durumlarda da maalesef yani ne yazýk ki kadýnlar da erkeðe yardýmcý olmak adýna zarar verebiliyorlar. Hasta muamelesi yaptýklarý erkekleri iyileþtirme çabalarýnda kendi cinselliklerini unutup -ya da bizim toplumumuzda hiç öðrenemeyip- karþý tarafa acýma ile karýþýk gereksiz þefkat duygularýyla yaklaþýp, erkeðin kendisini aciz durumda hissetmesini körüklerler. Elbette ki sevmediði ya da cinsel arzu duymadýðý kadýnlarla birlikte olan tüm erkeklerin iktidarsýz olacaklarý gibi bir çýkarsama yapýlmaz. Sonuçta erkek doðasý gereði, fetih dürtüsü daha baskýn, poligamiye tek yanlý olarak daha yatkýn ve cinsel dürtülerini daha kolay dýþa vuran bir cins olduðu için salt fiziksel iliþki kurabilme eðilimi her zaman daha yüksektir. Ancak bu durumda da iç sesini dinlemeyen, erkekliðini sadece talep edildiði için sunan ve sürekli penisini kutsayan erkeðin duygularýný yitirmesi kaçýnýlmazdýr. Duygularýn yitiren bir erkeðin odundan bir farký olur mu?

Hiç sanmýyorum…

Uzun lafýn kýsasý, penis de bir canlýdýr ve o aslýnda büyük bir bilgedir. Yani erkeðin cinsel arenasýnda yol gösteren en büyük yol göstericidir. Bir erkeðin partnerine karþý bir nevi turnusol kaðýdýdýr. Ancak onu tabulaþtýran, fetiþe dönüþtüren koþumlardan kurtulduðu vakit, erkeðin, gerçek erkekliðe adým attýðýný rahatlýkla söyleyebilirim.

Ýþte bu yüzyýlda hiçbir arkadaþýma bu durumu anlatamadým.

Umutlar üçüncü binyýla.

Ne de olsa çýkmayan candan umut kesilmez deðil mi?