|
• ÝzEdebiyat > Bilimsel > Felsefe |
481
|
|
|
|
Ön ittifaký zeminde fay hattý kýrýlmasý yapan köleci sistemin kendisi çok kýrýklý bir yapýydý.
Bu kýrýklý yapý görece pek çok eþitsizlik adaletsizlik doðurmuþtu. Çeliþki ve mücadeleler tarihi olan sýnýflý sosyo toplumsa yapý burada firar etti.
Üreten iliþkilerdi yapý içine Mamon'du bir sýnýf çeliþkisi inþa olmaya baþlamýþtý. Oligarþi ortaya çýkmýþtý. |
|
482
|
|
|
|
Düþüncedeki çok köklülük totemiler arasý karþýt düþüncelerle olan sentezlerin ortaya konmasý ile ancak farkýna varýlmýþtý. Her bir totemdi yapýnýn kendi alan daðýlýmý içinde, kendi kendisine fren etkili bir karþýtlýðý olsa da, her bir totemdi yapý kendi içinde tek salýnýmlý düþünceydi.
Bu nedenle totemi bir alan içi, tam anlamýyla felsefe deðildi. O aþamasýyla giriþmeyen, temas etmeyen totemdi mana düþüncesi, çok köklülüðü ele vermiyordu.
Oysa ön ittifaklarýn içi, her biri farklý yol yöntem ürünü olucu birçok totem mesleklerinden oluþmaya baþlamýþtý. Bu nedenle ön ittifaklarýn, her biri bir farklý düþünce ve duygularýn belirmesi oldular. Bu farklýlýklar totem temsilcilik olmakla, totem temsilciliklerin bir arada kavranýþý ilahlardý. Ön ittifaklý yapýlarýn içi her biri ayrý bir totemi mana anlayýþý içinde olmakla çoklu (pluraldi-politeisti-ilahtý) yapýydýlar.
Politeisti bir çoðul yapý içindeki giriþmeler; her bir grubun, grup aitliði olan totemdi dediðimiz giriþicilerden oluþan að örgüsüydüler. Ön ittifaklar, çok köklü giriþmeler yapmasý nedeniyle çoklu giriþenle yapýydýlar. Çok yapýlý temsilciliðin mana inþa karþýlýðý ilahtý yapý olmalarýydý. Ön ittifakýn içinde yasa koyucu olanlar; ilahlar koalisyonuydu. Ýlahi düzen denen vurgular içindeki ön ittifaklar, çok köklü düþüncenin (felsefenin), ana giriþme kaynaðý oldular.
Kýsaca totemdi düþünce; herhangi bir totem grubun, kendi kendisini yalýtýlmasý içinde olmasý ile totem gruplar; tek köklü ve tek yönlü düþüncenin disiplin kaynaðýydýlar.
Totem gruplar arasýndaki giriþmeleriyle, totem gruplar, kendi üzerlerine kendi etkileri olan salt izole yaþamlý düþünce olmaktan çýkmýþtýlar. Bu ön ittifaklý giriþmenin baþarýsýydý. Böylece yeni olan inþa; totem düþüncelerin ön ittifak içinde hep bir arada, hep birlikte giriþme içinde kavranmalarýydý.
Ýlahtý düþünce; totemdi gruplar arasý düþüncelerin bir arada, çok köklü, politeisti düþünceler olduklarýný bize belirtir. Politeist mesajýyla, ilah; zorunluluðun senteziyle politeistiydi. Ýlahlar; bileþen sosyo toplumsa yapýlardaki sentezin ortak kararlarýný almada, iradesi olan yöneticiler olmadaki tarihi bildiriþmeyi yapmanýn da kod adýdýrlar.
02.03.2016
|
|
483
|
|
|
|
Totemi kiþi, totemiyle; çýnlama yapan düþüncesi arasýna koyduðu bu son noktadan itibaren düþüncesini geleceðe doðru çevrimli ve anlamlý kýlar.
|
|
484
|
|
|
|
7
Bu nedenle günlük zorunlu durumlarla olan beslenme, barýnma, korunma, koruyuculuk yavru bakýmý, güvenlik, garanti ve zorunlu olan durumlarýn saðlanmasýnda sürdürülebilirlik için kolektif bir sosyal yapýnýn inþa nüfusu olan sosyal rezonans frekansýný, 50 kiþi olarak deðerlendirdim. |
|
485
|
|
|
|
Yaþam ölü (yok) yanda var olup, diri yandan ölüyordu. Bir kuantum durum diðer üslü kuantum eyleme göre yok, zýt yan, biri varken diðerini yok sayan yan olmakla süreç eylemli ve dönüþlüydü. |
|
486
|
|
|
|
Eðer ilk kurulan köleci ortamýn sterilliði bozulmuþsa. Ve ortamda "banker bank" denen yeni türedi para adamý burjuvalar belirmiþse. Ve bu burjuvalar borçlandýrma hususunda da El i taklit ederek, El ‘in yolunda giderek; El ‘i kendi silahýyla vurarak feodal efendi ile çoban efendilere yani El E öncüt verip; verdiði borcu El 'den kat kat fazlasýyla geri alýyorsa; ortaya yeni bir ÝRADE ile çatýþkýn bir güç çýkmýþ demekti!
|
|
487
|
|
|
|
Zihinsel yatkýnlýklar oluþtuktan sonra aralarýnda ahit olacak anlaþma koþullarýný tadat edecek iman akdini, önce sözle; sonra da kutsal metinlere dökülenin yazýlý þartname iþi geriye kalan konu olacaktý. Ahdi anlayýþý, bu tür zihinsel alýþmalý yatkýnlýklarýn fikri oluþumunu tamamlayacak olan fiili durumlardý. |
|
488
|
|
|
|
Thomas Hobbes: "Boþ vakit, felsefenin annesidir." |
|
489
|
|
|
|
Mantýðýný oluþma yazý dizisine çok kýsa bir önsöz yazsam, ne yazardým?
Camlarý siyah bir gözlük taktýðýnýzda çevrenizi yeþil, kýrmýzý, sarý, mavi vs. görme olasýlýðý hemen hemen yoktur. Hemen hemen diyorum, çünkü parçalý durumlarla olan evren salt içermez. Evren üst üste durumlarla da parçalýydý. Parçalý olanýn bütünlüðü, bütün olanýn parçalý olmasýydý. |
|
490
|
|
|
|
Üreten iliþkiler de farklý kritik eþik deðerlerinin kendi aralarýndaki seviye basýnç farký üzerinde giriþir. Bu fark giriþme ile yükümsen olur. Yükümlülük olur. Yüküm eþme olur. Birbirleri arasýnda EÞDUYUM baðlacý üzerinde taahhüttü. Bu yüküm doðrudan birbirine dönüþen, birbirine deðiþen enerji oluyordu. |
|
491
|
|
|
|
Tarih sahnesinde silinecek olan temel yapýlar için özel mülkiyetçi köleci El yapýlarý da “bunlar bizim yüzümüzden yok oldular” demeyecekti. Bu nedenle kolektif yapýlar kendi yok edicilerini hikâye edip anlatacaklardý. Köleci sistem bu durumdaki (yok oluþtaki) kendi suçluluðunu üste çýkarak anlatacaktý.
|
|
492
|
|
|
|
Hem çevreye uymakla yükümlüsünüz hem çevreye karþýtsýnýz. Hem çevredensiniz hem ben bilincine sahipsiniz. Bu karþýtlýk içinde ortaya konan baðlam öz bilinci olmakla, ben bilincidir.
|
|
493
|
|
|
|
Umut, filizlerini vererek kýrmýzý bir güle yaþam sunmuþtu. Ve bir faniye de mefkure... Lakin maksuda varmak çok sancýlý olacaktý. Þimdiden doðum sancýlarý Aklý büyütür olmuþtu ki; hakikatte vesvese olmayýp da vücut bulma ihtimali göz önüne alýndýðýnda, zindanda kendine rastlamasý nasýl bir karmaþaya netice verir kestirilir þey deðildi. Mahzenin derinliklerinde, dairelerin içinde gizlenmesi; tevekkülle dönerek arþý endam etmesi; Akýlda varlýk bulup, doðum sancýlarýnýn da Aklý beslemesi hep kýsýr döngüler yaratýyordu çevresinde. Acaba tüm kýsýr döngüleri ve zincirleri kýrýp atabilecek miydi? Sustu. Çünkü sualler, tereddütler, sonuç alma kaygýlarý artýk bu beyinden çok uzaktý. Göçebeler yalnýzca yürürdü. |
|
494
|
|
|
|
Yaptýðý iþin önünü, sonunu düþünmemek ve " insanoðlu yeryüzünde azgýnlýk bozgunculuk çýkardý" diye geri bundan þikâyet etmesi; Mamon'un bizatihi ligi olan muktedirliðine sýðmamýþtý. |
|
495
|
|
|
|
Kadýn programlarýný küçümseyenlerin kendine çeki düzen vermesini saðlayacak bir eser!
-Alec Sandýr Newyork Post- |
|
496
|
|
|
|
Ya da 3 ün 2 ye (3/2= 1,5) veya 2 ‘nin 3 e (2/3 =0,666…) oranýndaki gerilme gibi genleþme ve çoðalma olmakla aralarýnda mutlak bir 2/3 oraný vardýr. Kolektif alana üçüncü boyut olan eklenme, üretmenin hacim boyut olmasýydý. Hacim boyutlu genleþme kolektif alanýn yüzey gerilimini yýrtar. Alaný böler, parçalar. |
|
497
|
|
|
|
Köleci sistem içinde ana baba miraslý köleci anlayýþa uygun EYLEM VE SÖYLEM ALANI ortaya konmasaydý; ne aldatan, ne aldanan söylemli “suç eylemleri” de olmayacaktý. Zina söylemi olmayacaktý. Olmayan zina suçuna recmetme cezasý da verilmeyecekti. |
|
498
|
|
|
|
Yaþanýlaþma da, inanç mý, bilgi mi önceydi? Kuþkusuz ki arkaik bilgi, kategorize olmayan bilgiydi. Kiþi sosyal yapýlarla birlikte iki bilginin içinde doðuyordu. Ýki bilgide insandan öncedir.
Birinci bilginin kaynaðý insandan önce oluþla arkaik olan, bio genetik devralýnan, duygular kaynaklýydý. Duygular da, asýl olan þey; bencilliðimizi tarif etmesiydi. Bilginin iikinci kaynaðý bencilliðimize sosyal iliþkilerlen dýþta tevhidçi (birleþtiricisi) oluyordu.
Baþka benlerle bizim bencilliðimizi yine bencillik adýna, birlik özellikli kýlan þey; sosyal yapý kaynaklý duygudaþlýklardan, totemi aktarýmlý olan ve giderek inancý düzenlemeye dönüþen atalar deneyimli sosyo nesnel özneli, sosyal genetik aktarýmlý bilgidirler.
Ýkinci tür bilgi inanç ve imani tutum gibi olsa da, erken dönem içinde bugünkü gibi bir inanç olmayýp; güvenilir pekin bir yol haritasý olmanýn, inancýydý. Ýçinde ne tanrý fikri vardý ne tanrý söylemi vardýr. Ne de söylemlerin doða dýþý bir kaynaktan geliyor olma, anlamasý vardýr.
|
|
499
|
|
|
|
Nemrut Firavun köleci sistemin ceberrutluðuydu. köleci sistem mülk sahipliðinde vaz geçmeyen Ýbrahim'in "Ýbrahim sofrasý ile kolektif geçmiþe uzanan ikilemi" ile yine mülk sahibinin Nemrutlaþan ikilemini dile getirmektedir. Bu nedenle Ýbrahim ve Nemrut misyonu zýt kiþiliklerde beliriyordu. |
|
500
|
|
|
|
Her parçanýn bütünsel baðýntýsý, konumu, açý sal momentumu ile vs. benzerlikler ve benzeþmezlikler davranýþý fiziði içerirler. Bu tepkimeler giderek kimyasal tepkimelerdir.
|
|
|
|