• ÝzEdebiyat > Bilimsel > Felsefe |
341
|
|
|
|
ÝLETÝÞÝM
Ýletiþim karþýlýklý güven ve saygýya dayanan, uyum içinde olarak bilinen ahenkli ve yüksek kaliteli bir iliþkidir. Bu hem kendimizle hem de baþkalarý ile olan iliþkilerimiz için geçerlidir.
|
|
342
|
|
|
|
Ayný þekilde Barýþ’ta anneye (özdeðe) abla, anne, teyze diyememekle yok olan bu baðýntýyla bir stres yüklenecek. Barýþ’ýn enerji düzenleþimi olan akýþ yollarý týkanmakla Barýþ gerilim ya da stres yüklenecektir.
|
|
343
|
|
|
|
Beklentiler(istekler) ile gerçekleþenler arasýndaki iliþki-sýnýr nedir? Bunlarýn etkileri varsa eðer bunun açýlýmý tam olarak nedir? |
|
344
|
|
|
|
Sessiz bir gecede gürültülü bir uyanýþ gerekli ise gecenin sessizliðini kim bozacak? |
|
345
|
|
|
|
Kiþi üzerinde boþa düþen 5 parça eylemin, enerji zamaný; yavru bakýmý olarak birine, gizlenme yeri bulma olarak diðerine, yavru bakýmý olark bir baþkasýna, güvenlik saðlama, uykudayken nöbet tutma olarak diðer kiþilerin her birine birer parça iþ eklenir. |
|
346
|
|
|
|
Doðuþta kuantum teorisini bilen bir "yaratýcýlýkla" da doðmuyordunuz? Doðuþtan kuantum teorisini öðrenemeyecek bir engel ile de doðmuyordunuz. Kapasite içi yetiler belli bir þeyle belirli deðildi. Yetiler belli bir þeye karþý nötrdü (yansýzdý). Einstein’a kendi öncesinin o alana dek (fiziðe dek) kolektif hafýzasýný vermeseniz, Einstein rölatife teorisini ortaya koyabilir miydi?
|
|
347
|
|
|
|
Oysa tekil kiþi yaþamýnda ve sosyal grup yaþamý içinde ve ilk sel yaþam içinde kolektif oluþ eksikti. Baþtan beri totem yapýlara kadar süreç, kolektife bir eksikle olup ta çevresel baskýlarý; yýldýrýma, paratonere; uçaða, piste; teolojiye öte dünyaya fikrine dönüþemeyecekti. |
|
348
|
|
|
|
Kapasite baþka bir þeydir. Yeti baþka bir þeydir. Yetinin kapasiteyle eþ zamanlý bir ilgisi varsa da kapasite yeti demek deðildir. Her yeti bir kapasite içindedir. Ama bir kapasite her yeti ile deðildir. Ve kapasite yeti demek te deðildir. Kolektif kapasite ve kolektif yeti baþka, kiþisi kapasite ve kiþisi yeti baþka. |
|
349
|
|
|
|
‘Þimdi’nin genetik haritasýnda fahiþe bir gendir 'kutsal'lýk...
Kutsal, tek kelimeyle YARATILANDIR.
Ama yaratýlan KUTSAL deðildir…
|
|
350
|
|
|
|
Kolektif alanda beslenme, barýnma, güvende olma, savunma, eðitim, saðlýk vs. her biri bir iþ gücüyle parçalý kolektif etki alanýydý. Kolektif etki alanlarý; transferci yardýmlaþma, dayanýþma, iþ bölüþümü gibi yaklaþýcý hoþlanmanýn kolektif etkileriyle vardýlar. Kolektif etki av bulma gibi kimi gerilimleri kiþi üzerinde boþaltýrken, savunma gibi kimi gerilimleri de kiþi üzerine yükler.
|
|
351
|
|
|
|
Adalet, kolektif yapýlarýn temeli deðildir. Ancak kaybýnda kolektif yapýlarýn yükümlersen olan yansýma biçimini ölçü olarak ele alýnmasýydý. Olaylar yaþanacak ki onun düþüncesi edinilecek. Deðilse düþüncesi edinilemeyen bir þeyi eksen kýlýp inþa olmak olanaklý deðildir. |
|
352
|
|
|
|
Kýsaca ilk düzenli totem yapýlar içine geçiþte türümüze ait zorunlu olan kimi doðal referanslar totem yapýlar içine eksen, çevrimi oldular.
Ýþin özü iþin bað enerjisi bu temel saðlatmalardý. Sosyal duygudaþlýk, ortak özellikli seçilim yasasý bu iþe katkýndý. Referans eylemleri hýzlan-dýran etkiydi. Zaman zaman ekseni çevrimin zihinsel izahý yerine kon-dular. |
|
353
|
|
|
|
Ýnsanýn beyini içerisinde bulunan duyu, his, güdü gibi ruhsal ve enerjik yapýlar her ne kadar soyut þekilde düþünülse de, aslýnda bunlarýn hepsi somut birer yaþamsal pratiklerdir. Beyin denilen yapý et, damar, sinir, kas, kan ve sývýdan oluþan biyolojik duyu mekanizmasýnýn adý Ego'dur.
|
|
354
|
|
|
|
Toplumsal ittifak hýzla deðiþip geliþirken, sosyal özneli mantýk çok yavaþ ilerliyordu. Ve yavaþlýktan ötürü geriden geliþle yavaþ deðiþip geliþiyordu. Bu nedenle göz önüne alýp çýkarým yaptýðý þeyler, ortadan kalkýyordu. Ama çýkarýmlarý elinde kalýyordu.
|
|
355
|
|
|
|
Olaðan ve verili düzende sürekliliði olan bir istismarý otaya koyamýyordu. Kiþiler yýldýrýmdan kaçýnma gibi temel referans deðeri olukla görülen kimi groteski imajlarý haz-elem bazlý seçme ayýklama mekanizmasýna uygun biçimde seleksiyonlar yapmýþtý. Doðal olan, doðru olan ve temel olan tutum buydu.
|
|
356
|
|
|
|
Acaba ölmeden önce son çýrpýnmalar mý bunlar? Yokluða giden yolda var olmak için mi? Bu, insanlarýn kýsa bir hayatý olacaðýný bilmesine raðmen (ki belki dünyada bir insan ölmeyecek, bunu tümevarmadýðýmýz sürece bilemeyiz) bu kadar çalýþýp didinmelerinin, ev, iþ, araba, kadýn ve çocuk sahibi olmalarýný açýklayabilir mi? Ýnsanlarýn uðraþtýðý bütün bu iþler ve daha niceleri (savaþmak ,seviþmek yarýþmak..) yok olmamak için mi? |
|
357
|
|
|
|
Felsefe yapmak tabii ki anlaþýlmaz olmak demek deðildir. Ama çýkarýmýnýz yazarýn da okurunda asgari bir felsefe bilgisi seviyesinde “olmamasý” anlamýnda da deðildi herhalde. “Çiftçi kült” demek izole bir grubun çiftçilik üzerine düþünüp "çevresini çiftçi gibi düþünmekle etkiler" olmasý demektir. Bu felsefenin ve epistemolojinin ortaklaþabileceðimiz en basit durumuyla bilinen kuralýdýr.
|
|
358
|
|
|
|
Hawking evrenin baþlayýþ þeklinin bilimsel yasalarýn gerektirdiði bir yol olduðuna "inanýyor". Eðer inanýp inanmamak, yani, "inanç" söz konusu ise o zaman "bilimsel düþünce"ye ne oldu? O zaman bilim adamý ile din adamý arasýnda ne fark var? Bertrand Russell'ýn öngörüsü gerçekleþiyor mu yoksa? |
|
359
|
|
|
|
Spritüal akým Platon sembolizmiyle anýlacaktý. Spritüaline Platon’un bulduðu bir düþünce deðildi ama spritüaliler olan tüm düþünce Platonla bilinecekti. Platon'un idealar öðretisine göre bu dünya simülasyonlardan ve illüzyonlardan ibaretti. Dünya gölgeler alemiydi. Ýmmanuel Kant bu spritüali neyi "biz rüyanýn rüyasýný görmekteyiz" diye belirtecekti. Rüyamý deðiþtiremiyorum diyecekti. |
|
360
|
|
|
|
Kýsacasý ön ittifaklar üreten iliþki nedeniyle; birisi üreten iliþkinin kendisi olmak üzere sosyal mantýklý ikinci bir giriþme seremonisini, öngörüyordu. Üreten iliþkinin kendisi iradeni, zorunlu, somut ve gerçekçi bir giriþmeydi. Burada sosyal tabanlý ritüelin ikna edici kaynaðý totemi mana anlayýþýydý. Ve totemi hafýzada var olan animizmdi (canlýcýlýktý). |
|