Öylesine ciddiye alacaksýn ki yaþamayý, yetmiþinde bile mesela zeytin dikeceksin. -Nâzým Hikmet |
|
||||||||||
|
Eðer ortaya konulan fiilin ya da soyut eylemli sözlerin deneyimini hiç yaþamamýþsanýz açýlan alanla birlikte türlü türlü boþluk zaman devinmeli niþler siz bilmeseniz de yine de belirirler. Unutmayýn ki evrensel oluþun bizden ve bizim bilincimizden baðýmsýz, bizim isteðimizden ve bizim duyum lamamýz dýþýnda kalan zorunlu bir nedeni vardýr. Bu da zorunluluðun yasasýydý. Bu nedenle ormanda devrilen aðaç biz duysak ta duymasak ta ses çýkarýr (belli bir frekans devimlidir). Ses duyumsamamýzdan öte hava iletimine ve onu algýlayan duyargaya ihtiyaç duyarsa da frekans (ses) bunlardan baðýmsýz ve bunlarýn dýþýnda özdek sel bir özellik olmakla vardýr. Açýlan eylem alanlarýný bilmiyor olmanýz, týpký yere düþmeyi adýný koyamadýðýnýz etkileriyle yaþadýðýnýz gibi yeni durumla açýlan niþ alanlarý da yaþarsýnýz. Açýlan alanla birlikte, açýlan alana baðlý yepyeni niþ sel yansýmalar; siz farkýnda olsanýz da olmasanýz da kendi alan etkisini ortaya koyarlar. Bilincine varmadýðýnýz ama etkisini hissettiðiniz her durumlara eskiden eskiye "tebdili mekânda ferahlýk vardýr" denmiþ olmasýný hemen hemen hepimiz biliriz. Artýk bunlarýn makro dünyadaki üs sel devinmesi, mikro dünyadaki kadar üssü deðerler kadar belirsiz belirme olmasalar da bu yasa "üs sal durumlu belirsizlik yasasý içinde olmakla az çok yine gerçekleþir". Bunlarýn özdek sel yasalar çerçevesinde gerçekleþme olduðunu çok iyi biliyoruz. Ýþte kolektif alan içindeki El anlatýmlý bir düþünce, bir söylem de siz tahmin etmeseniz de, siz bunlarý kast etmeseniz de yeni açýlan El tanýmlý alan içinde yeni düþünce veya yeni eylem kendisiyle böylesi oluþmalarýn belirli ve belirsizlerini ortaya dökecekti. Birisine “çok güzelsiniz” dediðinizde, çoðu kez snop birisinin “çirkinliðimi mi yüzüme vuruyorsunuz?” deyip te “öküz altýnda buzaðý aramasý” olan kast etmediðiniz ortaya dökülmeler, kaçýnýlmaz olarak bu enstantanelerdendi. El 'e "sen kimsin?" dendiðinizde; “sen kimse deðilsin, karýþamazsýn mý, demek istiyorsun” türü anlayýþ ile El kendisini "mülkün sahibi olaným" diye tanýmlýyordu! El kendini niye böyle tanýmlýyordu? Çünkü El kendi var oluþunu, kolektif sahipliðe göre ikame edip, kendisini kiþisi sahiplikle konumlayýp; El kiþisi sahiplik üzerinde tasarrufla, kiþilere muhtaçlýklarýný verme üzerinde kendisine alan açýyordu. El kolektif alan içinde öylesine söylem olukla konusu açýyordu. Sözü edilen konu henüz iman ahdi içinde eylem olukla deðildi. Bu nedenle sözü edilen EL bir düþünce ve bu söylem içinde olsa da EL; bu ÝDE ve bu söylem içinde dahi; "mülkün yani üreten kiþisi muhtaçlýðýn (bencilliðin-tamahýn) sahibi olacaktý. El mülkün sahibi olduðu zaman, "kolektif alan paylaþtýrmasýnýn kendisi gibi El de kendisine rýzklarý pay pay edip daðýtacak yepyeni bir irade alaný açmýþ olacaktý! Kiþileri ipotek altýna almak için az þey miydi bu? Kiþisi sahipliðiniz altýnda olan mülkten bir payý, dilediðinize çokça vermenin, dilediðinize kýt vermenin, dilediðinize de hiç vermemenin açtýðý boþluk devimli niþler içinde kendinize muhtaçlýðý güden düþünce istek ve söylem alanlarýný açýyordunuz. Bu niþler kendilikten beliren baðsan bir ETKÝ alanýydýlar. Zihinsel yatkýnlýklar oluþtuktan sonra aralarýnda ahit olacak anlaþma koþullarýný tadat edecek iman akdini, önce sözle; sonra da kutsal metinlere dökülenin yazýlý þartname iþi geriye kalan konu olacaktý. Ahdi anlayýþý, bu tür zihinsel alýþmalý yatkýnlýklarýn fikri oluþumunu tamamlayacak olan fiili durumlardý. Yaþadýðýnýz anýn ölümüyle ömürdünüz. Ömrünüzle, ölümdünüz. Varoluþ buydu. Ayný anda birlikte olanla, birlikte gidendiniz. Nasýl eðim iniþ ve týrmanýþ veya iniþ ve yokuþ olukla ayný anda varsa; siz de iki ters durumda ölüm ve yaþamla vardýnýz. Ýndikçe geride yokuþ býrakýyordunuz; yokuþ býraktýkça da iniyordunuz. Yani yaþadýkça ölüyor. Öldükçe yaþýyordunuz. Siz yokuþu týrmandýkça, gerinizde iniþ mesafesi, iniþ zamaný artýyordu (birikiyordu). Hayat çok pahalý bir maliyetti. Siz hayata tutunup týrmanan bir maliyetle oldukça, gerinizde ölümü biriktirip, ölümünüz iniþ aþaðý entropi olarak beliriyordu. Týrmanma iniþ alanýný açýyorsa, yaþam da ölüm alanýný açýyordu. Yokuþ aþaðý olan uzay zaman ve yokuþ yukarý olan uzay zaman spin yönü farklý ama her ikisi de ayný uzay zamandý. Uzay eþ yönlü ve izotropikti. Yani þekil (fizik) her yerde ayný. Ýniþe göre sipin yönünün farký yokuþtu. Var oluþ (ölüm ve yaþam) ayný anda ayný durumla sipin yönü farklý olukla beliriyordu. Ýniþ, çýkýþla; yokuþ, iniþle ayný anda ve birlikte vardýr. Siz de yokuþ yukarý týrmanýrken ters sipin yönlü iniþle (ölümle) ayný anda vardýnýz.
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Bayram Kaya, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |