Öykü > Beklenmedik
Pusuya Düşmek Gibi
Düşünceler, aklımdan gelip geçen cümleler içimdeki sesi susturmak istercesine kalabalık ve gürültücü. Huzur, posta adresi olmayan dinginlik, gözlerden geçip gönlü okşayan manzaralarda kendini gösterir.
Sarı Kediyi, Niçin Kireç Kuyusuna Atmıştım? (Son Bölüm)
Yavru kedilerin o anda gözlerine bakasım gelmişti. Evet, açıktılar. Günlerce beklediğim o anı bugün bile anımsadıkça içim kıyılır gibi olur. Gri ve açık mavi renkti. Hani, aksu dediğimiz renge çalıyordu her birinin gözleri. Belki büyüdükçe değişecekti renkleri. Ama o gün yavruların gözleri açılmıştı işte
Black Friday
Okuduktan sonra herkes için indirim anlamına gelen bu ifade yeni manası ile hayatınızda yer bulacak.
Yıkılmış şekilde evine gelen bu adamın bu yıkılmışlığının sebebi ne olabilir ki böylesine tuhaf şeyler yaşamaktadır...
Hikayenin damıtılmış özünü alabilmeniz için yazıldı ve beğendiyseniz yorumlarda sizlerden gelecek beğenilere göre
Beyan Uygulamayla Orantılı Olursa Makbuldür!
O yılarda Ankara’nın Altındağ ilçesine bağlı olan bir gecekondu semtiydi.
Hayatımızın nasibi muvacehesince tercih edilen ve iradi olarak karar verilen bir ahşap evde oturuyorduk.
Nokta
"Uyandım...
Bunu, gözlerime hücum eden ışık huzmeleriyle anladım. Işığın büyülü dansı vardı gözlerimin önünde. Bu cümbüş, bu curcuna, bu heyecan dalgası, bu oyun... Bu oyunun içinden geçmeden yeni bir güne başlayamam ben. Ancak bu oyunla ışır içim, ancak o zaman görürüm yanımı yöremi. Ve yaklaşık sekiz
Çerkez Kızı ile Kambur
Hürriyet ne de yakışıyordu benim kıza,bu hürriyeti beyaz bir gelinlikle süslemek bana nasip olamayacaktı bunu adım gibi biliyorum,ama o lanet olası umut var ya o umut,peşimi bırakmıyordu.
Sındırgılı Emmi
(Öykünün çok yerinde yöresel ağız kullanılmıştır. Okunuş zorluğunu gidermek ve anlam değişikliğini önlemek için bazı sözcüklerde çift harf tercih edilmiştir. Ayrıca, yöresel bazı sözcüklerin açıklaması öykü sonundadır.)
İşte Gidiyorsun
Kolay değildi bir ömür adına karar vermek, bir çırpıda yeni bir yaşamı göze almak.
Assassin's Tango
İçime kök salmış bir ağacın büyüdüğünü hissetmek gibi bana olanlar... Derinimden dayanılmaz bir sızı dalga dalga dışıma çıkmaya çalışıyor. Yutkunamadığım nefesimin toprak kokusunda boğulacağımı düşünüyorum. Kilitliyorum kapımı ve anahtarı gömüyorum sessizliğime. Bekliyorum. Olacakları bekliyorum... Bir adım ötemde ışık. Gözlerim kamaşıyor, kör oluyorum. Sadece bekleyişi hissederek yaşıyorum, yaşıyorum... İçimde
Baba Evi
Babam birazdan uyanacak. Annem kapıyı açıp hafif bir çığlık atıp bizi gördüğüne şaşırmış gibi yapacak. İçine doğmuştur çünkü gelişimiz, rüyasında görmüştür. Tatlı bir telaş yaşanacak, kahveyi babam pişirecek, sofraya ne var ne yok çıkarılacak, ille de elmalı pay olacak.
Şimdi sessizliğe bizi katma zamanı, İstanbul bir
Anamdan İnciler/ Panel
Ya ana ayıptır! dedi. Bir teneke için dernek basılır mı?
Hem de halkımızın derneğini.
İsimsiz Mektup!
Biliyoruz ki artık mektuplar, bir iletişim için gereği kadar kullanılmıyor.
Şaşkınlığım bunun içindi.
Yaşlı Teyze!
Çok yoğun geçen bir gündü, bu bakımdan oldukça yorulmuştum, büroda işler yoğun olduğu için, eve saat 20.30 civarında gitmeye karar vermiştim.
Motoruma binerek, Erkilet bulvarından ilerliyordum,Sümer bez fabrikasını henüz geçmiştim, önümde beyaz renkli, fort marka bir otomobil ilerliyordu.
Kümeler
Son Eklenenler
-
01
-
02
-
03
-
04
-
05
-
06
-
07
-
08
-
09
-
10
-
11
-
12
-
13
-
14
-
15
-
16
-
17
-
18
-
19
-
20