"Tek yaptığım şey, gerçekleri mizahla soslamak. Yoksa kimse yutmazdı." - Mark Twain (kurgusal)"

Deneme > İtiraflar

düşündürücü

Sokrat ile Meraklı Eşek Arısı - 12

Sokrat: Maalesef zaman zaman bilimde bile skolastik düşünceye rastlanılmıştır. Bilimde Skolastisizm, eskiden her şeyi bilen bilim adamlarının bulunduğunu kabul ederek onların kitaplarını okuyup öğrenerek, tüm bilim konularını bu doğrultuda değerlendirmektir.
Meraklı Eşek Arısı: Yani kendisi araştırma ve deney yapacağına bir bilim adamına sırtını dayayıp onun görüşleriyle

nötr

Sokrat ile Meraklı Eşek Arısı - 16

Sokrat: Bir kişi varmış, sözleri çok sivriymiş. Yakınında bulunanlar bu bilge kişiye İfadeleriniz çok ağır geliyor, insanlar bazen kaldıramıyor efendim. Dediklerinde şu cevabı almışlar: Kütükler için keskin balta gerekir.

düşündürücü

Sokrat ile Meraklı Eşek Arısı - 15

Sokrat: -İktidarın sanatçısı olmaz. Varsa beslemedir, yağdanlıktır. Sanatçı muhaliftir, muhalefettedir. Benimsediği bir siyasi görüş olabilir, bazen bu görüş de iktidara gelebilir. İktidar olan benimsediği siyasi görüş, yanlış yaparsa sanatçı, hemen muhalefete geçer. Onun bu davranışı döneklik değildir, kutsal başkaldırı hakkını kullanmadır. - Sanatçı sadece ağzıyla konuşmak zorunda değildir.

Panta Rhei

Her şeyin akışkan olduğu bir dünyada, yazarın kişisel deneyimlerinden yola çıkarak duygularını nasıl yazıya döktüğünü ve okuyucuların bu yazılarda kendilerini nasıl bulduklarını anlatan samimi bir düşünce akışı. Hislerimizden kendimizin sorumlu olduğunu vurgulayan, içten bir anlatım.

üzgün

Öpmeyin Beni

Hani bazen annelerin yüreğine korlar düşer
Ve ardından yangınlar başlar,
Sonrasında o yangın büyür de büyür...
Ve sirayet eden yangınlara tanık oluruz...

olumsuz

16 Nolu Sandık

Sandık başkanı, çok tecrübesiz. Neredeyse hiçbir şey bilmiyor. İnisiyatif kullanamıyor. Belki beş dakika önünde oy pusulalarımı almak için bekliyorum. Elimi uzatıyorum. Ama nedense o, bir türlü vermiyor. Oy kullanılan yere bakıyorum. Acaba birileri mi var? Dolu da ondan mı vermiyor. Ama değil. O bölümler de boş. Artık yumuşak

olumsuz

Soytarı Değilim; Bir Palyaçoyum Belki Farkım Bu

Soytarı değilim; bir palyaçoyum belki farkım bu. Sıradan insanların mahalle ağızlarında bir dedikoduyum. Çoluk çocuğun topu, büyüklerin şutuyum. Acıların tuzu biberi hayat mutfağının ocağında kaynayan bir ceylan yüreğiyim. Sevgilerim çimen yeşili; korkularım aslan dişi beyazı. Kan kızılıyım. Bir hırdavat dükkanında baltaların ve kazmaların arasında unutulmuş ve her gün

karamsar

Benim İse Boynuzsuzluğum, Bir Geyiğin Boynuzları Kadar Büyüktü

Bir çok şehirler kurdum beynimde. Köprüleri sağlam, nehirleri kuruydu. Kuru derelerinde insanlar boğuldu. Çok gezdim, beynimde. Yoruldum düşüncemin hızıyla. Kimsenin olmadığı bu şehirde, ağaçkakanlar beynimi deldi. Bir kuş sesi bile duymadım. İnsan sesleri girince beynimin yollarına, metrolar döşedim şehrime.

iyimser

Mutluluk Kendi Sandalımdır

Mutluluk kendi sandalımdır. Bu sandalda, kürek mahkumuyum. Özgürlüğüm ise yine kendi ellerimde. Ne kadar denize düşüyorsa gölgem, o kadar aydınlıktayım. Güneşe doğru yol almaktayım. Ufkum renklerin her türlüsüyle dolu. Küreklerim bazen mor bazen kırmızı. Sular yosun tadında, balık tadında. Yüreğim mangal kıvamında. Kendi açlığımı kendim dindirmekteyim. Kimseden yardım

karamsar

Böyle Bir Şey İşte Yaşamak

Seçimin akmaktan yanaysa eğer, başka acılar da çağıracaktır seni…
Bombalanan bir toprakla, yanan börtü böcekle, bitki ve insanla birlikte yanacaksın. Senin de kolun bacağın kopacak, beynin parçalanacak, darma dağınık olacaksın öleceksin.
Ateşe verilen insanların derileriyle birlikte kavrulacak derin, saçların tutuşacak, cayır cayır yanacaksın.

üzgün

Mektubunuz Var!

Mektubunuz var bu mektup içinizden geldiği gibi olsun içinde itiraflar olsun kısacası biraz farklı ve kendinize dönük olsun sevgi dolu umut biraz da hüzün hadi ozaman mektubumuza başlayalım benim mektubumun konusu dünya...

üzgün

Belleğim... Gaddar Belleğim Benim!.. Zalim Belleğim!..

Facebook’u açıyorum. Uzun süreli gözlemlerden sonra face geyiklerini öğrendim galiba. Bir süre, sanal sanal zaman geçirmek iyi geliyor. İyi geliyorsa, gülüyorsam kırk yılda bir, hoşbuldum valla... Yalnızlıklar yurduna hoşbuldum... “Hoşbuldum anasını satiiim !” değil tabi... Satmasam iyi olur ama Sophie’nin seçimi gibi bir seçim yapacaksam, babasını satmayı yeğlerim

Başa Dön