Düþgücü güzelliði, adaleti, mutluluðu yaratýr. -Pascal |
|
||||||||||
|
Uzun lafýn kýsasý o yavru büyüdü, serpildi çok güzel bir av köpeði oldu. Ama ne bana arkadaþ, ne de kapýmýza bekçi oldu. Hayvanda kendi doðasýna özgü ve çok güçlü olan sadakat duygusu elden ele, evden eve gezerken hýrpalanmýþtý. Birisi seslenip çaðýrdýðýnda onun peþine takýlýp gidiyordu. Beþ-altý çocuk tarafýndan birkaç gün beslenip sokaða býrakýlmak hayvanýn davranýþlarýnda onarýlmaz bir tahribat yaratmýþtý. Sokaklarda baþýboþ olmayý, bir eve veya bir insana baðlanmaya tercih ediyordu. O güzel köpek hiçbir zaman benim can dostum, arkadaþým, baþkalarýna gösterip “Bak bu benim köpeðim.”deyip caka satabileceðim kadar bana yakýn bir hayvan olmadý. Bazen birinin peþine takýlýp komþu kasabalara bile gittiði olurdu. Ne zaman çýkýp geleceðini ya da kapýmýzýn önünde kaç gün kalýp sonra tekrar kayýplara karýþacaðýný hiç bilemezdim. Seni tanýdýktan sonra o þirin, dünyalar tatlýsý köpeðimi anýmsadým. Sen de onun gibi az sevilmelere, az sahiplenmelere ve kýsa süreli ilgilere alýþkýndýn. Sizin için daha fazlasý yoktu. Gerçeðiniz yani yaþadýklarýnýz size bunu öðretmiþti. Daha az acý çekmek için daha az sevilmelere razý olabiliyordunuz. Birine sýmsýký baðlanmak yerine, iðreti tutunmalarý ama çok kiþi tarafýndan sevilmeyi seçiyordunuz. Ve elbette siz de kimseyi yüreðinizin derinlerine sokabilecek kadar sevemiyordunuz. Sürekli sevilmek ve baðlanmak sözlüðünüzde hiçbir zaman yer almamýþtý. Ben çocukluðumda keþfettiðim gerçeðe raðmen bir kez daha imkânsýzý bekliyordum. Her ikinizde de olmayan, hiç oluþamamýþ bir baðlýlýðý ve sahiplenilmeyi istiyordum. Bunu anladýðým gün seni kendi haline býraktým. Senden sürekli bir baðlýlýk ve kendim için her zaman ardýna kadar açýk bir kapý beklemek yanlýþtý. Öfkeli, kýzgýn, nefret dolu ya da seni sürekli yanýmda tutamamanýn yarattýðý yenilmiþlik duygusu ile týka basa dolu deðilim. Korkular, kaygýlar ve sorular çýkmazý içinde bile olsa yaþadýklarýmý farklý renklere boyadýn. Monotonluðuyla beni boðan günlerime biraz ýþýk, duygu, hatta düþ kattýðýn için sana teþekkür etmeliyim. Sen olmadan þarap parasýna masallar anlatmak bedelini karþýlamayan boþ lakýrdýlar söylemekten farklý olamazdý. Ben daha maslar anlatmaya baþlamamýþken sen uzak bir taþra kentine gitmiþtin. Biliyorsun iþte, kimse orta Anadolu’da uzak bir kente turistik amaçlarla gitmez. Bu iþin ucunda her zaman illa ekmek derdi vardýr. Ya okula gidersin ya da memuriyete. Kýz baþýna vatani görevini savmak için gitmiþ olamazsýn ya. Asýl anlamakta zorlandýðým gitmen, kalman falan deðil. Kýzlarýn çoðu genellikle taþra kentlerinde dini telkinlerle ve tesettür görüntüleriyle tanýþýrlar. Oysa sen Ýzmir gibi bir kentten taþraya türbanlý, tesettürlü gitmiþsin. Hem de ikinci öðretim öðrencisi ve kamuda görevli bir memur olarak. Tesettürü giysilerini veya dindar olduðun mesajýný sokaktaki diðer insanlara niçin yansýtma ihtiyacý duyduðunu sorgulamayý düþünmüyorum. On yedi yaþýn hayhuyu içinde bir arkadaþýnýn apansýz ölümünün ardýndan derin korkular yaþadýðýný, kâbuslar içinde uykularýnýn bölündüðünü bana zaten sen anlatmýþtýn. Çocukluðunda yapýlan telkinlerin, yaratýlan korkularýn, cehennemin dipsiz kuyularýnýn seni rahat býrakmadýðýný tahmin edebiliyorum. Geceni ve gündüzünü cehenneme çeviren korkulardan kurtulabilmek için böyle bir seçim yaptýðýný, hatta bir süreliðine mahallenizdeki cemaatlerden birinin namazlý, okumalý, dini sohbetli toplantýlarýna katýldýðýný yine senden dinlemiþtim. Çocukluk aþklarý ve korkularýn ardýndan maaþýna uygun bir ev kiralayýp ilk defa bir baþýna o taþra kentinde hem çalýþmaya, hem yaþamaya baþlamýþtýn. Sabahlarý iþine, akþamlarý okuluna gidiyordun. Hafta sonlarý hariç kendine hiç zamanýn kalmadýðýný, sabahýn erken saatlerinde baþlayan günün gece yarýlarýna kadar dolu olmasýndan dolayý yaþamaktan zaman zaman yorulduðunu da tahmin edebiliyorum. Böyle zamanlarda karþýmýza çýkan herkesi kabul etmek, baþka zamanlar yüzüne bile bakmadýðýmýz insanlarýn yaþamýmýza girmesine izin vermek çok daha kolaydýr. Sonuçta bir cana hasret ve çok yalnýzýzdýr. Bilgiçlik taslamak niyetinde deðilim. Sadece seni anladýðýmý, yaþadýklarýnýn bana çok da yabancý olmadýðýný anlatmaya çalýþýyorum. Ýstensen meramýný bir masal anlatýcýsýnýn ellerine ve yavan kelimelerine teslim edeceðine kendin anlat. Örneðin o adama âþýk olmak için baharý bekledin mi? Yoksa daha Kasým ortalarýna varmadan yalnýzlýk canýna tak mý etti? “Bunlar seni ilgilendirmez. Özel yaþamýma burnun sokma.”dememelisin. Masalcýlar için edep, hayâ, ayýp ve günah, özel hayatýn gizliliði gibi sýnýrlar yoktur. Anlatýlanlar masal olduktan sonra evrensel bir dokunulmazlýða ulaþýrlar. Ýnsan, mekân, zaman ötesi hale gelirler. Canýn ne isterse söyleyebilirsin. Beni dilediðin gibi eleþtirebilirsin. Ýstersen yerden yere vurabilirsin. Nasýlsa sana aldýrmayacaðým. Herkes kendisine toplumsal bir sorumluluk ve kiþisel bir anlam yükler. Benim misyonum da yaþamlara dokunmak ve masallalar toplamaktýr. Sen de masallar hakkýnda yanlýþ düþünüyorsun. Masallar yaþama gözlerimizi açtýðýmýz gün hastane odasýnda baþlamaz. Uzun yýllar her þey ölümcül bir tekdüzelik içinde yürür. Can sýkýcý olmasýna karþýn bu dönem yaþamýmýzda her þeyin yolunda gittiði, huzurlu ve sorunsuz yýllardan ibarettir. Büyük iniþ ve çýkýþlarý, bizi tepe taklak eden riskleri barýndýrmaz. Bir an önce büyümek ve insan seli içinde kendi masallarýmýz yaratacaðýmýz zamanlarý bekleriz. Ömrümüzün bundan sonraki çalkantýlý ve olaylý yýllarýnda da hep geride býraktýðýmýz o huzurlu ve tekdüze zamanlarý ararýz. Sen, yeni yaþamaya baþladýðýn bu kente, oturduðun sokaðýn gürültülerine, yaðmurlara ve rüzgârlara hatta sabah ayazýna bile alýþmaya baþlýyordun. Temmuz 2005 Seyfullah ÇALIÞKAN
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © seyfullah ÇALIÞKAN, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |