Eksik býrakýlmak sureti ile yazýlmayanlarý ve es geçilenleri yazýp kendi eksiðinizi tamamlamak gerekiyordu.

Ýþte devlet kavramýný kendi bildiklerim kadarýyla eksik býrakmýþtým. Ama hiç bir konu ya da süreç yazýlmasý gerekenleri yazmakla bitmiyordu. Her yazýlandan yeni bir alan açýlýyor yeni alanda yeni çývlama ortaya çýkýyordu.

Kartopu yuvarýnýn büyümesi gibi her yazýlan konu ile yeni bir yazýlmayan baðlam, yeni bir es geçilen konu ya da konular ortaya çýkýyordu. Eksik dediðim yazým olgularý bundan ibaretti.

Yazý yazarken üzerinde çalýþýlan konu içinde o konuya baðlý ayrýntýlarýn çývlama yapan beliriþleri vardýr. Baþka bir ifadeyle ayrýntýlarýn matruþa durumlarý vardý. Bu durum her yazan kiþi için yazma dediðimiz yol akýþýnýn ve bilgiyi ifade etme tarzýnýn kaçýnýlmaz kaderiydi.

Örneðin, mülk kavramýný devlet kavramýyla belirtmeyi eþleþtiren yazý çalýþmalarý yaptým. Fakat mülk demek dururken mülk kavramý neden devlet kavramýyla dile getirilmiþti?

Bu çývlamayý yazmamýþtým. Çok dikkat eden bir okur mülk dediðimiz kavramdaki kiþi sel sahipliði bilir. Mülk dendiðinde kiþisi bir kullanýmý bilir.

Mülkün kiþisi sahipliði olan bir tüketime ve yine kiþisi tasarrufu olan bir anlamaya denk gelmekle ön ittifaklý süreçlerdeki kamusal ya da kolektif olandan yapýlan özelleþtirmeye "mülk" dendiðini bilir.

Yine mülk kavramý içinde kolektif paydaþla üretim tüketim nesneleri üzerindeki ortaklýða karþý mülk kavramý; üretim tüketim nesneleri sahipliði üzerinde; mal mülk sahipliði üzerinde kendisine ortaklar tanýmayan bir anlamý da belirtir.

Mülk genel baðlamla kolektif yapý baðlamlý açýlýmlar içinde kiþisi sahipliði kutsamaya giden böyle bir baþlangýçla ortaya çýkmýþtý. Ama dikkatli bir kiþi, mülke devlet denmekle açýlan alan eylemli anlamýn eksik býrakýlan çývlamasýyla mülke, neden devlet dendiðini de eminim ki sorgulamýþtýr?"

Ýþe sahiplikle baþlayalým. Erken dönemde doðada elma toplayan kiþi ya da kiþiler nasýl o aðaca ve o yararlanýlan ortama; "burasý benim" diyen sahiplikle ortama süreklilik veren bir eylem, söylem alaný açamýyordu.

Kolektif bir kiþi de kolektif olan bir yararlanmaya karþý "burasý benim mülküm diye bir sahipliði" doða içindeki kiþimiz gibi benzer nedenle söyleyemiyordu.

Ýlk kiþimiz doða içinde " o þey öyle olduðu için" verili bir düzlem etkileri nedeniyle, doðadaki yararlanma nesnesinin gerisinde bencil bir sahiplik aramýyordu.

Kolektif kiþimiz ise ya kolektif bir bileþik alan içinde kolektif paydaþlar olmanýn bilinci nedeniyle yararlanýlan þeylerin gerisinde bencilce bir sahiplik aramýyordu.

Ya da içine doðulan kolektif ortamdaki kolektif etkinin kiþiye "öyle olduðu için öyle gelmesini" verili düzlem veya sýfýr baþlangýç noktasý olarak ele almasý nedenle yararlanýþ gerisinde bencilce bir sahiplik aramýyordu.

Yalýtýma süreçler iþteþ ya da görevdeþ baðlýlýðý olmakla bileþen süreçlerdi. Kolektif alanlar yalýtýma bir ortamla var olmuþlardý.

Üretim iliþkisi de bir süre yalýtýma olmuþ süreçlerdi. Ýttifaklar, üretim hareketi baðlamýyla büyük oranda yalýtýma ortamlardý. Köleci sistemle birlikte monarþiler El iman ahdi içinde köleci devlet ile büyük oranda yalýtýma sistemlerdi.

Köleci sistemin monarþisi içindeki geliþme oligarþin devlet yapýlarýyla imparatorluklar uhdesinde büyük oranda yalýtýma yapýlardý.

Günümüz yapýlarý çok büyük oranda sanayi ve biliþim çaðý toplumlarý biçimlenmesi içinde devletlerken; günümüz toplumlarý daha çok açýk toplum haline gelmekle yalýtým kolektif alanlý nüvenin korunmasý ekseninde o nüve olanýn üretim hareketine tabii köleci baðlýlýðýný oluþmaya devam etmektedir.

Bu nedenle kolektif bir kiþi veya yalýtýma kolektif bir ortam içinde mülk söylemli kýsýtlama ve yasaklama sahiplenmesini siz kime karþý diyecektiniz ki?

El; "mülkün sahibi benim" derken bunu aslanlara, ineklere, ceylanlara, böceklere karþý söylemiyordu. El üreten sistemin içinde mülkün sahibi benim diyemediði için, idraki bir söylem ve anlatým olarak dýþtan kolektif sistemin içine konuþmakla EL, üreten insana karþý kendi sahipliðini deklare ediyordu. El bu söylemle üreten insana göre taným ve belirlilik kazanýyordu.

Yani kendi kolektif ligi içinde kolektif çekim yasalarýndan doðan kolektif çekim alanýný gören kiþisi tamah "mülkün sahibi benim" diyememekle kolektif sistem içinde pek pek polarize olamýyordu.

El gibi tasým sal bir mana kiþisi bencil tamahýn giydiriþ düþünüþ tanýmlarýyla sistemin dýþýna alýnýyor. Sistemin içiyle ilgisizmiþ gibi bu söylemler dýþtaki bir idraki anlayýþla sistem içine alýnýyor.

Kiþisi tamah nüveni El tasýmý, sistem içindeki kiþilerin benciliðini okþamakla kiþilerdeki heves ve tamahý uyandýrýyordu. Uyanan bu tamahkâr duygu üzerinde üreten kolektif sahipliðe karþý "mülkün sahibi benim" demek kulaða pek te kötü gelmiyordu.

Aksine tamahkâr söylemlerle içinizdeki bencillik kýpýrdýyordu. Bu söylem kolektif ortaklara karþý, "ortaðý olmayan" ifade olmakla kendini karþý sav diye söylüyordu.

Kolektif öze göndergeli geri baðlaným yasalarý içine kendisini kökleþtiremeyen El, kolektif iþleyiþe göre polarize olamýyordu. El sistem içinde polarizasyon süz olmakla zorunlu bir durumla ancak idraki olarak sistemin dýþýna çýkarýlan bir sembolizmdi.

El tasýmý sistem dýþýna çýkan sembolizm üzerinde sistemin içine de idrak olarak alýnýp, idraki bir EL ÝMAN AHDÝNÝ oluþacaktý. Bu tutum içinizde olaný kendi dýþýnýza alýp ta dýþa alýnaný dýþ etki nüansý ile yoðurup dinlendirip biçimledikten sonra tekrar o tutumu içinize almaya týpa týp benzer.

"Mülkün sahibi benim" diyen idrak sel örtülü modülasyonun sistem içindeki sözcüleri de sistem dýþýna alýnan idraki ifadeye tercüman olarak "Bu mülkün bir sahibi olmalý" demekle dýþrak lýðýn sistem içine olacak yansýmalarýný söylüyordu.

Meteor yaðmuru gibi, Güneþin açmasý kapamasý gibi rüzgâr esintisi gibi dýþraktý anlamla belirtilen söylemin ifade tekrarlarý bu sistemin mevcut kolektif durumuna karþý sistem içine aykýrý bir boca durum olmakla dýþrakça idrak edilen idraki oluþ sisteme karþý konuþuyordu. Kolektif olan ýrýyordu. Dýþrak bir idraki olan tasým sal anlayýþ idraklilerce sistemin merkezine yakýnsatýlýyordu.

Hem de böylece mülkün sahibi olan kolektif alan ile “bu mülkün bir sahibi olmalý" denen dýþtan müdahaleci dýþtan idrak ile kolektif somutlukla idraki gölge soyutun çatýþmasý, sistem içindeki polarizasyonu gerçekleþtiriyordu.

Siz de tamahkâr hevesle dýþrak ifadeyle kolektif sahipliðe karþý "evet bu mülkün bir sahibi olmalý" dediðiniz vakit; bile bile tutuþulan ladesle boynunuzda boza piþirecek bir otorite oluþu, bir karar sahibini, idrak etmiþ oluyordunuz.

Mal, mülk, imar, üretim; kredi, ihale, zilli yet, yalan, özelleþtirme vs. kendisinden öncesi olan kolektif bir ön hazýr oluþun þimdiki sahipli ortam içinde sistemin polarize olmasýndan kaynaklýydý. Mülk sahipli polarizasyonlar sürekli üretilen kolektif güç içine alan açmasýnýn sömürü durumlarýydý.