**Son yıllarda özellikle Filistin halkına yönelik uygulanan baskılar karşısında boykot çağrıları yaygınlaşmış olsa da İslam'ın temel öğretileri bu tür eylemler üzerinde daha derin bir duruş sergilemektedir. Boykot zayıf ve masum insanları hedef alabileceği için İslam'ın öğretileri ile çelişir. Boykot bazen doğru bir tepki gibi görünebilir ancak bu tür eylemler genellikle masum insanlara da zarar verir. Filistin gibi mazlum halklara karşı yapılan boykotlar aslında bu halkı daha da zayıflatabilir ve onları daha büyük bir çıkmaza sokabilir. İslam adaleti ve masum insanları korumayı emrederken masumların zarar görmesini asla istemez. Nisa Suresi 75. ayetinde Allah zayıf düşürülmüş olan erkekler, kadınlar ve çocuklar için mücadele edilmesini istemektedir:
> "Size ne oluyor da Allah yolunda ve Rabbimiz bizi halkı zalim olan şu ülkeden çıkar ve bize katından bir veli ver. Ve bize katından bir yardımcı ver diyen zayıflatılmış erkekler ve kadınlar ve çocuklar için savaşmıyorsunuz?" (Nisa, 75)
Bu ayet mazlumlara karşı duyarsız kalmanın yanlış olduğunu ve onların haklarını savunmak için gayret göstermenin farz olduğunu vurgulamaktadır. Boykot gibi eylemler bu mücadeleyi zayıflatabilir çünkü masum halkı daha da zorluklar içinde bırakabilir. Üstelik boykot isteyenlerin bir kısmı ürünlerin ucuzlayıp onları satın alıp ardından daha pahalıya satmak için istiyorlar boykot isteyenler gerçekten Filistin'i düşünseydiler 31 Mart 2025 günü Dünya Müslüman Alimler Birliği tarafından İsrail'e karşı cihad ilan edilip cihadın farz olduğu söylenirken susmazdılar. Kur'an Müslümanların birlik içinde olmalarını ve dağılmamalarını emreder. Ali İmran Suresi 103. ayetinde Allah Müslümanların bir araya gelip Allah'ın ipine Kur'an'a sarılmalarını emretmektedir:
> "Ve hep birlikte Allah'ın ipine yapışın ayrılmayın." (Ali İmran, 103)
Bu ayet Müslümanların dağılmadan birlik ve beraberlik içinde hareket etmeleri gerektiğini ifade eder. Boykot gibi eylemler toplumu bölmeye ve ayrılmaya yol açabilir. Bu da İslam’ın öğretilerine aykırıdır. Müslümanlar ancak birlik ve kardeşlik içinde ortak hedeflere doğru ilerleyebilirler. İslam savaşın ancak gerektiğinde ve zulme karşı bir direniş olarak yapılması gerektiğini öğretir. Ancak birçok kişi savaş gerektiğinde korkup evlerine çekilmekte veya bu sorumluluktan kaçmaktadır. Bakara Suresi 245. ayetinde İsrailoğulları'nın tarihinden örnek verilerek bir kavmin Allah yolunda savaşmaya çağrıldığında nasıl yüz çevirdiği anlatılmaktadır:
> "Musa'dan sonra İsrailoğulları'nın melelerini görmedin mi? Hani nebilerine bize bir hükümdar gönder Allah yolunda savaşalım demiştiler. Ya size savaş yazılır da savaşmazsanız? dedi. Bizler neden Allah yolunda savaşmayalım? Biz yurtlarımızdan ve çocuklarımızdan çıkarıldık dediler. Fakat kendilerine savaş yazılınca içlerinden azı hariç yüz çevirdiler. Ve Allah zalimleri çok iyi bilendir." (Bakara, 246)
Bu ayet savaşın farz olduğu bir durumda bazı insanların korkarak direnişten kaçtığını ve Allah'ın bunun hesabını vereceğini açıkça ifade etmektedir. Boykot çağrısı yapanlar savaş gerektiğinde aynı şekilde geri çekilmekte korkarak mücadeleye katılmamaktadırlar. Oysa İslam zalimlere karşı durmayı ve gerektiğinde canını ortaya koyarak mücadele etmeyi emreder. İslam sadece fiziki eylemlerle değil kalp ve niyetle de yapılması gereken bir mücadelenin önemini vurgular. Boykot zayıf insanları mağdur edebileceği ve toplumu böleceği için İslam’a uygun bir yöntem değildir. Müslümanlar birlik içinde olup Allah'ın ipine sımsıkı tutunmalı ve gerektiğinde her türlü mücadeleye katılmalıdırlar. Ayetlerden de anlaşıldığı üzere mücadele etmek ve zulme karşı durmak farzdır. Boykot çağrısı yapanlar savaş gerektiğinde bu davranışta dürüst olmadıklarını çok açık bir şekilde göstermektedirler. İslam adaletin ve merhametin öğretileridir ve bu öğretiler Müslümanları sadece fiziki değil manevi olarak da güçlü kılar. Boykot değil birlik ve kardeşlik içinde mücadele İslam’ın gerçek öğretilerine daha uygun bir davranış olacaktır.
>" Ve Allah yolunda savaşın ve bilin ki şüphesiz Allah her şeyi duyandır her şeyi bilendir."(Bakara Suresi 244. ayet)
>**
