![](/ikon/172.gif) • ÝzEdebiyat > Öykü > Gülmece (Mizah) |
501
|
|
|
|
Asýl çocuk olan sensin. Akýl almaz boyutlara varan kozmetik harcamalarýna getirilebilecek baþka açýklama da yok zaten. |
|
502
|
|
|
|
Deðiþik iþlerde kullanmalýyým bu en son kredi kartýný diye de düþünmüyor deðildi. Kitap okumayý seviyordu Þevket Bey. Bir gün o iptal edilmiþ ve borcunu taksit taksit ödemeye çalýþtýðý kredi kartýný kitap ayracý olarak kullandý. Ne güzel, iptal edilse bile, bir kredi kartý kullanýmdan kalktýðý halde iþe yaramýþtý. Baþka bir gün, evden çýkarken, aklý baþýndan gitmiþ, kapýyý çekivermiþti, anahtar içeride. Hemen kafasýnda þimþekler çaktý. Daha önce bir arkadaþý kapý da kalýnca kredi kartý ile kapýnýn dilini attýrarak açý vermiþti kapýyý, o da öyle yaptý, biraz uðraþsa da kapýyý açý vermiþti iþte... |
|
503
|
|
|
|
Bel kalýn da Allah'a þükür kafa kalýn deðil. Gittim hemen aldým bir çift pantolon askýsý. Takýlýrdý, takýlmazdý diye uðraþýr iken hanýmdan ve çocuklardan da yardým alarak askýlarý taktým bir güzel. Oh be, ta çocukluktan beri hayalimdi bu pantolon askýlarý. Ortaokul sýralarýnda Gafur diye kilolu bir arkadaþým hep takardý da ben de ona imrenirdim hep. Aha iþte þimdi benim de oldu askýlý bir pantolonum. Ya da baþka bir deyiþ ile pantolonumda aský. Ýkisi de ayný kapýya mý çýkýyor diyorsunuz? Biliyorum caným ben de o kadarýný... |
|
504
|
|
|
|
Mahallemizde, bu konuda en hassas insan komþunun oðlu Hasan’dý. Kapýnýn dýþýnda hep beni mi beklerdi bilmem, sokaða adýmýmý atar atmaz görür, “Mehraba!” der siteme baþlardý:
- Göz hakký diye bir þey vardýr, sana öðretmediler mi?
|
|
505
|
|
|
|
Ýnsan kendinde olmayan bir þeye sahip olacaðýný düþündükçe onun kýymetini nasýl bileceði ile ilgili hayaller kurmaktan kendini alamýyor |
|
506
|
|
|
|
Çevrede herkes onun için "sopayý dikse yeþillendirir" diyordu. |
|
507
|
|
|
|
Ayaða kalkýyorum sakince, ‘iliþkimize bakýþ açýlarýmýz biraz farklýlaþmýþ bana göre. En iyisi bir süre ayrý kalýp, düþünelim.’ Diyorum büyük bir kararlýlýkla. Aferin bana, da ne düþüneceksek? ‘Eþyalarýmý toplayayým .’diye de ekliyorum hemen. Kaçamak bir bakýþ, acaba ne yapacak? Salak Selin, ne bekliyordun ki, adamýn fikri, zikri belli. Bu lafýmdan sonra ayaklarýma kapanýp ‘gitme ne olur, al, özgürlüðüm senin varlýðýna feda olsun’ mu diyecek? Demedi tabi. Bana bakmadýðý için gözlerini de göremedim zaten. Ayaða da kalmýþ olduðumdan geri dönüp oturamýyorum. Böyle de durulmaz, laf aðýzdan çýktý artýk, eþyalarýmý toplamalýyým. Allahým ne yaptým ben? |
|
508
|
|
|
|
Çukurova’nýn uçsuz bucaksýz verimli topraklarý üzerinde, tepsi gibi dümdüz alanda kurulu köyünde yaþýyordu Þemsettin. Zaman zaman tuhaf ve þaþkýn hareket ve söylemleriyle dikkat çekiyordu. Hatta köyde bu yüzden lakabý Þaþkýn Þemsettin’e çýkmýþtý. Yaptýðý her iþinde bir tuhaflýk bulunmaktaydý.
|
|
509
|
|
|
|
Hasan amca derin bir “Ohh!” çektikten sonra, “Yakýleyin þu hýrkýzý!” dedi. Kaçan göçen de yoktu gerçi.
|
|
510
|
|
|
|
"Bele soru cayiz midir ula!" |
|
511
|
|
|
|
Dediði gibi usulen ev de gitti. |
|
512
|
|
|
|
Son zamanlarda yaþadýklarýmýzdan aklý tavana vurmayan, fýttýrmayan mý var? Amerikan baþkaný nezle oluyor, biz zatürre oluyoruz... Hayýr aramýzda ki mesafede hayli uzak, biz niye zatürre oluyoruz onu da anlamýþ deðilim... |
|
513
|
|
|
|
Bir Baba Hindi lafa girer. ’’Ey Hindi Milleti, bu yýlbaþý zamanlarýnda insanoðlundan çektiðimiz nedir bizim? Bu duruma kimseler dur demeyecek mi? Niye hep biz kesiliyoruz yahu! Biraz da bu tavuk, piliç milletine doðru býçaklarýnýzý bileyleyin arkadaþým.’’ |
|
514
|
|
|
|
Her ne kadar, “Uzatmayalým, kýsa keselim, vaktim de yok.” gibi ara naðmeler yapsa da çayýný bitirmek bir yana hiç içmiyor, gitmek gerçek gündeminde yok ve susmaya da hiç mi hiç niyeti yok. |
|
515
|
|
|
|
Ayný bina, iki farklý tarih...
|
|
516
|
|
|
|
-Amorti var mý amorti? Yoksa, gerisine bakmana bile gerek yok, at çöpe gitsin! |
|
517
|
|
|
|
Hep düdüklendik ama haberimiz yok. Düdükleyenler belliydi ama anlayan yok. BBG, size anne diyebilir miyim, gelinim olur musun gibi abuk subuk programlar. Bizde sorduk bakalým baþbakanýmýz ve eski baþbakanýmýz bu iþe neler diyor... |
|
518
|
|
|
|
Farklý bir beden, ayný bakýþ açýsý ve yine bildiðimiz hayat. |
|
519
|
|
|
|
Ýbrahim’in ne ödeyeceði var ne de ödeyebileceði. Zaten ödeyecek parasý olsa reklamlar izin vermez.
Kredi kartýn mý var, derdin var!
|
|
520
|
|
|
|
- Bu ne, demiþ, beni açlýktan öldürecek misin? |
|