"Yazmak, aslında ölmek için bir bahanedir; okumak ise bu bahaneyi ertelemenin en zarif yoludur." - Umberto Eco"

Hep Geç Kalıyoruz...

Kan kokusu burnumuzun dibine gelmeden neden hareket etmiyoruz ki ?

yazı resimYZ

Bir zamandır ilgiyle izliyorum , çarşaf çarşaf boykotçuluk ülke gündemine oturmuş.Genel olarak internet üzerinden boykot edilmesi gereken ürünler , firmalar , markalar vs. gırla gidiyor...

Tamam belli tepkiler vermek üzere bir şuura erişmek güzel , zararlı olandan kurtulmak için adımlar atmak güzel , varlığımıza düşman kesilmiş ellerin kırılması için çaba vermek güzel...

Ama neden hep geç kalıyoruz ?

Bunlar daha önce yaşandı , yaşanıyor...
Çeçenistan ' da...
Filistin ' de...
Doğu Türkistan ' da...
Kerkük ' de...
Bağdat 'ta...
Felluce ' de...
Telafer ' de...
Musul ' da...

Hala masumlar hedef durumunda...

Dün Bosna ' da gördük...
Kabil ' de...
Herat ' ta...
Kandahar ' da...
Mezar-ı Şerif ' te...
Bulgaristan ' da...
Kosova ' da...
Kıbrıs ' ta...

Hala yılanın bize dokunmadığından yana rahatlığımız var.Oysa bu yılan yüzyıllardır dokunmadık yerimizi bırakmadı...

Daha ne olması gerekiyor Milli refleksi ortaya koymak için ? Acıyı daha kadar yakında görmemiz gerekli...

Ankara mı ?
İstanbul mu ?
Kayseri mi ?
Manisa mı ?
Trabzon mu ?
Erzurum mu ?
Mersin mi ?

Daha ne kadar sokulması gerekiyor zalim namlusunun ?

Kan kokusu burnumuzun dibine gelmeden neden hareket etmiyoruz ki ?

Namlular sınırlarımıza dayanmadan neden uzaklarda ki masumlar için üzülmüyoruz da , bize de sıra gelecek diye korkular kuşanıyoruz ?

Verilmesi gereken tepkiyi , atılması gereken adımları üzerimize asılmış " Türk ' ün aklına sonradan gelir " yaftasına uygun vaziyete getiriyoruz...

Yara henüz kanıyorken merhemini sürüp iyileştirmek yerine kangıren olduktan sonra kolu - bacağı kesme gayretine düşüyoruz...

Geç kalıyoruz dostlar...

" Taş yerinde ağırdır"

10/05/2006 - Kartal

KİTAP İZLERİ

Tarihi Hoşça Kal Lokantası

Şermin Yaşar

Şermin Yaşar’dan Kaybetmenin ve Kalanların Anatomisi Tarihi Hoşça Kal Lokantası, Şermin Yaşar’ın kaleminden dökülen, "kaybetmek bizim işimizdir" diyenlerin sessiz ve derinden işleyen öykülerini bir araya
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön