Din'e karþý din: Dindar Kürtler ve sosyalist Ýslamcýlar
Doç. Dr. Âdem Palabýyýk / Bitlis Eren Üniversitesi
08.01.2021


Bu aralar medyatik söylemler içinde sýk sýk Ýhsan Eliaçýk’ýn ifadelerine yahut paylaþýmlarýna þahitlik ediyoruz. Bu þahitliklerin genel itibariyle tek bir merkeze doðru ilerlediðini ve bu merkezin Ýslami olduðuna dair huzursuz kanaatlerim günden güne artmaya devam ediyor. Demokratik Ýslam Kongresi ile söylemlerini meþrulaþtýrmaya çalýþan ve kongrede uzun uzun vaazlar veren Eliaçýk’ýn, Kürt gençleri için iyi ve örnek bir birey olmadýðýna ve söylemlerinin Kürt gençlerini çeþitli konularda ayrýma sevk ettiðine dair hýzlanan bir sürece þahit olmaya baþladým. Aslýnda bu þahit oluþ, doktorasýný tamamladýðým Barýþ ve Demokrasi Partisi’ni araþtýrma sürecinde karþýma çýkmýþtý fakat konunun hassasiyeti kesinleþince, bu yazýyý kaleme almanýn faydalý olacaðýna dair kanaatim netleþti.

Demokratik Ýslam-sosyalist Ýslam

Kürt halkýnýn tarihsel misyonuna bakýldýðý takdirde, geçmiþinin medrese geleneði ile dolu olduðunu ve bu silsilenin, bölgeler nezdinde paylaþýlarak devam ettiði görebiliriz. Siirt’teki Tillo (Aydýnlar) ve Bitlis’teki Norþin (Güroymak) medreseleri bu süreçlerin devamý ve etkili olanlarý arasýndadýr. Ayrýca Þanlýurfa ve Mardin gibi illerde de medrese geleneði zor da olsa sürdürülmeye çalýþýlmaktadýr. Ýslam’ýn, Kürt tarihi açýsýndan önemini anlamak için buralarýn gezilmesi ve kurulduðu mekânlardaki huzurun anlaþýlmasýnýn önemli ve belirleyici olduðunu düþünenler arasýndayým. Ama bazý fitne odaklarý, Kürt gençlerindeki bilinci alt üst etmek için elinden geleni yapmaktadýr. Demokratik Ýslam Kongresi’nden sonra çýkarýlan fetvalara inanan Kürt gençlerinin çoðu namazý terketmiþtir. Hatta Kuran ayetleri dýþýnda diðer dini kaynaklarý (hadis, sünnet, vb.) geçerli olarak kabul etmemeye baþlamýþlardýr. Peki neden? Bunun anlamak açýsýndan Ýhsan Eliaçýk’ýn, Demokratik Ýslam Kongresi’ndeki þu ifadeleri önemlidir: “Allah’ýn bile doksan dokuz adýnýn olmasý ve hepsinde ayný Zat-ý Ýlahi’yi anlatmasý gibi, Kur’an’ýn Vahiy, Nur, Ruh, Kitap gibi onlarca adýnýn olmasý, sadece bir surenin bile kýrk ayrý adýnýn olmasý gibi Sosyal Ýslam, Devrimci Ýslam, Anti-kapitalist Ýslam ve Demokratik Ýslam gibi isimlendirmelerde aslýnda tek bir dini anlatmaktadýr”. Yine Demokratik Ýslam Kongresi’nde Eliaçýk’ýn þu ifadeleri BDP/HDP’nin sekülerleþtirme siyaseti adýna oldukça önemlidir: “Kuran’da Namaz kýlmayanýn, oruç tutmayanýn, baþýný örtmeyenin herhangi bir cezasý yok; ama dört þeyin, öldürmenin, çalmanýn, iftiranýn ve zinanýn cezasý var. Buradan neyin esas neyin füru’at olduðu anlaþýlabilir. Cezasý olanlar birinci derecede önemlidir, özdür, esastýr. Çünkü bunlar hem doðrudan insan yaþamýyla ilgili hem de evrenseldirler. Demek ki din esasýnda yaþamdan ibarettir. Ritüeller ise bu yaþamý büyütmek ve geliþtirmek için vardýr”. Bu söylemler namaz ve oruç gibi Ýslam’ýn temel þartlarýnýn esas olarak kabul edilmesinin önüne geçmekte ve Kürt gençlerine bunlarýn önemsiz olduðu anlatýlmaktadýr. Ýftira, yalan, çalma ve hýrsýzlýk gibi cezalarý maddi karþýlýðý olan dünyevi konular ise birinci derecede kabul edilmektedir. Hâlbuki Allah (c.c.) Kur’an’da þöyle buyurmaktadýr: “Sizi bu cehenneme sürükleyen nedir? Bizler namaz kýlan kimselerden deðildik”. Bu türden ifadeler ise BDP/HDP içindeki seküler kanadýn ekmeðine yað sürmüþtür.

Kirli ellerinizi çekin

Kürt siyasi hareketi içine yerleþmiþ ve neredeyse devletten intikam almaya yemin etmiþ Türk solu, Kürt sekülerleþmesine ciddi etki etmeye baþlamýþtýr. Özellikle Kürt gençlerinin günlük yaþam ritüellerinde dinin de bir ritüel olduðu fikrinin benimsenmesinde etkisi büyüktür. Eliaçýk da bu duruma açýktan hizmet etmektedir. Özellikle twitter üzerinden yazdýklarý dikkat çekçidir: “Hükümete karþýyýz ama devletimizin, ordumuzun yanýndayýz diyen þaþkýnlar, hükümet, devlet, ordu hepsi bir oldu; tek adam oldu. Atý alan Üsküdar’ý geçti, Üsküdar’da sabah oldu...” Yine ayný merkezden þu sözleri de ilan etmekten geri durmamýþtýr: “Kuran’da öz savunma dýþýnda savaþa asla izin yoktur. Fetih adý altýnda ele geçirme, iþgal, yaðma, talan, haraç hiçbiri meþru deðildir. Peygamberin tüm savaþlarý ‘Medine Þehir Kantonu Savunmasý’ndan baþka bir þey deðildir”.

Kanton kelimesinin kullanýlma maksadý gayet açýktýr, esas göndermenin Suriye’deki mekân içeriklerine olduðu aþikârdýr. Lakin dini hassasiyetlerin yüksek, önemli ve belirleyici olduðu Doðu ve Güney Doðu topraklarýnda, bu kadar kolay bir kirleticiliði Kürt gençleri hak etmemektedir.

Tekfirci üslup

Ayrýca Eliaçýk’ýn twitlerinin rt edildiði Antikapitalist Müslümanlar twitter hesabý da, yine ayný hatalarýn içine düþmektedir. Bu tür hesaplardan yazýlanlarý yahut din ile alakalý olarak dejenere içeren ifadeleri hiç utanmadan yayýnlayan merkezler, Kürt gençleri için önemli tehlikedir. Özellikle, üniversitelere yeni yerleþmiþ doðulu gençler için büyük tehlike arz eden Eliaçýk söylemleri, ideolojik görüþe sahip sol cenah tarafýndan ahtapot gibi yayýlmaktadýr. Sohbet edildiði vakit, reddiyeci ve tekfirci bir üslup ile karþýdakini dinleyen ve Eliaçýk’ýn kitaplarýndan pasajlar aktaran, telefonlarýnda Eliaçýk’ýn mealine atýf yapan Kürt gençleri görünce vicdanýmýz sýzlýyor.

Eliaçýk’ýn söylemlerinin tam olarak ne anlama geldiðini bilmeyen, derinlikli düþünemeyen daha doðrusu Kuran’ý diðer meallerden okumayan doðulu üniversite öðrencileri, sonradan inþa edilen sahtekâr sol’un tuzaðýna aniden düþebilmektedirler.

Býçak sýrtý konular

Allah’ýn varlýðýndan, peygamberin elçiliðine kadar býçak sýrtý giden hususlarda dahi ciddi ayrýmlara ve muhalif tutumlara sahiptirler. Örtünme, namaz, oruç, hac ve diðer dini emir ve tutumlar için fetva çýkaracak boyuta gelen (!) bu gençleri, Eliaçýk gibilerin sözlerinden ve söylemlerinden uzak tutmak bizlerin en önemli vazifesidir. Doðu ve Güney Doðu üniversitelerinde görev yapan akademisyenlerin, Suriye gibi hassas bir süreç devam ederken, bölge gençlerinin nereye yahut hangi alanlara yöneldiðini bilmek ve ilgilenmek belki akademisyenlik deðil ama insani, Ýslami ve vicdani sorumluluklar arasýndadýr. Cevap bulamadýklarý sorular aracýlýðý ile radikal Kürt hareketinin bir parçasý olabilecek bu tür gençlerimize sahip çýkmalýyýz. “Medine Þehir Kantonu” diyerek, zihinlerini bilgiye yeni açmýþ gençlere zehir saçmak bizlerin kabul edebileceði bir pratik deðildir. Hiçbir ideolojiyle kavgamýz yoktur ama Ýslam’a açýlan bütün savaþlar bizlere açýlmýþ demektir. Dini farziyetleri ritüel olarak algýlayýp, hassasiyetlerini kaybeden Kürt gençlerini bilinçli bir biçimde Sýrat-ý Müstakim’den çýkaran ve Demokratik Ýslam söylemi/dergisiyle gündemde kalmaya çalýþan Ýhsan Eliaçýk’a son sözüm þudur: Topuðu kýrýk bir hayatýn var, ne kadar dik durmaya çalýþsan da eðriliðin hep gözler önünde olacaktýr. HDP ile birlikte markaja aldýðýn Kürt gençlerinin yakasýndan düþ artýk…

adem.palabiyik@hotmail.com