Sevgi en azgýn yüreði uysallaþtýrýr, en uysal yüreði azdýrýr. -Alexis Delp |
|
||||||||||
|
Þimdi gelelim tv’deki rakiplerime: Yaþý neredeyse elliye gelmiþ, aðaran saçlarýný boyalarla örten, gençliðini ve bir zamanlar birazcýk var olan güzelliðini çoktan kaybetmeye baþlamýþ bir kadýným ben. Böyle bir kadýnýn tv’deki rakipleri kimler olabilir dersiniz? Elbette ki tv’deki o güzelim mankenler, þarkýcýlar, sunucular ve bize “sanatçý” diye sunulan güzel bayanlar.....Güzelliðinden baþka bir özelliði olmayan bazý þarkýcýlar, vücutlarýný sergileyen ama program yaptýklarýný zanneden güzel bayanlar, bir moda dergisinin kapaðýndan fýrlamýþçasýna þýk, ekranda salýnan, sunduðu programa ait yalnýzca bir- iki cümle kurmayý baþarabilen konuþma özürlü ama çok güzel sunucu bayanlar...Tabi bunlarýn yanýnda hem çok güzel hem de yaptýklarý iþte çok baþarýlý olan az sayýda güzel bayan. Bunlar her gün bizim evimizde, üstelik de eþimin karþýsýnda.......Bu güzel bayanlar iþte, benim rakiplerim. Bunlarý izlerken, daha doðrusu eþim izlerken, kendimi çok kötü hissediyorum.Bir kendime bakýyorum, bir onlara.Her birinin boylarý- poslarý yerinde. Vücutlarý düzgün. Dekolteleri, yürekleri hoplatýyor. (Bu son cümle bana ait deðil. Çünkü bir bayan olarak, benim yüreðimi hoplatmalarý olanaksýz.) Saç, yüz, vücut bakýmý, makyaj, estetik ameliyat gibi takviyelerle diyeyim, her biri huri kadar güzel. Onlarla benzer noktalarýmýz hiç yok gibi. Hani bir Amerikan bilmecesi vardýr; “Fille maydanoz arasýnda nasýl bir benzerlik var?” diye......Benim onlarla benzerliðim, maydanozun fille olan benzerliði kadar....Düþünsenize bir, eþim bu güzelleri izliyor tv’de. Hangi kanalý açsa, yürek hoplatan bir afet karþýsýnda. Kimi sunucu, kimi þarkýcý, kimi program konuðu bir manken. Haberlerde bile hep güzel bayanlar.....Bir turizm haberinde bikinili, hatta üstsüz bir güzel.....Göðüs kanseriyle ilgili bir geliþme haberinde yine dolgun göðüslü, açýk- saçýk giyinmiþ bir bayan......Tanýtýmý yapýlan bir araba haberinde bile, arabadan çok tanýtýmý yapan güzeller ekranda.......Yani elini sallasan tv’de, bir güzel bayana çarpýyor. Bu güzel bayanlarý izlerken, acaba eþim ne hissediyor, ne düþünüyor diye çok merak ediyorum. Gözünü tv’den ayýrýp, “ Benim yeþil çayýmý yapar mýsýn?”, ya da “Bir bardak su verir misin?” diyerek baktýðýnda, benimle gözgöze geliyor. O güzel bayanlardan sonra, sýradan ve izledikleriyle asla kýyaslanamayacak bir kadýnla baþbaþa olduðunu anlýyor yani. Bal yiyip üstüne sirke içmek gibi bir þey!.........Þimdi anladýnýz mý, tv’deki güzelleri neden rakibim olarak gördüðümü?.........”Kadýn her yaþta güzeldir.”, “Çirkin bayan yoktur, güzel olmayý bilmeyen bayan vardýr.” falan demeyin. Hepsi hikâye gelir... Benim bu güzel bayanlarla baþa çýkmam mümkün mü! Onlar gibi her gün kuaföre gidemem. Usta makyözlere makyaj yaptýramam. Her gün, astronomik fiyatla satýlan deðiþik giysiler giyemem. Vücuduma, yüzüme estetik yaptýramam. Ne kadar jimnastik, diyet yapsam da, bu yaþtan sonra onlar kadar düzgün bir vücuda sahip olamam. Hele hele yer çekimine, yýllara kafa tutup, sarkýklarýma hiç engel olamam.....Ýþte bu nedenlerle rakiplerim karþýsýnda sürekli yenilgiyi yaþýyorum. tv’deki güzel bayanlarýn günün her saatine evime girmesinden, eþimin karþýsýnda salýnmalarýndan rahatsýz oluyorum. Onlarýn yüzünden kendimi olduðumdan daha bakýmsýz, daha çirkin, daha yaþlý hissediyorum. Ama, bir yandan da, ekrandaki bu rakiplerim karþýsýnda yenilgiyi hemen kabul etmemem gerek diye düþünüyorum. Direnmem gerek diyorum. Ama nasýl? Ýþte bunu bilemiyorum. Ve tv’de bir gün, benim gibi sýradan fiziðe sahip olan bayanlarý da görebileceðim günleri bekliyorum. ”Daha çok beklersin!” dediðinizi duyar gibi oluyorum. Yüz ve vücut güzelliðinin; sanatýn, bilginin, kültürün, herþeyin önüne geçtiði bir zamanda, bana benzeyen kiþileri tv’de görmeyi beklemenin bir hayal olduðunu biliyorum aslýnda. Bu rakiplerimin karþýsýnda, kendimi iyi hissetmem için bir çare bulmam gerek. Mutlaka bulacaðým, bulmalýyým. Eðer bulamazsam, psikolojim bozulacak..........Örneðin, þimdi kalkayým yerimden. En güzel giysilerimden birini giyeyim, makyaj yapayým, saçlarýma fön çekeyim. Belki kendimi daha iyi hissederim.......Ýyi de, eþim eve geldiðinde “Ne o? Bir yere mi gidiyorsun?” derse, ben ne yaparým!Ona, “Senin tv’de izlediðin güzel bayanlarla yarýþacaðým.” mý diyeyim? Kýsacasý, tv’deki güçlü rakiplerim karþýsýnda iþim çok zor. En iyisi, yenilgiyi kabul edip, bu rakip takýntýsýndan kurtulmak mý dersiniz? Ya da onlarý kendime rakip olarak görmemek mi?Ah! Bu sorularýn yanýtý bir bulabilsem! 22 / Aralýk / 2002
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Kâmuran Esen, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |