"Ýnsanlarýn bazen neye güldüklerini anlamak güçtür." -Dostoyevski |
|
||||||||||
|
Geçenlerde üç-dört günlüðüne Ýstanbul’ a gitmiþtim. Þarkýlara, türkülere, þiirlere konu olan Ýstanbul’a. Orhan Veliler’in , Yahya Kemaller’in þiirlerinde anlattýðý Ýstanbul’a. Hani diyordu ya Orhan Veli; “Ýstanbul’u dinliyorum gözlerim kapalý.” diye..... Sað olsaydý eminim Ýstanbul’u dinlemek istemezdi þimdi. Ýstanbul’un güzelliði o þiirlerde ve þarkýlarda kalmýþ. Onun güzelliklerini görebilmek, sezebilmek öyle zor ki. Peki ya sýkýntýlarý ve zorluklarý? Ýþte bunlarý her yerde ve her zaman hissedebiliyorsunuz. Bir defa, büyük þehir yutuyor sizi. Uzayda bir nokta gibi hissediyorsunuz kendinizi. Kim olduðunuzun , ne olduðunuzun ne siz farkýndasýnýz, ne de baþkalarý farkýnda. Kasabanýzda, karþýlaþtýðýnýz herkesle selâmlaþmanýn ve ayaküstü sohbet etmenin eksikliðini hissediyorsunuz. Ayný apartmanda oturan insanlar birbirini tanýmýyor, selâmlaþmýyor. “Yere baksan yer ýrak; göðe baksan gök ýrak.” misali. Yüzlerce insanla karþýlaþýyorsunuz, hepsi yabancý. Ne “merhaba” d iyen var; ne de gülümseyerek hafif baþýný eðen bir Allah’ýn kulu...... Selâm vermek bu kadar mý zor?..........Ýnsanlar birbirinden öyle uzak ki. Hepsi iç içe, ama aralarýnda daðlar var gibi. Duygusal olarak, birbirlerine yaklaþamýyorlar. Kalabalýkta yalnýzlýðý yaþýyorlar. Siz de o kalabalýkta kendinizi yalnýz hissediyorsunuz. Ýnsanlýk iliþkileri kopmuþ çoktan. “Ölüyorum” deseniz, bir bardak su veren çýkmaz. Sanki dilini bilmediðiniz yabancý bir ülkede gibisiniz. Hele hele maðazalarýn veya çeþitli iþ yerlerinin isimlerinin genelde yabancý kelimeler olduðunu görünce, þaþkýnlýðýnýz iyice artýyor. Benim gibi yabancý diliniz de yoksa, vay halinize!... Kalabalýktan ürküyor, gürültüden, hele hele yoðun trafiðinden bunalýyorsunuz. Yaþadýðý küçük kasabada istediði yerde, karþýdan karþýya geçmeye alýþmýþ biri olarak þaþýrýp kalýyorsunuz. Trafik iþaretlerinin, görevlilerin sizi yönlendirmesini garipsiyorsunuz. Kalabalýk yaya kaldýrýmýnda size omuz vurup geçenlere bakakalýyorsunuz. Galleria’da bir kahve molasý vermek için oturup, çantanýzý oturduðunuz sandalyenin arkasýna taktýðýnýzda; duyarlý bir güvenlik görevlisi gelip uyarýyor sizi: “ Bayan! Çantanýzý elinize alýn.” Renkli ýþýklara kendini kaptýrýp annesinden uzaklaþan küçük bir çocuðu izliyor ayný memur. Ve anneyi uyarýyor nazikçe: “Hanýmefendi! Çocuðunuzla ilgilenin lütfen.”.....Allah Allah! Sanki savaþ alaný veya bir âfet bölgesindeyiz. Demek ki her an tetikte, her an size gelebilecek bir tehlikeyi bertaraf edecek bir pozisyonda olmanýz gerekiyor. Bu durumda, Ýstanbul’un güzelliklerini yaþamak imkânsýz hale geliyor. Ürktüm. ” Ben meðer ne kadar rahatmýþým kasabamda.” Dedim. Garajlara gidiyorsunuz, kalabalýk sizi ezecek gibi. Kasabada büyümenin ve yaþamanýn rahatlýðýna alýþmýþ biri olarak gene þaþýrýyorsunuz. Otobüs muavinleri gelip valizinize yapýþýyorlar. “Abla nereye gidiyorsun?” diye soran sorana. Kimi “Bursa’ya mý ? ” kimi “Ankara’ya mý ? ” kimi “Ýzmir’e mi ? ” diye valizinize saldýrýyor. Valiziniz kapanýn elinde kalýyor. Sinirlendim. “Yok kardeþim.” dedim. “Sizin dediðiniz hiçbir yere gitmiyorum. Ýzin verirseniz Bolu’ ya gideceðim.” Ýnanýn öyle sinirlendim ki; Ýzmir veya Bursa’ya gidecek bile olsam, olara inat gitmeyeceðim. (Karadenizli Temel gibi.) .....Kalabalýkta karþýlaþtýðýmýz erkeklerin bir bayana nezaketen yol vermesine alýþýk olduðumdan, ayný nezaketi orada da bekledim. Nerde!.....Yol vermek þöyle dursun, ittirip, dirsekleyip geçiyorlar sizi. Kendinizi aptallaþmýþ hissediyorsunuz. Bindiðiniz taksi þöförleri kurt gibi. Sizi aldatmanýn yollarýný arýyorlar. Gideceðiniz yeri söylediðinizde , “Nereden gidelim?” diye soruyorlar. Sizin yabancý olup olmadýðýnýzý, kandýrýlmaya müsait olup olmadýðýnýzý anlamak için yapýyorlar bunu. Siz de boþ bulunup “Kardeþim ben yabancýyým, bilmiyorum.” derseniz, yandýnýz. Artýk en uzak, en dolaþým yollardan götürür, dolaþtýrýr dururlar sizi. Böylece yabancýlýðýnýzý fýrsat bilip, ceplerine fazla parayý indirirler. Ýþte ben birkaç günlük Ýstanbul seyahatimde bunlarý yaþadým. Ýstanbul’un güzelliklerini göremedim, sezemedim. Sýkýntýlarýný ise dolu dolu yaþadým. Kasabamdaki rahat, mütevazi yaþantýmý özledim. Çok sevdiðim kasabamý daha fazla sevmeye baþladým. Kasabama döndüðüme, hemen bir komþum seslendi pencereden: ”Kâmuran Haným! Nerelerdeydiniz kaç gündür? Yokluðunuz hemen belli oldu.” Ertesi gün gittiðim bakkal gülümseyerek: “Rahatsýz mýydýnýz yoksa? Son günlerde uðramadýnýz hiç.” Dedi. Ayný gün baþka bir komþum, kim olduðumu hatýrlattý: ”Hocaným! Kaç akþamdýr ýþýðýnýz yanmýyordu.Nerdeydiniz?" Yokluðumun farkedilmesi gururumu okþadý. Kasabamýn, trafik yoðunluðu olmayan tek caddesinin tadýný çýkardým doyasýya. Ýstediðim yerde karþýdan karþýya geçtim.Yaya kaldýrýmda, itilip kakýlmadan yürüdüm. Yolda karþýlaþtýðým herkesi, sevinçle ve sevgiyle selâmladým. Birçoðuyla ayaküstü sohbet ettim. Eðer içinizde küçük þehirlerde yaþamaktan sýkýlanlar, büyük þehirde yaþamaya özenenler varsa , iþte Ýstanbul orada. Buyursunlar, gitsinler. Gitsinler ki, küçük þehirlerin sýcaklýðýný, güzelliðini, rahatlýðýný anlasýnlar. Benim hiçbir yere gitmeye niyetim yok. Varsýn Ýstanbul onlarýn olsun, ama kasabam benim. Çünkü burayý çok seviyorum. 1993 / Mudurnu
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Kâmuran Esen, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |