Yazı şeytanının tepsisinden kılıç rengi bade içiyorum diyerek yazı şeytanının tepsisinden kılıç rengi bade içiyordum.,
yere dikiyorum gözlerimi
yerde kırık ayna parçalarının kestiği parmak uçlarım...
Ve zaman geçip , kılıçları faraş olarak kullanan küçük adamların bu hengameyi kaldırmalarını farketmem bir oluyordu
yerde unutulan ,enli ayna parçası
bana çehremi şeytan yansıtıyor .
boynuzlarımda kızıl lüleler
dans ritmiyle zıplayıp hareketleniyor ,
ben hiç bilmediğim tangoyu kusursuz bir gösteriye dönüştürüyordum.
Günahkar , gergin , karabasan tango eşliğiyle
yazı şeytanı kendi çehremi bana yabanıllaştırıyor
kendime -belki kendisine-sus işareti yapıp ,
aslen kanımı donduruyordu
Donup akmıyor, kokluyordum
kan ve şarap sarhoş kızıl kokularıyla başımı döndürüyor,..
yazı şeytanının tepsisinden kılıç rengi bade içiyordum
_ bu döngü aşırı hızlandığını farkettiğim anda başlangıç hızına dönüyor ve deliriyordum_
