"Gelecek, şimdiki zamana o kadar çok borçludur ki, onunla yüzleşmeye asla cesaret edemez." - Oscar Wilde"

Ağlayınca Gözleri Yosun Kokan Can!

Ağlayınca gözleri yosun kokan can...Giderken baktığın yerlerde biten hüzünbaz çiçeklerden anlamıştım dönmeye iç geçirdiğini...Gel ve “kırık gönlün kayığını kurtar!” Geceleri güneşi seyredelim donarak!

yazı resimYZ

Ağlayınca gözleri yosun kokan can...Giderken baktığın yerlerde biten hüzünbaz çiçeklerden anlamıştım dönmeye iç geçirdiğini...Gel ve “kırık gönlün kayığını kurtar!” Geceleri güneşi seyredelim donarak! Yutkundukça yakamozlar dizilsin gerdanımıza... Kekeme türküler yakalım gelişine... Avucumda biriktirdiğimiz kelimeler; diyeti olsun medcezirinin... Sen-siz... Etinden ayrılmış kalbimi, lebindeki dualarla giyindir yeniden...

Sen ki mecruh meczup... Işığa en muhtaç anımda yanımda bitiveren delice karanlıktan sonra, biteviye sendeleyişlerimi ve düştüğümde öptüğüm taşları örtmek için aradığım karanlık ve ıslak bir yorgan yerine, karşıma çıkan delice aydınlığımsın...Nefsimizde her ne varsa gübresi olsun yediverenlerin demeni beklerken, delici bakışlarınla içimdeki tohumları çatlatansın. Geç kalışlarıma neredesin demeni beklerken ben, tüm hazır cevaplarımı talan eden; “hiç, biryerde olmakla, hiçbiryerde olmak bir mi?” diyensin. Ya sen şimdi nerdesin? İçimdeki yağmadan habersiz misin?! İçimde biriktirdiğim sualsiz cevapların ağırlığı öldürürrken beni, hayatıma hiç girmemiş gibi yapamazsın! Herkesten kopuk olsan da, öksürük terennümlü gülüşlerini, kekre bakışlarını, hırpani libaslar ardında benden saklayamazsın! Bilirim herkese kızar, bana kıyamzasın! Şiirlerinle yağmura mersiye yazarsın. İçime düşürdüğün kelimeler, aklımı üşüttüğüm demlerle neden hep aynı demdedir?..

Seni sen yapan, beni sana bağlayan; hafi adımlarını dolamışken alnıma, mecruh mahremime merhem olursun sanmıştım! Oysa erken ihtiyarlayan çocukların kaderine doğurdun beni! Adımı ille de hüzünbaz bıraktın! Acımı kırık aynalardan bakarak çoğaltmayı maharet sandın! İçimde bir bam teli koptu.... Ve bu kopuş esnasında çığlıkları lal eden (çığlıkvari) ses, en az küçük kıyamete dek sürecek! Lebimden dökülen her tını, bir med cezire gebe. Lakin bitsin artık bu med cezir oyunu. Ve tüm sahillerde med kaim olsun!... Ağlayınca gözleri yosun kokan can...Giderken baktığın yerlerde biten hüzünbaz çiçeklerden anlamıştım dönmeye iç geçirdiğini... Avucumda biriktirdiğim kelimeler; diyeti olsun medcezirinin... Gel...

Meryem Rabia(İstanbul'dan ayrılmanın buhranı gölgesinde)

KİTAP İZLERİ

Sessizin Payı

Nurdan Gürbilek

Edebiyatın Vicdanı: Nurdan Gürbilek "Sessizin Payı"nda Adaletin Peşinde Siyasal kutuplaşmaların ve susturulmuş tarihin zeminini çatırdatttığı bir coğrafyada yazar nerede durur? Adalet arayışında edebiyatın sunduğu imkân
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön