..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Fırtınalar insanın denizi sevmesine engel olamaz. -Maurois
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
İzEdebiyat - Soyut
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri

Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  

Barınak
Osman Akçay
Şiir > Aşk ve Romantizm

Yüreğim geceyi terk ettiğinde Denizi kucaklayan ay kaybolur Ve gecenin nabzı söner Sabah güneşinin gülüşüyle Mutluluk tüy gibidir Tam tasmasından yakaladım derken Uçar gider en hafif rüzgârla birlikte Birden yere düşer, toprağa karışır Ateş kadar saf benim duygularım Kalbin her an beni bıçaklarken Çekeceğim çileye âşık oldum Gözlerinde bir barınak arıyorum Kalbine bir tohum ek Parlasın zambaklardaki çiğ taneleri misali gözlerin

[DEVAMI]

 

 


 

 




Arama Motoru


• İzEdebiyat > Öykü > Soyut
 Hayat Ana  (Halife Bozbayir)

HAYAT ANA Vatan bey ile sıla hanımın ayrılık, hasret, özlem ve vuslat adında dört çocukları vardır. Ayrılık en büyükleridir. İlkokulu, ortaokulu ve liseyi bitirir, üniversite tahsilini yapmak için sılanın üvey kız kardeşi gurbetin yanına gitmeye karar verir.. Ayrılık yola çıkmak üzere iken diğer kardeşler, hasret, özlem ve vuslat feryat eder. Bizde kardeşimizle gidelim baba ne olur izin ver. Biz olmadan o, o olmadan da biz yaşayamayız biz et ve kemik gibiyiz et kemikten ayrı olur mu hiç der ağlamaya başlarlar. Anne ve baba yüreği yavrularının bu feryadına dayanamaz ve izin verirler.
 Ece ve Törüngey  (Veysel Başer)

Dünyanın bu ilk insanı, nereden ve nasıl dünyaya geldiğini bilmeden Cennet Bahçesi’nde geziniyor. Pınarların billur gibi sularından içiyor. İstediği meyve ve sebzeyi yiyor. En çok da, olgunlaşmış ve dalında kurumuş incirleri yiyor. İncir ağacının altında oturuyor ve uyuyor.
 Esaret  (Emre KOÇYİĞİT)

Nereden geliyordu... Bu odanın içinde mi doğmuştu yoksa... Neden hiçbir şey hatırlayamıyordu. Annesi babası yok muydu... Elleri karıncalandı, bu karıncalanma omuzlarına kadar geldi ve kolları silindi
 İnsan Anlığı Üzerine Bir Deneme - Daha - - Locke'ye -  (Necat Dilaver)

Kendi içinde kaybolmak istemeli insan, derine ve daha derine, kimsenin bulamayacağı, ulaşamayacağı, gerçeğin yazılı olduğu sayfalara varmalı.
 Dehliz  (Selin Araç)

Yürüyor... Siyah saçlı, beyaz yüzlü, gözleri koyu, sesi tok genç kız... Ben hiç geçmişe takılmadım diyor, içinden geçirdiği seslerle... Kendimi kapatmadım, sadece birşeyleri hatırlamak istedim... Bir çelişki yaşadım böylece, kalbimin gölgesinde barındım... Ağladığımda gizlendim, güldüğümde neşelendim... Sakin rüzgarlarda ruhumu oradan oraya gönderdim... Beyaz kağıtlar elimde hiç bulamayacağım yerlere özlemi dile getirmek istedim... Aslında gördüğü mavi bir okyanus ya da yağan beyaz karlar değildi. Uzun bir müddet ayrı kaldığı kendini dinleyiş eğlencesiydi.
 Yalnızlık Üzerine Bir Yanılma/yanılsama  (ömer kırat)

Eski bir yazım... Yalnızlık ve diğer bazı soyut kavramlar hakkında, hiçbir yerde geçen bir öykü...
 Sağdan Yürü (!)  (Tayyibe Atay)

Çok bozulmuştum doğrusu!ben neler ummuş, ne ile karşılaşmıştım!..
 Dip Blues  (selim çok)

Buz bizi bipolar yaparken,ilkbaharı çalımlamak isteriz.tepemizde türlü türlü dişiler birikir.ahkam keser,ahval olurlar,ahmak olurlar.
 Maskeli Balo  (EYLÜL YAMAÇ)

Masanın üzerine koyduğum davetiyeyi hafifçe ona doğru sürüyorum (ah keşke ‘’davetiye önünde be adam açıp da baksana ‘’diyebilsem...) dizlerini sallıyor, kravatını sağa sola çekiştiriyor. Anlaşıldı! Bir beş dakika daha orada oturamayacak. Şimdi beklediğim soru;
10 
 Facebook Tatilcileri  (Kemal Yavuz Paracıkoğlu)

Bizim buralarda okulların açılma zamanı geldi mi, yaz sezonu biter. Yaz sezonunda kışlıkçılardan, bikinili lolitaları görmeye giden röntgencilerin dışında plaja pek giden olmaz.
11 
 Portakal Kabuğu  (elif sarı)

...sigarasını tam içmedi ve o kızgın alevi söndürdü.iste o anda içindeki tüm huzur gitmisti birden.güzel baslayan bir sabahın bukadar kısa sürecegini düsünmemisti.hemen yatagından kalktı ve ahsap pencerenin önünde durup bordo perdesini sonuna kadar açtı.günesin ısıgı odayı artık tamamen aydınlatmıstı.içinde hissetti parlaklıgı ve penceresini açıp dısardaki bisikletli çocugu seyretti bisüre.her sabah aynı manzarayı karsısında bulurdu.yüzüne çarpan ılık rüzgarla kendine geldi ve artık çıkması gerektigini hatırladı.saat çoktan 7yi gösteriyordu.....
12 
 Benim Öyküm  (Sinan Yıldırım)

Önceleri kuş olmak istemiştim, özgürce özgürlüğün tadına bakabileyim diye. Sonraları öğrendim ki en özgür kuşlar, göçmen kuşlarmış ve onlarında özgürlüğü mevsimlerin elindeymiş. Bu acı gerçekle karşılaşınca kendime yeni formlar bulup kurduğum düşlerde sonsuz özgürlüğe erişmek için arayışlara giriştim.
13 
 Doruk Noktası  (Selin Araç)

Bahar geldi, ılık rüzgarlar getirdi, mutluluğun başlangıcında.. " Hadi gel! " dedi, götüreceğim hayatın kaynaklarına.. İlgilenmedi. Sonbaharı merak etti, içinden geçirdi: Sancı nedir? Neden vardır? Onu hatırladı. Üzmüştü. Kendi üzüldüğü için. Bir karşılık gibi. Doğruldu bulunduğu yerde, yapmadığnı yapmıştı. Zihninde kendini kızdıran kelimeler uçuştu. Anladım dedi, bir parça hatalıydım. Daha çok anlatmalıydım neyin ne olduğunu.. Sormalıydım hislerini, taçlanmalıydı, elinden tutup götürmeliydi gençliğin arzulu ellerine..
14 
 Şövalyenin Gücü  (Veysel Başer)

–Napıyım, napayım, napayım derken! Aklına bir fikir gelmiş. Kral bu fikrini köylülerle paylaşmış.”Güzel köylülerim! Bu ejderhayı yok edecek bir şövalye biliyor musunuz?” demiş. Köylülerden biri: –Ben tanıyorum demiş. Kral “hemen bu so(şö)valyeyi buraya getirin” demiş.
15 
 Buz, Güneş, Bulutlar  (Calculatoet)

Karanlık ve Aydınlık ve Yeryüzü
16 
 Sen aslında yaşamıyorsun  (Birkan ASKAN)

Kalbinin her zamankinden daha fazla attığını nefesinin kesildiğinden anladı. Gözlerinden yaş gelmişti. Bütün çabalarına rağmen yutkunamıyordu bile.
17 
 Ve Bitti...  (Baran Yurdakul)

- Arkanı dönermisin, öleceğim de!
18 
 Beyaz  (Göktuğ Kaan Kara)

Ulu Tanrım, hâlâ esiyordu!
19 
 Güçlü Zamanların Yorgun Yaratıcısı  (Selin Araç)

Etrafta dönüp duran, çocuksu bir anı gibi, mutluluğu önüne getiren sade bir sevgiydi bugünün resmi. " Kaçma " dedi. " Kaçışın korkularının mağdur bir akışa dönüşmesidir bu kez. " Sen en güçlü zamanların yorgun yaratıcısı olmalısın ! Kendini solgun bir durumdan, yeni anlara taşımalısın.. Gördüklerin yeniden canlanan, mutluluk veren hislerin kalıntıları olmalı..
20 
 Yazar ve Hayal Gücü  (güliz dülgeroğlu)

Bir yazarın yaratırken yaşadığı sancılar... Başa bela bir H harfi..

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10  Sonraki Sayfa




son eklenenler
Esaret
Emre KOÇYİĞİT
Öykü > Soyut
Beyaz
Göktuğ Kaan Kara
Öykü > Soyut
Dip Blues
selim çok
Öykü > Soyut
Altıyolmani
selim çok
Öykü > Soyut
Olmalı
elif sarı
Öykü > Soyut
Placebo
NoktasaL
Öykü > Soyut
Sceptic Age
selim koç
Öykü > Soyut
Doruk Noktası
Selin Araç
Öykü > Soyut

 


 


Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2025 | © , 2025
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.