"Bir yazarın en büyük başarısı, okunmamış bir kitaba okunan bir kitap kadar önem atfetmektir." *Umberto Eco (kurgusal)*"

Deneme > İtiraflar

olumlu

Sana İthafen...

Kısacık bir paragraftan dünyaya taşacak kadar özel olmana ithafen yazıyorum bu satırlarımı. İnsanı deli eden mükemmeliğine ithafen yazıyorum bu satırlarımı.Tek bildiğim, bu en kısası ve en anlamlısı…

olumlu

Allegro Moderato

Bak, her satır anlaşılmaz, ancak yaşanır bir fikr-i firarın ta kendisi yine. Sense en güzel gülüşünle gözlerimin önünde. Bana güç verdiğin için nasıl teşekkür etsem az sana. Çok garip, yine bilmeyeceksin bu anlattıklarımı da...

üzgün

Sadece Seni Seviyorum

Seni istiyorum her şeye rağmen. Sıcaklığını, dokunuşlarını... seni düşlerken başka biriyle bir sabah uyanmaktan korkuyorum.

karamsar

Su'nun Keşkeleri

Herkesin hayatta keşkeleri var ya, keşkeler insanın kendinden yonttuğu kırpıntılarıdır.. bir nevi hata talaşıdır..

karışık

Ben Seni Sana Rağmen Sevdim

En çok da arınmaya çalıştıkça çoğalan günahlarını, bana duyduğun o yapay kini, apansız hortlayan, saklamaya çalıştıkça eline yüzüne bulaşan o başıboş kederini sevdim.

olumlu

Kızıma Açık Mektup

Şimdi senin çalışma masana oturmuş, sana hitap etmeyi düşündüğüm satırları karalamakla meşgulüm. Bunu duyar duymaz tepkinin ne olacağını gayet iyi biliyorum: “Aman babaaa, gene benim odamı mı buldun, yazmak için?

olumlu

Yaşasın Mektup

Telefonu kapattığın anda, tüm konuşmalar uçar gider. Suya düşen kar taneleri gibi yok olurlar.Ama mektup öyle mi? Yıllarca sakla. Aç aç oku, sonra yeniden oku. Çok sevdiğin bir yemeği, acıktıkça tekrar tekrar yemek gibi. Şimdi Telefonla yemeğin ne alâk

karamsar

Her Şehir Sen

Senin şehrini unuttum diye, başka şehirlere göçmedim ben.
Başka dağların yamaçları, başka denizlerin derinliği sen kadar uzak kaldı bana.
Gözlerimi sakınırken uçurumların maviliğinden, zifiri karanlıklarda sen diye boğulmaktı beni mutlu kılan…
Acı çekti diyenlere inat, acı çekmedim ben…
Şükür ettim

karışık

Elveda S.........

Seninle ilk kez ne zaman tanıştık, hatırlamıyorum bile.Öyle uzun yıllar geçti ki aradan.Yirmi yaşımda vardım-yoktum seni tanıdığımda.Önce öylesine bir varlıktın benim için.Yani, olsa da hoş, olmasa da denir ya, işte onun gibi.

üzgün

çok unutkanım, çok!

Beni hatırladın mı diyenlere Üzgünüm hatırlayamadım demekten nefret ediyorum ama gerçekten hatırlamıyorum.İsimler, telefon numaraları, özel günler, yapmam gerekenlerin listesi hepsini unutur oldum

düşündürücü

Zıtlıkların Savaşı

Kim ne kadar uğraşırsa uğraşsın , anlatırsa anlatsın en doğru ,kişinin kendi kendine anlattığı doğrudur.Nedense o doğruların farkına da hep artık çok geç noktasına geldiğimizde varırız.İşte bu son noktada da içimizdeki ses girer devreye ‘ ‘ ben demiştim demekten bıktım der gibi’’ ama yinede der işte bira haklı

karışık

Suskunluğumun Çığlıkları

Kim söylüyordu içimde isyanlar çıkartan bu mahkumların cezalarını arttırmamı ? Peki kim söylüyordu onların yerini boşaltmadan yerine (onları daha da azdıracak) mahkumlar yerleştirmemi?
Bu yüzden küçüklükten beri sevgi ve saygı beslediğim yazarlığa ulaşamıyorum belki de. Belkide altına imzamı atmadan sergilemeliyim sanatımı...

Başa Dön