Ýþyerinde mobbing’i yaþayan, trafikte taciz, ailede baský, törede suçlu, evinde aþçý, yatakta kadýn, 8 Mart’larda hatýrlanan, gazetelere cinayet manþetlerine konu olan, reklamlarda obje olan, ölçülerini beðenilmeye endeksli yaþayarak, uygun tutmaya çalýþan, içki sofralarýnda meze olan;

Nazýma göre …

Kimi der ki kadýn
Uzun kýþ gecelerinde yatmak içindir.
Kimi der ki kadýn
Yeþil bir harman yerinde
Dokuz zilli köçek gibi oynatmak içindir.
Kimi der ki ayalimdir,
Boynumda taþýðýdým vebalimdir.
Kimi der ki hamur yoðuran,
Kimi der ki çocuk doðuran,
Ne o, ne bu, ne döþek, ne köçek, ne ayal, ne vebal.
O benim kollarým, bacaklarým, baþýmdýr.
Yavrum, annem, karým, kýzkardeþim, hayat arkadaþýmdýr.

Bir Mart ayý daha geldi. Bugün ve belki birkaç gün daha yine her zamanki gibi yazýlýp çizilecek, kadýn göklere çýkarýlacak, röportajlar yapýlacak, kutlamalar, sergiler açýlacak, yapýlacak, konferanslar düzenlenecek, gösteriler yapýlacak, pankartlar hazýrlanacak, çeþitli etkinlikler düzenlenecek…

Yollarda, mitinglerde çiçek daðýtýlan, bir gün için göklere çýkarýlan, ertesi gün akþamý eve gelip ‘’ yemek hazýr mý’’ diye soran bir koca ile ( en hafifinden ), giyim kuþamýna karýþýlan, iþsiz gezen, basit ve kazancý az iþlere uygun görülen kadýnlarýmýz… Mücadeleci ruhlarýnýn güçlü olduðunu bilsek de sürekli sindirilmeye çalýþýlan kadýnlarýmýz. Yaþamý erkeklerden bir adým geriden takip etmeleri beklenen kadýnlarýmýz… Geliþmelere, yaþama, kendini geliþtirmeye daha açýk olmasý gereken, gün gezmelerinden artýk kurtulup daha çok okuyup daha çok araþtýrmasý, kendine güven duymasý gereken kadýnlarýmýz…

‘’Kadýnlar çiçektir.’’ derler. ‘’Kanla sulanmasýn, yalanla oyalanmasýn bu çiçekler.’’

Tüm dünya kadýnlarýnýn yeniden anýmsandýðý bu günde ben de kutlamak istedim usulca bu köþeden...

Sevgiyle kalýn, mutlu kalýn…

Müþerref ÖZDAÞ