Bir arkadaşını yemeğe götürmek istedin. Bu yüzden en sevdiğin lokantaya götürdün. İçeri girdiniz. Garson geldi ve ne yemek istediğinizi sordu, sizde söylediniz. Yemekler geldi. Yediniz, içtiniz, sohbet ettiniz. Sıra hesabı ödemeye geldi. Hesaba baktığında gözlerin yuvalarından çıkacakmış gibi oldu. Çünkü sen hesabın bu kadar çok geleceğini hiç düşünmemiştin…
İşte, hayat böyledir çoğu zaman. Yaptığın ne olursa olsun bedelini aynı o faturadaki gibi ağır ödersin. Neden diye soramazsın bile. Her ne yaparsan yap o faturayı ödemek zorundasın. Çünkü o fatura önüne gelmiştir.
KİTAP İZLERİ
Eşekli Kütüphaneci
Fakir Baykurt
Fakir Baykurt’un Vasiyeti: Kapadokya’da Bir Umut Destanı Bir yazarın son eseri, genellikle edebi bir vasiyetname niteliği taşır; kelimelerin ardında bir ömrün birikimi, son bir mesaj
İncelemeyi Oku
