geçmişiz geçmişden geçmiş
lahit bulup sarılmışız ıslağa
hangi dalga getirecek şimdi
seni kaybettiğim şafağa
basit kelimeler bulup
süslemezdim senin güzelliğini
ellerimin acısını
dudaklarımın duyuşunu
zerre seslenişte ekal
gülüşünü bağlamazdım arka gözlerimin ağlayışına
lakin öyle değil
örtüyor üzerini
saklanış armonisi ilahiyat
bizde adam sanarak kendimizi
çalıp karanlıktan ışıkları
sunuyoruz çaresiz edebiyat
harfleri buruşturup atmak koynuna
binlercekez denediğim ilinti
düz düze bilirsen
hazırlıklı bir aşk oynaşması değil
zahir kabil usül işliyor
dişliyor rüyamı kemirerek
artık şiir yazmayacağım
fotoğraf çekip kırılacağım ışığa
içinde donuk ne varsa işte o
resimler tam görüntüler
ve örüntüler gizleyecek şakada ishak
yıkılmışım bitmişim
aşkın son hali sarışın kadın
dudakları eğreti
kaldırım bayat
çocuklar sıhatli
durup durup ağlıyorum nadense
bu taş bu yol bu bina
dudaklarında beni bilmezler
öpüp öpüp soruyorlar
incinmiş bir hatırayı.
