"Yarının ne getireceği belli olmaz, ama dün de bugün gibi bitmişti ve kimse şaşırmadı." - Douglas Adams"

Bulutların Üstünde...

Bulutların üstünde sevişmek isterdim seninle....

yazı resim

Gökyüzünde sevişmek isterdim seninle
Bulutlardan bir yatağımız olsa,
Güneşten bir avize tavanımızda...
Yıldızlarsa süs olsa duvarımızda...

Bazen yağmur yağsa
Islatsa tüm bedenimizi...
Bazen de dolu
Titretse hücrelerimizi...

Buram buram terleten
Güneşi açsak sonra...

Rengarenk bir gökkuşağı altında
Dudaklarımda terin
Kalbimde kalbinin ritmi...

Bazen uzansak yan yana
Seyretsek dünyadakileri
Kavgalarını, sevinçlerini,
İkimizden bihaberliklerini...

Uzanıp bir gül koparsan
Yeryüzünün en güzel gülünü
Önce öpsen, Sonra versen bana
Dudağının izi hala üzerindeyken
Kandan kırmızı gülü...

Her yaprağı bir sal olsa gülün
Dolaşsak dünyanın çevresini
El uzatsak mutsuzlara
Yaysak mutluluğumuzu
Salgın hastalık gibi...
Ta ki, ağlayan bir yüz
Göremeyene dek....

Tek tek yok etsek tüm silahları
Savursak uzayın sonsuz boşluğuna
Gülsek sonra kahkahalarla...
Ve sarılsak birbirimize
Sımsıkı...

Oyunlar oynasak mesela
Sen bir bulutta ben diğerinde
Kovalasak birbirimizi...

Yakalayanın ödülü öpmek olsa diğerini
Kaybeden olmasa oyunumuzda
Öpüşlerimiz çaktırsa şimşekleri
Sarılsa sevgililer korkarak...

Anlasalar dünya ne güzel birlikteyken
Sebepsiz tartışmalar olmadan

Sonra sevişsek fırtınalar kopararak
Oksijenin genzimizi
Yakışını hissederek

Çılgınlar gibi...

Bulutların üstünde...

Kimseler görmeden.....

KİTAP İZLERİ

Nohut Oda

Melisa Kesmez

Melisa Kesmez’in ‘Nohut Oda’sı: Eşyaların Hafızası ve Kalanların Kırılgan Yuvası Melisa Kesmez, üçüncü öykü kitabı "Nohut Oda"nın başında, Gaston Bachelard'dan çarpıcı bir alıntıya yer veriyor:
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön