• İzEdebiyat > Deneme > Günlük Olaylar |
161
|
|
|
|
Kapımın önünde beni uğurlamak üzere açmış olan hanımelinin kokusunu çekiyorum içime sindirircesine…
Hiç olmadığı kadar dikkatli inceliyor evimi gözlerim…
Ve sık sık artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak cümlesi dökülüyor dilimden kendimin bile duymakta güçlük çektiği bir kısıklıkta…
|
|
162
|
|
|
|
Gülmek ne kadar zor. Özellikle de uzmanların deyimiyle 'globalleşen dünyada'. Peki gülmek neden bu kadar zor. küçük bir tebessümü neden birbirimizden esirgiyoruz.
Öncelikle gülmekten kastımız kahkaha atmak felan değil ya da yüzünüz gülerken içerlerde bir yerlerde hüzün frtınaları kopması da değil. İçinizin ve dışınızın aynı anda mutlu olmasından bahsediyoruz. Zor dedik peki neden zor? |
|
163
|
|
|
|
İnsanlara makamına mevkisine, statüsüne göre davranmadığınız zaman, bir bekçiyi ya da bir hamalı önce insan olarak gördüğünüz zaman halkla ilişkilerinizin canlı ve dipdiri olduğunu söyleyebiliriz... Biz de bu halkın içinden çıktıysak eğer ki tutup da Macar Halkını ya da Rus Halkını sevecek halimiz yok konu olan Türk Halkını seveceğiz... |
|
164
|
|
|
|
Ama bir şey var ki, o, herkese adil olarak dağıtılıyor. Kimse onu yargılayamıyor bu yüzden. Kimse satın alamıyor ya da değiş tokuş yapamıyor. Göreli olarak tabi ki. O da,
”Zaman”……
|
|
165
|
|
|
|
Ne yazık ki Ortaçağ karanlığını yaşıyoruz günümüzde... |
|
166
|
|
|
|
Yer Taksim. Gecenin on ikisi. İnsanlar kuşkulu ve tepkili gözlerle yardım edip etmemekte değil !! ne olup olmadığını anlamaya çalışmakla meşguldü. |
|
167
|
|
|
|
ayaklarımızın üzerine sağlam basmamızı engellemek için neden türlü bahaneler öne sürüyorlar? |
|
168
|
|
|
|
bizler neden sabırdan kendimizi uzak tutuyoruz? |
|
169
|
|
|
|
Ah benim sazımın teli, radıyomun pili, saatimin zembili günlüğüm. Nasılsın, iyi min? Beni soracak olursan, halim belli. Bizim gibi emeklilere, dar gelirlilere iyi olmak haram. Hele bi de ikdidar garşıtıysan, gatiyen belin doğrulmaz. Toğukların yımırtadan kesilir, ineklerin sütden. Biletine amorti bile çıkmaz. “İnsanın bi defa ters gitmesin işi; muhallebi yirken gırılır dişi,” hesabı, her işin ters gider. Memurluk imtahanında yüz puan alsan kâr etmez, torpilin başka bi adı olan mülâkat denen şeyi geçemezsin, hiç bi işe giremezsin. İşde ben bu durumdayım sevgili günlüğüm. Her gün ayrı bi dert, her gün ayrı bi güç kurusu(gönül üzüntüsü). Hiç bi şey eskisi gibi değil sevgili günlüğüm. Eski çamlar, bardak oluverdi senin anlayacağın. Memlekette acayip şeyler olup duru. Kimsenin de sesi çıkmıyo gorkudan.”Aman, benden olmasın.” diye düşünüyo millet. |
|
170
|
|
|
|
... Yandaş iş adamları içinden bazılarının tezek ithalatına yöneleceklerini varsayabiliriz… Yalnız, Yılmaz Özdil’ e göreyse tezekte KDV % 18 miş! İşte bu olmadı! Yine Yılmaz Özdil’ in yazısından anlıyoruz ki, pırlantada % 0 olan KDV, tezekte % 18. Vay anasını! Merkez Bankası döviz rezervi de yeterli değil sanırım. Bu nedenle tezek dış alımı biraz zor iş galiba....
Konu hakkında naçizane bir fikir ileri sürmek zorunda kaldım. İlber Hoca' nın sözünü ettiği kalabalıkların kendi bokunu kurutarak ısınma sorununa çözüm bulması tek yoldur... Devlet büyüklerimiz de sözbirliği etmişçesine, milletimizin bu konuda ne denli fedakâr olduğunu söylemediler mi? |
|
171
|
|
|
|
Görücü usulü evlenmeyi reddedip büyüklerimizin dengi dengine bulmadıkları eş seçimlerimiz; kız istenmesini, kızın kendisini mal gibi algılamasına neden olduğu için reddetmemiz; söz kesmelere, nişanlara, tantanalı düğünlere, eşya takı düzmelere burun kıvırmamız gibi davranışlarımızı da anlayamazlardı. Her şeyin bir usulü adabı vardı, kural tanımaz gençlerdi bu yeni yetişen okumuş kızlar |
|
172
|
|
|
|
Her mahallede bir süperman vardır. Değerleri her ne kadar anlaşılmışta olsa onların muhabbetleri sizleri başka alemlere götürebilir. |
|
173
|
|
|
|
Siz herşeye rağmen olumlu düşünün...Walla ! |
|
174
|
|
|
|
Google’da “porno&tecavüz” ikilisinin yapıldığı aramalar, gün geçtikçe artıyor. Bunu, taksilere ve dolmuşlara kamera koyarak, acil butonu koyarak engelleme şansımız maalesef yok. Zira kargo elemanının bile, müşterisine tacizde bulunduğu bir ülkede yaşıyoruz. Bugün kaç kadın, ufak da olsa tacize uğramadığını söyleyebilir Türkiye’de. |
|
175
|
|
|
|
Mehmet, hiç küsmezdi. Çünkü kalbi hep iyilik ile doluydu… Okulda bir gün küçük bir kavgamız oldu. Küstüm ben ona. O ise gelmiş arkamdan beni kucaklayarak “Valla sen bana küssen de ben sana küsmem. Ben senden asla vazgeçmem. Seni gardaş bildim. Kovsan da yine gitmem” demişti. Ben de biraz nazlandıktan sonra Ona sarılmış “Biz kardeşiz, bizi hiçbir şey ayıramaz” demiştim. |
|
176
|
|
|
|
Haksızsam kes kafamı kopar, akan kanın rengi kırmızı değilse sen haklısın....... |
|
177
|
|
|
|
Eğitimde yıllardan beri işler tersine gitmektedir. Sıkça değiştirilen sistemler, her sistemle öğretmenin yetki ve otoritesi alınması,sözde öğrenci merkezli eğitim yöntemleriyle şımartılan öğrenciler, maaşıyla değer biçen bilinçsiz veliler ile arakablosu kullanarak bypas yollarla koltuğunu kadastro eden idareciler elinde öğretmen ne yapacağını bilemez haldedir. |
|
178
|
|
|
|
Cumartesi bugün. Çocuk olmak isterdim en çok, hiç büyümeyen asla büyümek adına bir gelişme göstermeyen bir çocuk, yahut bir deli. |
|
179
|
|
|
|
Bu gün gıda piyasasında dondurma üreten bir dolu kuruluş var. Tabi ayrıca pastahanelerde üretilen dondurmalar var. Hanımların az da olsa evlerde çocuklarına yaptıkları dondurmalar var... Bu eylemlerin hepsi ekonomiye belli bir katkı sağlıyor... Siz dondurmayı mideye götürüyorsunuz, ülke kazanıyor. Dondurmanın en büyük ham maddesi süt tabi, bunun yanında meyveli dondurma yaparken de haliyle onların özlerinden gerekli... Süt içinde inek, keçi ve koyunlara müracaat ediyoruz. Çiftçimiz, köylümüz de kazanıyor... |
|
180
|
|
|
|
Kuzey Irak'ta yaşananlara şaşıranlara şaşırıyorum. Bu hikaye daha önce BOP adıyla yayınlanmıştı. Şimdi yapılan beyaz perdeye aktarılması... |
|