|
• ÝzEdebiyat > Öykü > Gülmece (Mizah) |
121
|
|
|
|
Selamýn aleyküm.
- Aleyküm selam.
- Buralarda ucuz bir otel filan var mý?
- Var hemþerim buralarýn hemen hemen hepsi otel.
- Ýyi midir o gösterdiðin otel. Senin memleket nere hemþerim?
- Ankaralýyýk kardeþ
- Ankara'nýn neresinden?
Neresini söyleyeyim þimdi sana Ankara'nýn...
|
|
122
|
|
|
|
Ýþte yine bir teþaþür yarýþmasý... Sarý saçlý Ýgorski ’’Ben bu teþaþurü bir yaparým pir yaparým, benden uzaklara kimse küçük su dökemez, hatta teþaþür yaparken küçük suuuda gördüm seniiii þarkýsýný bile söyleriz.’’ Uzaktan Ýgorski’nin teþaþürünü seyreden Baydýrmen ’’Hýh! O da bir þey mi ben bu Ýgorski’nin paçasýný aþaðýya alýr, hem de ondan daha da uzaða þeyderim, þeyderim derken, anlayýn iþte teþaþür yahu teþaþür.’’ |
|
123
|
|
|
|
Zaten bildiðim kadarý ile Pitbull köpeklerini baðlamadan gezdirmek yasak... Çok saldýrganlar.. Bebeler korkmuyor, ’’Nasýl oluyor?’’ dedim Levent anlattý ’’Abi gözlerinin içine içine bakacaksýn ve patronun sen olduðunu hissettireceksin ona, yoksa sana da saldýrýr.’’ dedi... Tamam anladýk da ben kendi iþimde patronum, köpek patronluðu yapmadým ki nasýl yapayým? O da ’’O zaman fazla yaklaþma paçandan kapar ben bile kurtaramam seni.’’ dedi... |
|
124
|
|
|
|
Ýþ yerinde ticaretimizi sürdürürken illaki sinirlenmeler oluyor müþterilere... Ancak ticaretin en önemli iki kuralýndan birisidir ''Müþteri her zaman haklýdýr.'' Hemen aklýnýza gelecektir mutlaka, ikinci kural nedir diye? Durun caným acele etmeyin onu da söyleyeceðim, söylüyorum þimdi. Ýþte ikinci kural, müþterinin haklý olmadýðý zamanlarda, baþka bir müþteri haksýz olan müþteriye hak verirse sonuçta ikinci kural gereði müþteri yine haklý çýkar. Yazýda da turada da hatta para dik gelse bile utanmadan sýkýlmadan, haklýdýrlar... Öyle dik gelen paralar varmýþ billahi... Ben de Ýnternet sitelerinin yalancýsýyým... |
|
125
|
|
|
|
-Dönmedi, diyorum sana arkadaþým. Bak, bugün son kez söylüyorum: Senin avukatýn sattýðý dava hâlâ temyizden dönmediii! |
|
126
|
|
|
|
- Efendim ben kendim þahsen iktisat doçentiyim. Çok kýsa bir zaman sonra profesör olacaðým, ülkeme hizmet için buradayým. Canlarýmmmmm ben de cumhurbaþkaný adayýyým.
- Tabi neden olmasýn siz bugün gelen yedinci totalde de 28. Cumhurbaþkaný adayýmýzsýnýz... Üst kurullarýmýzda adaylýðýnýzý mutlaka deðerlendirip size kesin bir cevap veririz hiç merak etmeyin Sayýn, neydi adýnýz, tamam anladým... |
|
127
|
|
|
|
Baktýk olmuyor, halk oyunlarý daha güzel, sonra halk oyunlarýna yatay, dikey, yandan, ortadan bilumum þekilde geçiverdik. Piþman mýyýz? Yok, pek de sayýlmaz. Neden derseniz, döðüþ sporlarý, bireysel, oysa ki folklor, halk oyunlarý öyle mi... Haydaaaaaa, dediniz mi, davul, zurna, bir de akordeon sesi, hele de yanýnýzda elini tuttuðunuz bir kýz varsa, deðmeyin keyfinize... |
|
128
|
|
|
|
Gelip yerinde keþif yaptý. Ardýndan "Allah kahretsin!" diye hayýflandý, "Gitti gene iki yüzlüðüm!" |
|
129
|
|
|
|
Arabamýz gýcýr gýcýr, yeni gelin gibi. Hani derler ya ''Gelin ata binmiþ ya nasip.'' demiþ. Bizim araba da beyaz renkte olduðundan ben geline benzettim, hemen biz de koltuklarýna oturup kýsmet, ya nasip desek, zararý mý olur ki? Ýnanýn insan el sürmeye de kýyamýyor, koltuklarýna oturmaya da. Hani yabancý biri elini filan deðse alýp ayaðýmýn altýna yer misin yemez misin deyip ezeceðim o hayta her kimse... |
|
130
|
|
|
|
Bir cumartesi günü selamünaleykümün de samimiyetine ve sýcaklýðýna güvenip dükkanýndan içeri daldým. Aleykümselam hemen bana doðru uçarak geldi... ''Çay içer misin Ahmet?'' çayý da severim de aslýnda, boþ ver. ''Yok aðabey içmeyeyim sabah dükkanda çok içmiþtim.'' O sýrada tezgahta da bir taraftan iþ yapýyor. ''Biraz çýkma yapsan aðabey þu sýralar bize, biz de sýkýþýðýz sen piyasayý biliyorsun.'' Biraz baþýný, biraz mabadýný kaþýr. Lafý döndürür dolaþtýrýr. ''Hallederiz Ahmet'im ne demek, hem bak ne diyeceðim sana, geçenlerde babaný, Þevket Aðabeyi rüyamda gördüm.'' Hadi ya diyecektim ki tam! ''Aðabey ne Þevketi babamýn adý bir kere Cevdet.'' Tüh ki tüh! ''Tabi ya Cevdet diyecektim de dilim sürçtü iþte, Cevdet Aðabeyi gördüm rüyamda.'' Allah Allah ben daha göremedim bunca senedir, babamý rüyamda bu nereden görüyormuþ ya! Bozulurum vallahi þimdi babama... Yok caným neler saçmalýyorum ki ben de... Atýyor iþkembe-i kübradan... Dönerim yine Hüsameddin Aðabeye... ''Aðabey rüyada sana görününce bir þey söyledi mi babam?'' Biraz öksürür, aksýrýr, biraz kaþýnýr Hüsam Aðabey... ''Önce bir zaman konuþmadý, sonra da sen iyi adamsýn bizim oðlanlara borçlarýný ödersin.'' Ben de dönerim hemen. ''Eee iyi iþte ödesene o zaman aðabey.'' biraz daha öksürür... ''Dur evlat lafýmý bitirmedim ki, ödersin de yine de benim oðlanlara söyle seni fazla sýkýþtýrmasýnlar.'' dedi... Allah, Allah bana senelerdir görünmeyen babam, Hüsameddin Aðabeye adeta konferans vermiþ, þaþtým kaldým vallahi... |
|
131
|
|
|
|
Sizi hiç birine benzettiler mi? Bu öykünün kahramaný herkese benziyor... |
|
132
|
|
|
|
Tabi çocuklar bayaðý terliyorlar. Terleyince de su içiyorlar. Haliyle su içince de tuvalete sýkýþýyorlar. Sýkýþýnca da dýþarýdan gelen çocuklarýn bazýlarý bizim eve tuvalet kullanmaya geliyorlar... Canlarý sað olsun, hepsi de benim evlatlarým, çocuðumun arkadaþlarý, pýrýl pýrýl çocuklar. Bir çoðu yüksek öðrenimde ... |
|
133
|
|
|
|
Hayatý "ti"ye alan, zekâ ürünü espriler yaratan Kýrþehir'den yaþanmýþ espriler... |
|
134
|
|
|
|
- Evet hakim bey... Ama bir sor, sor niye yaptým.
- Hah tam üstüne bastýn kaldýr ayaðýný... Biz de onun için buradayýz. Soruyoruz þimdi sana niye yaptýn?
- Þeytana uydum Hakim bey... |
|
135
|
|
|
|
Bu arada bunlarý ben istiyormuþum gibi de üstüme atýyor:
-Burada adam açlýktan ruhunu teslim ediyor!
|
|
136
|
|
|
|
Saftýk, kötülük bilmeyen temiz çocuklardýk, herkesi kendimiz gibi bilirdik, çünkü rahmetli babamýzdan, annemizden öyle terbiye almýþtýk. Emanete hýyanet diye bir þey yazmazdý bizim kitabýmýzda. Arkadaþlarýmýzdan bir þey aldýk mý, zamaný gelince geri vermesini de bilirdik. Adý ne olursa olsun ister kaset, ister kitap, isterse ödünç para... |
|
137
|
|
|
|
Ooooo bakýn karþýdan kim geliyor... Þimdi ismini söyleyeceðim siz de hemen hadi ya bu O mu gerçekten diyeceksiniz...
- Sayýn Sosyal Medya fenamenlermiz... pardon fenomenlerimizden Suat Asosyal bey...
- Evet, siz bakmayýn soy adýmýn asosyal olduðuna ama ben bir sosyal medya fenomeniyim, hatta en fenomen benim, benden baþka en büyük fenomen tanýmýyorum. |
|
138
|
|
|
|
Bu merkantilistler çok ilginç adamlarmýþ biliyor musunuz? Her bir þeyleri bizim gibiymiþ. Bu akýma, yani merkantilizme girdiklerine ve merkantilist olduklarýna, zamanla pek bir piþman oluyorlarmýþ. Çýkmak istiyorlarmýþ, fakat buna da þartlar ve doða olaylarý izin vermiyormuþ, onu da çok saðlam kaynaklardan bilgi olarak edindim... |
|
139
|
|
|
|
Bizim iþ yerlerimizde çoðu esnafýmýz sýradan dükkânlarda mesleklerini yerine getirmektedirler. Gerek tamirci arkadaþlarýmýz, gerekse bizim gibi ayakkabý malzemesi satan esnaf arkadaþlarýmýzýn birçoðunun iþ yerlerinde tuvalet bulunmamaktadýr. Biz bu konuda çok þanslýyýz. Arkadaþlar ile artýk akraba gibi olmuþuz, birçoðu bizim dükkâna gelip, hem þehirlerarasý, hem de milletler arasý ihtiyacýný giderir. Hemen anladýnýz tabi, þehirlerarasý küçük hacet, milletler arasý büyük hacet. Öyle adlandýrmalarýmýz aramýzda, onlar kod adlarý. Her ne kadar bizi tanýmayýp o esnada dükkânýmýza girenler konuþmalarýmýzdan dolayý, ara sýra orayý telefon kulübesi zannetseler de, sonra gerçeði öðreniyorlar bir þekilde...
|
|
140
|
|
|
|
Kalabalýk bir cumartesi günü þehrin en iþlek caddelerinden birisinde öðle saatlerinde, bir semt pazarýnýn yakýnýnda, vatandaþlar iþlerinde güçlerinde geziniyorlardý... Aniden kalabalýk arasýnda bir adam elinde ufak tefek þiþeler ile beliriverdi... |
|
|
|