Güzellik her yerde karþýlaþýlan bir konuktur. -Goethe |
|
||||||||||
|
Bugün yazýlý ve görsel medya, eþcinselliði bir "cinsel tercih" konusu olarak gören bir dünya görüþünü yaygýnlaþtýrarak aðýr bir toplumsal yükümlülüðü üstlenmektedir. Gazete ve televizyonlarda hemen her gün eþcinseller görmek toplumda artýk kanýksanýr olmuþtur. Medyanýn yardýmýyla, yýllar içinde telkinin dozu yavaþ yavaþ artýrýlarak, bu ahlak ve düþünüþ biçimi insanlara benimsetilmeye çalýþýlmaktadýr. Özellikle televizyon programlarýnda ve dizi filmlerde eþcinsel karakterlere yer vererek, eðlence programlarýnda eþcinsel taklitleri yapýlarak, hatta yemek programlarýnda erkek ve bayan yarýþmacýlarýn yanýsýra bir de eþcinsel yarýþmacý tercih edilerek topluma 3. cins telkini verilmektedir. Eþcinsellikle ilgili olarak gazete, televizyon ya da herhangi bir bilim dergisinde yapýlan pek çok açýklamanýn ise bilimsel bir dayanaðý yoktur. Eþcinselliðin zararsýz olduðu, insan doðasýnda bulunan bir özellik olduðu yönünde yapýlan açýklamalar, hatta normal bir özellik olduðu telkini verme çabasý, herþeyin doðayla sýnýrlý olduðunu kabul eden görüþün ürünüdür. Bu görüþ, insanýn tüm davranýþlarýnýn nedenini biyolojisinde aramak gerektiðini iddia eden naturalist felsefe savunucularýna aittir. Bu kesim, toplumu kendi tasarýmlarý olan rol modele göre þekillendirme amacý taþýr. Ve yapýlanlar toplumdaki, eþcinselliði dýþlayan deðer yargýlarýný deðiþtirme planýnýn bir parçasýdýr. Bir bilim dergisinde yayýnlanan bir makale, bazý hayvanlardaki eþcinsel davranýþlarla ilgili olarak yapýlan araþtýrma sonucunun nasýl yanlýþ yönlendirildiðine iyi bir örnektir. Makalenin vermek istediði mesaj þudur: "Hayvanlarda yaygýnsa, insanlarda olmasý anormal deðildir." Araþtýrmayý yapan J. Roughgarden vardýðý sonucu þöyle açýklar: "Omurgalýlar arasýnda homoseksüelliðin yaygýnlýðý, bu özelliðin genetik bir temele sahip olmasý durumunda, yalnýzca birkaç türde görülen sapkýn bir davranýþ olmadýðý olasýlýðýný da beraberinde getirir. Ýnsanlardaysa, homoseksüellik cinsel bir sapkýnlýk’ olarak kabul edilemeyecek kadar çok yaygýn..." Dikkat ederseniz açýklamada yaygýnlýk ve sapkýnlýk arasýnda kurulan basit bir orantý, mantýk dýþý bir görüþü ortaya koymaktadýr. Bu görüþ yaygýn olanýn sapkýn olmayacaðýný iddia etmektedir. Oysa sapkýn bir davranýþýn yaygýn olmasý onu doðru yapmaz. Örneðin hýrsýzlýk toplumda çok yaygýn olsa, suç olmaktan çýkar mý? Ayrýca Roughgarden’ýn bu açýklamasý bilimsel deðil, kiþiseldir. Maymun davranýþlarýný yýllarca incelemiþ olan bir baþka bilim adamý Paul Vasey ise þu yorumu yapar: "Ýnsanlar kendileri için neyin doðal olduðu ve neyin doðal olmadýðý konusunda karar vermede genellikle hayvanlara bakarlar. Ben bunun o kadar iyi bir yöntem olduðunu düþünmüyorum. Yani, hayvanlar yamyamlýk yapýyor, çocuklarýný öldürüyor. Yaþlý bireylere de bakmýyorlar. Sadece hayvanlar birþey yapýyor diye bu þey doðru veya yanlýþ olmaz." Genler, organizmadaki hormonsal ya da biyokimyasal bazý dengeleri deðiþtirerek etkili olabilir ancak bu eþcinselliðe yol açmaz. Genetik belirleyicilik görüþü, insanlardaki fiziksel özelliklerin yaný sýra davranýþlarý da genlerin etkisiyle açýklar. Kiþisel, toplumsal ve tarihsel faktörlerin varlýðýný reddeden bu görüþ, bilim dünyasýnda büyük bir kesim tarafýndan eleþtirilir. Çünkü bilimsel bir kanýtý yoktur ve yalnýzca önyargýya dayalýdýr. Genetik determinizm de denen bu görüþ, gerçekte kültürel bir deðiþimi amaçlayan politik bir harekettir. Dahasý destekleyenlerin genelinin de eþcinseller olmasý ilginçtir. (Joan Roughgarden de bir transeksüeldir.) "Eþcinsellik biyolojik doðada var mýdýr?" sorusuna Prof. Dr. Nevzat Tarhan þöyle cevap verir: "Eþcinsellikle ilgili genel kabul gören görüþlere göre insanda doðal olarak var olan bir yönelim deðildir. Sosyal öðrenme ile ve yanlýþ eðitimle geliþmiþ bir durumdur. Biyolojik doðaya uymayan bir sapmadýr. Heteroseksüelliðin geni vardýr ancak eþcinselliðin geni yoktur." Sayýn Tarhan’ýn eþcinsellik konusunda verdiði diðer bilgilere bir bakalým: "Eþcinsellik dünyanýn deðiþik ülkelerinde olduðu gibi Türkiye’de de hýzla yayýlmaktadýr. ODTÜ ve Boðaziçi üniversitelerindeki eþcinsel kulüpler, üniversite yönetimine "Böyle bir kulübümüz var ve bize yer verin." þeklinde talepler iletmektedirler. Eþcinsellik, bilhassa gençler arasýnda özgürlük gibi zannedilse de, özgürlük deðil, bazý deðerlerin yok olmasýdýr.... Cinsellikle ilgili ölçülerin ortadan kalkmasýnýn sorumlusu bilimdir. Cinsel özgürlük bilim adýna desteklenirken, toplumsal ve psikolojik normlarýn dýþýna çýkýlmamasý gerekir. Psikiyatri ofislerinde hala "Bir insan eþcinsel olmak istiyorsa býrakýn olsun. Eðer böyle mutluysa tercihlerine karýþmayýn!" deniliyor. O anda mutlu olacaðýný zanneden insan, 10 sene sonra "Doktor bey, niçin o zaman bu isteðime izin verdiniz?" diye de soruyor. Çünkü insanda biyolojik olarak eþcinsel eðilim yoktur ve eþcinsel kimlik, olmasý gereken cinsel kimlikten sapmadýr. Bu sebeple eþcinsellik, toplumsal olarak onaylanmamalýdýr." Devam Edecek...
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Fuat Türker, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |