 • ÝzEdebiyat > Ýnceleme > Din |
1
|
|
|
|
Eski Mýsýr'da yaþamýþ bize anlatýlanlardan farklý bir Firavun var. Bu yazýda onunla ilgili küçük bir derleme bulacaksýnýz. |
|
2
|
|
|
|
Bilindiði üzere Arif Nihat Asya, bundan tam yüz yýl önce 1904 senesinde dünyaya gelmiþti.Þu anda 2004 yýlýný idrak ediyoruz.Yani bu yýl Arif Nihat’ýn yüzüncü doðum yýlý… |
|
3
|
|
|
|
Tevrat ve Ýncil tek bir Þeytan’dan söz eder. Oysa, Kuran hem Þeytan, hem de Þeytanlardan söz eder. Çeþitli þeytanlara inanýþ Afrika ve Uzakdoðu dinlerinde de görülür. Hristiyanlýk'ta tek Þeytan inancý olmasýna karþýn, Müslümanlýkta Büyük, Ortanca ve Küçük Þeytan olmak üzere üçlü bir Þeytan inancý vardýr. Hristiyanlýk'taki üç tanrý/tek þeytan inancý ile Müslümanlýk'taki tek tanrý/üç þeytan inancý asimetrik bir denklem oluþturur. |
|
4
|
|
|
|
Ayný gelenek ve görenekleri paylaþtýðýmýz,dinî ve içtimaî deðerlerle adeta etle kemik gibi bütünleþtiðimiz toprak parçasýna “vatan” diyoruz.Vatan,alelâde bir toprak parçasý deðildir. |
|
5
|
|
|
|
Prof. Dr. Ayhan Songar, Ýslam kültüründeki cinsel patolojiyi incelerken Divan þiirinden örnekler verir ve Osmanlý Sarayýndaki “içoðlaný” kurumunun eþcinsellik ve oðlancýlýða en somut örneklerden biri olduðuna deðinir. Songar'ýn verdiði bilgiye göre Osmanlý Sarayýnýn oðlan gereksinimini karþýlamak üzere Sakýz adasýnda edilgen eþcinseller yetiþtirilirmiþ. |
|
6
|
|
|
|
Peygamberimiz (sav)’in Ahir Zamana dair söylediði hadislere baktýðýmýzda tümünün bugün birebir gerçekleþtiðini ve yaþandýðýný görmek mümkün. O halde Resulullah’ýn söz ettiði o "zaman" gelmiþtir. |
|
7
|
|
|
|
Allah uðruna savaþ ve fetih düþüncesi temelde Musevilikten kaynaklanýr. Ýsrail "vaat edilen diyarý" fethetmeye çalýþýrken çok önemli bir sorun baþ gösterdi: Savaþta elde edilen ganimetlerin þeriata göre paylaþýmý. Bu iþlemin nasýl yapýlacaðý çapul mala tahakkuk ettirilecek vergiye kadar Tevrat’ta çok ayrýntýlý bir þekilde anlatýlýr. |
|
8
|
|
|
|
1932 de Türkçe Okunma Mecburiyeti getirilen Ezan' ýn 1950' de yeniden aslî þekliyle okunma macerasý... |
|
9
|
|
|
|
Kaynaklardan ziyade okuyucunun Ýslami bilinç seviyesinin yüksek olduðu kabul edilerek mümkün olduðunca siyasi bir bakýþ oluþturulmaya çalýþýlmýþtýr. Yer yer kinayelere, kimi yerlerde de alegorik metaforlardan oluþan paragraflara rastlamak mümkündür |
|
10
|
|
|
|
Arap-Ýslam mitolojisi ve masallarýnda, Kuran Surelerinde insanlara yardým eden iyi Müslüman cinler olduðu gibi kafir kötü cinler de vardýr. Oysa, gerek Yahudilik, gerek Hristiyanlýk tüm cinleri murdar varlýklar olarak niteleyip cinciliði (demonoloji) çok sert bir þekilde mahkum eder. Murdar varlýklarla iliþkiye girmek Þeytan'ýn tarafýnda yer almak anlamýna gelir ve en büyük günahtýr. Kuþkusuz burada çok büyük , önemli, etik ve teolojik bir sorunla karþý karþýyayýz. Çünkü bu durumda hem Allah, hem Muhammet cinlerle iþbirliði yapmýþ oluyor: Nasýl olur da Ýslamýn tanrýsý Allah ile Muhammet murdar varlýklarla ve cinlerle iþbirliði yapar bir konuma girerler? |
|
11
|
|
|
|
Yunan mitolojisindeki hiç yaþlanmayan ve hep genç kalan nemfler kendilerini þehvet dolu insan baþlý atlarýn (Satirler) taciz ve saldýrýsýndan korumak durumundadýrlar. Ancak, huriler için böyle bir tecavüz tehdidi yoktur. Çünkü, insan baþlý atýn Ýslam mitolojisindeki karþýlýðý El Borak diþi bir attýr. Kanatlarý olduðundan Pegasus’a da benzer, yüzü insan (kadýn) yüzüdür. Baþýnda da taç vardýr; Satir ile Pegasus’un birleþimden oluþmuþtur. O halde, El Borak kýsrak olduðundan hurilere saldýrmasý söz konusu olamaz |
|
12
|
|
|
|
Ecdadýmýz: “Sabrýn sonu selâmettir” demiþ.
Bu sabra açýk bir davettir.
Fakat bu öyle sanýldýðý kadar kolay bir iþ deðildir.
Önceden bunun terbiyesini almýþ olmak gerekir.
Ýmaný güçlü olanlar ancak sabrederler.
|
|
13
|
|
|
|
Haklýlýða dayalý güç ve kuvvet sahibinin, maddi ya da manevi yaptýrýmdan vazgeçerek, suçluyu, affedip baðýþlamasý, insani erdem yapýlanmasýnýn en büyük özelliðidir. Evet, meselenin hukuki yaný kadar ahlaki yaný da oldukça mühimdir. Çünkü, yanýlgý kaynaklý sorumluluk çok çeþitli, çok katmanlý karmaþýk bir olgudur.
|
|
14
|
|
|
|
Kur’an adýna konuþmak kolay ve zahmetsizdir. Asýl önemli olan ve doðru olan da Kur’an’dan konuþmaktýr. Eleþtirmeyi bilmeli, eleþtirilmeye de açýk olmalýyýz. Olay ve olgulara tabiri caizse at gözlüklerini çýkarmadan yaklaþmak, sadece tahribatlara sebep olur. Kim veya ne adýna eleþtirdiðimiz ve eleþtirildiðimiz de çok büyük önem arz etmektedir. Hiçkimse bu dünyaya referansla ve referanslý olarak gelmemiþtir. Peygamber’e bile olsa kimseye kefillik hakký verilmemiþtir. Bütün bunlarýn bilincinde olarak putlaþtýrýlmýþ zihniyetlerin izindeki yaþantýlara Kur’an’ý ýþýk tutmak, boynumuzun borcudur. Zalimlerin kalemini kýrmakla düþüncelerini yok edemeyiz; lakin düþüncelerini Vahiyle öldürerek kalemlerini fikirsiz kýlabiliriz.
|
|
15
|
|
|
|
Orta Asya’dan göç eden Selçuk Bey liderliðinde yaklaþýk 12 Türk Aþireti, Müslümanlaþarak miladi 1030 yýllarýnda Büyük Selçuklu, 1177’de Anadolu Selçuklu ve 1299’da Osmanlý adlarýyla devlet kurmuþlardýr. Ancak bunlarýn hiçbirisine Türk devleti denilemezÇünkü devletin resmi dili Farsça ve Arapça olurken, din kültürü ise Arap Ýslam kurallarýna göre þekillenmiþtir. Türklükle ilgili herhengi bir baðlarý söz konusu deðildir. |
|
16
|
|
|
|
Takva sahipleri de Allah’a ortak koþmayan, Allah için yaþayan, güzel ahlak ile hayatýný idame eden, kulluðun yalnýzca O’na olmasý gerektiðinin bilincinde olan aklý selim sahibi kimselerdir. |
|
17
|
|
|
|
Türk Edebiyatýnda Peygamberimiz Hz. Muhammed nasýl bir etki býrakmýþ, þairler nasýl iþlemiþ þiirlerinde... |
|
18
|
|
|
|
Cebir görüntülü rahmet tezahürleri ürperti halindedir daha. Bilinmeyi murat eden “Ezeli ve Ebedi Ýrade”, marifete götürecek sebeplerin hikmet perdelerini aralamamýþtýr henüz. Þuurlar kapalý, zaman durgundur, hadiseler sükuna demirli, merak ve hayret sessizliðe gömülüdür…
|
|
19
|
|
|
|
Kadýný bu dünyada salt bir seks ve doðurma aracý olarak görüp onu kara çarþaflarýn altýna gizleyerek cinselliði yok saymaya karþýlýk, öbür dünyada abartýlý bir seks patlamasýný müminlere armaðan olarak sunmaya kalkýþmak psikotik bir çeliþkidir. Ancak, Adler kuramýna göre bu bir çeliþki olmayýp, önceki durumun "telafi edilmesi" veya dengelenmesi olarak yorumlanabilir. |
|
20
|
|
|
|
Müslüman Kürtler/Sosyalist Müslümanlar |
|