Nefis Üç Köþeli Diken


“Þüphesiz ’izzet ve gücün’ tümü Allah’ýndýr. O, iþitendir, bilendir.” (Yunus Suresi, 65)


Tek güç sahibi Allah’týr. O’nun dýþýndaki hiçbir þeyin baðýmsýz gücü yoktur, insan dahil. Ýnsanýn bedeni deðil asýl ruhudur güçlü olan. Allah’ýn Kendi ruhundan üflediði müminin ruhu güçlüdür.


Bütün güç Allah’a ait. Ýnkar içinde yaþayan kiþinin gücü bile gerçekte Allah’ýn gücüdür. Allah imtihan amacýyla bir insanda ya da karþýsýndakilerde güç yaratýr. Dilediði zaman o gücü alýr; dilediði insana dilediðinde güç ve baþarý verir


Allah her þeyi sonsuz aklý ve gücüyle yaratýr. O’nun benzersiz gücünü gereði gibi takdir edebilmek için aklýmýzý güçlendirmemiz gerekir. Ýman, Kur’an, Allah sevgisi, Allah korkusu, tevekkül ve güzel ahlak aklýmýzý güçlendirir.


Þeytanýn zorlayýcý gücü yok; o yüzden þeytandan deðil, asýl kudret sahibi olan Allah’tan korkmalý. Yedi milyar insanýn çok azý iman ediyor. Milyarlarca insan güçsüz olan þeytandan, azýnlýk ise Allah’tan korkuyor. Ýnsan hep güçlüyle olmak ister, güçsüzün yanýnda olmak istemez. Þeytan güçsüz, Allah güçlü ve þah damarýndan yakýn iken, insan neden güçsüz olaný seçer?


Þeytaný aþaðýlamalý, târümâr etmeli. Sürekli tevbe ederek, sürekli þükrederek aþaðýlamalý ki güçsüz düþsün.


Allah görüntüyü niyetimize göre yaratýyor. Her þey Allah’a ait. Ve O’ndan her þeyi isteyebiliriz. Þeytandan Allah’a sýðýnýp O’ndan yardým istedik mi? Dahasý, kesin yardým edeceðine kanaat getirerek istedik mi?.


Kaderi Allah belirlemiþ, olaylarýn gidiþine göre deðiþmiyor. Þirke güç yetirebiliyoruz da, tevekküle neden yetiremiyoruz? Oysa biliyoruz ki Allah her þeyi hayýrla yaratýyor ve kulunun kötülüðünü istemez.


"Ben Allah’ý severim, korkmam" der kimileri. Neden severler? Çok üstün, çok güçlü, çok yüce. O zaman böyle büyük bir güçten neden korkmaz insan? Ayette “Allah’tan güç yetirebildiðiniz kadar korkun” buyruluyor. Bu bir emir, bir farz! Her yaptýðýmýzý Allah’ý düþünerek yaparsak korkumuz artar, teyakkuzda oluruz.


Allah korkusunu içlerinde taþýmayan insanlarýn onlarca farklý korkularý vardýr. Bu kadar çok sayýda korkuyla yaþayýp, sadece Allah’tan korkmazlar. Müdüründen, babasýndan, eþinden korkan bu kiþiler, kýyamet günü Allah’ýn huzurunda yapayalnýz sorgulanmaktan korkmazlar. Oysa Allah’ýn gücü, makamý ve azabý karþýsýnda dünyadayken hissedecekleri korku, Allah’ýn izniyle hem imanlarýna, hem de dünya ve sonsuz ahiret mutluluðuna neden olacaktýr.

Allah korkusu güzellikleri getirir; sevgiyi, güzelliði saðlayan her özellik Allah korkusuyla kazanýlýr. Allah korkusunu içinde taþýyan insan, hata yaptýðýnda vicdaný çok rahatsýz olur; Allah’a sýðýnýr, hatasýný telafi etmeye çalýþýr. Aczini ve Allah’a ne denli muhtaç olduðunu derinden kavrar. Rabb’ine olan boyun eðiciliði artar, vicdanýna daha fazla kulak verir.

Vicdana uymak, Allah’a uymaktýr. Vicdanýnýn sesini dinleme gücü mümine verilmiþtir; inkarcý buna güç yetiremez. Sürekli vicdanýn sesini dinlemek cennet ehlinden olma alametidir.


Ýmaný güçlü olan insanýn bütün hayatýnda bir mükemmellik olur. Ýsabetli konuþur, isabetli davranýr, makul kararlar verir ve makul düþünür. O yüzden en önemli þey güçlü bir imandýr. Güçlü bir Allah korkusu, güçlü bir Allah sevgisi olduðunda, dünya insan için adeta cennet gibidir.


Melek; adý güzel, naif ama güçlü varlýklar. Sadece Allah’ýn emrettiðini yapýyorlar.


Biz neden emrolunduðumuzu yapamýyoruz? Nefsimiz yüzünden mi?


Nefis üç köþeli diken, ne türlü koysak batýyor. Bizden çalýyor, bizden yiyor ama hiç doymuyor; lanet olsun ona!..


Onun tutkularýnýn ardýndan koþarsak, Allah’a nasýl kul oluruz?


Nefse tâbi isek onun kulu olmaz mýyýz?..


Gök gürültüsü O’nu hamd ile, melekler de O’na olan korkularýndan tesbih ederler.. O, yýldýrýmlarý gönderip bununla dilediðine çarpar; onlar ise Allah hakkýnda çekiþip-tartýþýrlar. O, gücü (ve cezasý) pek çetin olandýr. (Ra’d Suresi, 13)


Fuat Türker