"Moda denilen þey o kadar çirkindir ki onu her altý ayda bir deðiþtirirler." -Oscar Wilde |
|
||||||||||
|
Allah’ýn bunca varlýk deliline raðmen, nasýl gözlerini gerçeklere kapatabilmektedir? ’O beklenen gün’ Rabb’i huzurunda tek baþýna sorgulanacaðýný nasýl düþünmemektedir? Yine o gün, sonsuz azabýn kendisini beklediðini anladýðý an yaþayacaðý geri dönüþü olmayan piþmanlýktan, nasýl bu denli gaflette olabilmektedir? Kuþkusuz bu, insanýn gerçekleri anlayamamasýndan deðil, anlamazlýktan gelmesinden doðar. Vicdaný doðruyu fýsýldadýðý halde, bu kiþi kendini kandýrýr; dünyaya olan baðlýlýðý ve hýrsý yüzünden görüþü fludur. Bu ruh halini yaþayan insanlarýn birçoðu, gizli ya da açýk olarak ahireti inkar eder, gerçekleri net olarak göremez. Ýnsan, yaþamý boyunca ahirete yönelik bir sýnav yaþar ve bu konudaki çabasýyla imtihan olur. Yaþam aslýnda Allah’ýn bizleri denemek ve eðitmek için yarattýðý bir süre, dünya da bu amaçla hazýrlanmýþ geçici bir mekândýr. Ýnsana yüklenen sorumluluk, tüm bu gerçekleri düþünmek, Allah’ý tanýmak, sonsuz gücünü kavramak, O’nun buyruklarýna uymak ve yalnýzca O’nun hoþnutluðunu amaçlamaktýr. Yüce Allah, insanýn yaratýlýþ ve dünyada bulunuþ amacýnýn bir denenme olduðunu, “Þüphesiz Biz insaný karmaþýk olan bir damla sudan yarattýk. Onu deniyoruz. Bundan dolayý onu iþiten ve gören yaptýk.”( Ýnsan Suresi,2 ) ayetiyle insana bildirirken, birçok insanýn gerçeklerden yüz çevirmesi kuþkusuz büyük yanýlgýdýr. Dünya, tüm detaylarýyla, denizleri, gölleri, okyanuslarý, çiçekleri, aðaçlarý, daðlarý ve canlýlarý ile birlikte insanýn, bu kulluk vazifesini yerine getirip getirmediðinin denenmesi için özel olarak yaratýlmýþtýr. Evren, evrendeki tüm sistemler, yýldýzlar, gezegenler, gök cisimleri de insanýn, Rabb’imizin büyüklüðünü ve sonsuz kudretini görmesi ve O’nun gücünü takdir edebilmesi için vardýr. Bunlarýn yaný sýra, dünya hayatý boyunca yaþadýðý tüm olaylar, bulunduðu tüm mekanlar da kiþinin dünyadaki imtihanýnýn birer parçasýdýr. Ýnsan yalnýzca etrafýndaki varlýklarý, detaylarýndaki incelikleri, kusursuz sistemlerini düþünerek bunlarýn, sonsuz güce sahip bir Yaratýcý tarafýndan, kesinlikle bir amaçla yaratýldýðýný anlayabilir. Ve ardýndan kendisinin de bir varoluþ amacý ve Yaratýcýsýna karþý sorumluluklarý olduðunu hatýrlayabilir. Çünkü insan, ona doðruyu ve gerçeði söyleyen vicdaný ile birlikte yaratýlmýþtýr. Çevresindeki varlýklarý ve olaylarý vicdanýyla deðerlendiren insan bu gerçeklere ulaþabilir. Allah’ýn emir ve yasaklarýný gözetmeyen, Allah’ýn rýzasýna uygun yaþam sürmekten kaçýnan ya da sorumluluklarýný tamamen reddeden kiþilerin, sonsuz azapla karþýlýk göreceklerine Kur’an’da dikkat çekilir. Çünkü bu, Allah’ýn verdiði nimetlere karþý nankörlük etmektir ve büyük bir hatadýr. Bu imtihan hayatý süresince insan, karþýlaþtýðý her þeye sabýr göstermek, Rabb’ine tevekkül etmek ve güzel ahlak sergilemekle sorumludur. Her imtihanda Allah’ý görmek, tümünden zevk almaya, yaþanan her olayý þevkle karþýlamaya yol açar. Dünya hayatýnda elde edilmek istenen tüm yararlar geçicidir, yok olucudur. Diðer yanda ise asla yok olmayacak/tükenmeyecek güzelliklerin bulunduðu ve insanýn sonsuza dek yaþayacaðý gerçek bir hayat vardýr. Ýþte inanan insanlar dünya hayatý boyunca bu sonsuz ahiret yaþamý için ciddi bir çaba sarf eder, tüm önceliklerini buna göre belirler ve asla ölümü, cennet ve cehennemi akýllarýndan çýkarmazlar. Onlar bunun için çalýþýrlar. Bediüzzaman dünya hayatýný, lezzet, ücret ve mükafat yeri deðil bir imtihan meydaný ve hizmet yurdu olarak tanýmlar ve þöyle söyler: "Madem hizmet yurdudur ve kulluk mahallidir; hastalýklar ve musibetler dini olmamak ve sabretmek þartýyla, o hizmete ve kulluða çok baþarý ve kuvvet verir. Ve her bir saati, bir gün ibadet hükmüne getirdiðinden þikayet etmek deðil, þükretmek gerekir. Evet ibadet iki kýsýmdýr: Birinci kýsým olumlu diðeri ise olumsuz. Olumlu kýsmý malumdur. Olumsuz kýsmý ise, hastalýk ve musibetlerde, musibetzede, za’fýný ve aczini hissedip, Rahman olan Rabb’ine yönelip, O’nu düþünüp, O’na yalvarýp halis bir kulluk yapar. Bu kulluða riya giremez, halistir. Eðer sabretse, musibetin mükafatýný düþünse, þükretse, o vakit her bir saati bir gün hükmüne geçer. Kýsacýk ömrü uzun bir ömür olur. Hatta bir kýsmý var ki bir dakikasý bir gün ibadet hükmüne geçer." Ýnsan, ’hayatýný yaþayarak, gününü gün ederek’ deðil, Allah’a sadakat ve baðlýlýðýný her olay karþýsýnda göstererek kulluðunun bilincinde yaþamalýdýr. Ýnsan dünyada türlü imtihanlarla karþýlaþabilir. Açlýk, korku, mal ve canlarla imtihan, Allah’ýn Kur’an’la haber verdiði deðiþmez kanunudur. Yaþadýðý zorluklar karþýsýnda sergilediði sabýr ve tevekkül, insanýn Rabb’ine olan baðlýlýðýnýn kanýtlarýndan biridir. Yaþamlarýný Allah’ýn hoþnutluðunu kazanmak doðrultusunda sürdüren insanlar, dünyayý nefislerinin istek ve tutkularýný gerçekleþtirebilecekleri bir yer olarak görmezler. Dünyevi kaygý ve hýrs taþýmaz, güçlü bir imana, peygamber ve salih müminlerin üstün ahlakýna kavuþmayý ister, bunun için gönülden dua ederler. Ölümün yakýnlýðýný, cennet ve cehennemi sýk sýk düþünürler… Dünya, sonsuz ahirete hazýrlýk kursudur; dünyada oldukça ayrýntýlý bir kurs görürüz. Baþarýyla tamamlamak için ise sorumluluklarýmýzýn bilincinde olmalýyýz. Kehf Suresi 30. ayette “Þüphesiz iman edip salih amellerde bulunanlar ise; biz gerçekten en güzel davranýþta bulunanýn ecrini kayba uðratmayýz.” buyurur Allah. O halde ecrimizin kayba uðramamasý için “…en güzel davranýþta” bulunmalýyýz. Bütün davranýþlarýmýzý, kursun rehber kitabý olan Kur’an’ýn süzgecinden geçirmeli, cennet ehli olabilmek için ruhumuzu beslemeli, derinleþtirmeli, zenginleþtirmeli ve cennete uygun hale getirmeliyiz…
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Fuat Türker, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |