Onlar / dünyayý
Gözlerine uzaktan açýlan
Menteþeleri paslý / dar kapýlardan
Kocaman gören
Körpecik çiçektiler.

Emanettiler
Dað köylerinde unutulmuþ
Alnýnda ýþýklar yanan bir bahçývana.
Çiçekler / toprakta deðil
Bahçývanýn yüreðinde köklenmiþtiler.
Ki / o yüreðin
Uzaklarýný yakýn
Karanlýklarýný
Aydýnlýk ederdiler.

Ama
Bahçývanýn gezdiði
Dað doruklarýndan,
Kalbinden
Ellerine yüklediði sevgiden
Beyninin kývrýmlarýný zorlayan bilgiden
Habersizdiler...

Bahçývan
Büyütürken çiçeklerini,
Onun gözlerindeki coþkuyu
Göremediler.
Üzerlerindeki renkler
Parlýyorken etrafa,
Kokularý
Ta uzaklardan duyulurken efil efil,
Onlar
Büyümekle meþguldüler.

Bahçývanýn
Yüreðinden akýttýðý su
Ve
Kaynaðý herkesçe malum hamurla beslendiler
Büyüdüler / boy verdiler.

Ve bir gün
O çiçekler,
Gözleri aydýnlýk uzaklara dikilmiþken,
- Ne oldu / nasýl olduysa -
Bir baþka bahçývana
Emanet edildiler.

Amaç / ayný amaç
Gidilen yol / ayný yol
Mekân / ayný mekân olsa da
Dallarýna dokunan baþka eli
Ýstemediler.

Bahçývanýn özlemi
Sert esen rüzgâr gibi
Kýrdý dallarýný / çiçeklerin
Büküp boyunlarýný / aðlamaklý
Taç yapraklarýna gizlendiler.

Titreyip
Tipiye yakalanmýþ
Bir serçe kuþu gibi,
- Giden bahçývan için -
Gözlerindeki bulutlardan
Damla damla
Sýcak yaðmurlar indirdiler.
......................
Þimdi
Yaþamakta o çiçekler
Bahçývanýn günlüðünde....
Eskisi gibi canlý
Eskisi gibi renk renk.
O günlüðün
Her satýrýnda bir tohum
Döllenmekte
Her sayfasýnda bir çiçek
Yeþermekte.




- Yirmisekiz yýl birlikte olduðum ve bir gün kendilerinden ayrýldýðým öðrencilerim içindir bu þiir. -