TEFRÝKASIZ BÝR TÜRKÝYE

Tarihin altýn sayfalarýný bazen karýþtýrýp orda olan bitenleri okudukça anlamaya yada anlayabildiðim kadarýyla yorumlamaya çalýþýyorum. Ancak tarihin altýn sayfalarýnda tarihe mal olmuþ tarihi yazarlarýmýzla, ilgili anýlarý ve onlarýn hayatlarýndan birtakým bilgileri okudukça ve o yaþadýklarý ,yaþamlarý boyunca gördüklerini o kadar güzel anlatmýþlar o kadar güzel tarihe not düþmüþler ki inanýn anlayarak; okurken yaþýyormuþçasýna düþünüp öylece algýlamak o dönemlerin nede çileli nede zor olduðunu görebiliyor insan.
Cumhuriyet tarihi boyunca dünyanýn adeta göz bebeði olan bu Anadolu topraklarý bir çok tefrikalara meydan olmuþ. Bu asil milletin birlik ve beraberliðini her defasýnda çeþitli tefrikalarla, çeþitli ayak oyunlarýyla ve bir çok bahanelerle adeta ülkenin her tarafýna sergilemek suretiyle insanlarý sürekli bir korku ve panik içinde býrakmayý adet haline getirmiþlerdir.
Bu ülkeye hizmeti kendine þiar edinen nice insanlar canlarýný vermiþler ama tarih onlarý altýn sayfalarýnýn en güzel yerine koymayý unutmamýþtýr. Bu millet asla onlarý unutmamýþtýr. Bu milleti çeþitli fitne fesatlarla bölümlere ayýrarak adeta birbirine düþman etmeye çalýþýlsa da bu millet nasýl Çanakkale de dünyaya meydan okuyarak doðusuyla, batýsýyla, güneyi ile, kuzeyi ile top yekun Çanakkale geçilmez dedirtmiþse, Çanakkale destanýný birlikte yazmýþsa, karsta Ermenilere karþý, Egede yunanlýlara, Gazi Antep’te Fransýzlara karþý hep beraber mücadele vermek suretiyle adeta ayrýlmaz bir bütün olduðumuzu ve her defasýnda bu bütünlüðümüzü kimsenin bozamayacaðýný da kanýtladýðýný Þair Mehmet Akif Ersoy’un istiklal Marþýmýzda dediði gibi;
Korkma, sönmez bu þafaklarda yüzen al sancak
Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak.
O benim milletimin yýldýzýdýr parlayacak!
O benimdir, o benim milletimindir ancak! Diye baþlayan….. ve

Garbýn âfâkýný sarmýþsa çelik zýrhlý duvar.
Benim iman dolu göðsüm gibi serhaddim var.
Ulusun, korkma! Nasýl böyle bir imâný boðar,
‘Medeniyet!’ dediðin tek diþi kalmýþ canavar?

Arkadaþ, yurduma alçaklarý uðratma sakýn;
Siper et gövdeni, dursun bu hayâsýzca akýn.
Doðacaktýr sana va’dettiði günler Hakk’ýn,
Kim bilir, belki yarýn, belki yarýndan da yakýn.

Bastýðýn yerleri ‘toprak’ diyerek geçme, taný!
Düþün altýndaki binlerce kefensiz yataný.
Sen þehid oðlusun, incitme, yazýktýr, ataný.
Verme, dünyâlarý alsan da bu cennet vataný.

Dalgalan sen de þafaklar gibi ey þanlý hilâl!
Olsun artýk dökülen kanlarýmýn hepsi helâl.
Ebediyyen sana yok, ýrkýma yok izmihlâl;
Hakkýdýr, hür yaþamýþ, bayraðýmýn hürriyet,
Hakkýdýr, Hakk’a tapan milletimin istiklâl!
Ýþte, Þair Mehmet Akif Ersoy bu topraklarýn ebedi hür olacaðýný ve hür kalacaðýný dünyaya haykýrdýðý mýsralarýyla devam eden sözleri karþýsýnda nutku tutulan dünyanýn, dünya tarihinin altýn sayfalarýna altýn harflerle yazýlan notlara bakýldýðýnda anlaþýlmaktadýr. Bir milletin arasýna bölücülük girmediði müddetçe düþman giremez. Milletin fertleri ayný fikirle hareket ettiði takdirde o milleti silahla sindirmek, yok etmek mümkün deðildir.
Hatta bu konuda bir ayette: ‘’ hep birlikte Allah’ýn ipine (Kur’an’a) sýmsýký sarýlýn. Parçalanýp bölünmeyin. Allahýn size olan nimetini hatýrlayýn. Hani sizler birbirinize düþmanlar idiniz de o, kalplerinizi birleþtirmiþti. Ýþte onun bu nimeti sayesinde kardeþler olmuþtunuz. Yine siz, bir ateþ çukurunun tam kenarýnda idiniz de o sizi oradan kurtarmýþtý. Ýþte Allah size ayetlerini böyle apaçýk bildiriyor ki doðru yola eresiniz. (Al-i Ýmran,103.)
Milletleri ayakta tutan unsurlarýn baþýnda birlik ve beraberlik gelmektedir. Birlik ve beraberliðin olmadýðý milletlerin zayýflamasý ve yýkýlmasý çok kolaydýr. Bir söz vardýr, “yufka olanýn delinmesi, ince olanýn kýrýlmasý kolaydýr. Yufka kalýn olursa delinmesi, kalýn olursa kýrýlmasý zordur.”
Ýþte birlik düþüncesini zayýflatan, bölücülüðü doðuran sebeplerden biri soy sop ayrýmcýlýðý, köylü þehirli, merkez taþra ayrýmýdýr. Hiç kimse doðarken ýrkýna, milliyetine müdahale etme, milletini seçme güç ve iradesine sahip deðildir. Bu yüzden bir insanýn soyundan sopundan dolayý övünme yada böbürlenme mantýðý olmadýðý gibi baþkalarýný ýrkýndan dolayý kýnamaya, yermeye yada durup dururken baþka ýrklara karþý üstünlük taslamaya da hakký yoktur. Bunlarýn baþýnda milli ve manevi deðerler etrafýnda birlik olma fikri daima ön planda gelmelidir. Din, bayrak, devlet, millet,vatan konularýnda birlik ve beraberlik olmuyorsa millet olma þuurundan asla bahsedilemez.
Millet olma þuurunu benimsemeyen bölücüler dün olduðu gibi bugünde kökü genelde dýþarýda olan güçlerin birtakým kýþkýrtmalarýyla Türk milletini bölme gayreti içinde olmaktadýrlar. Ama Milletimiz mukaddes bildiði, saydýðý deðerleri uðruna ne pahasýna olursa olsun, hatta ölümü göze alacak kadar hatta söz konusu vatan olduðu zaman bazý þeylerin teferruattan ibaret olduðunu dünya alem bilir.
Bu millet ölürsem þehit, kalýrsam gaziyim diyerek dünya ve ahreti için en büyük rütbe ve þeref olduðunu bilir. Milletlerin müreffeh bir hayatý yaþamasý ve sürdürmesi için öncelikle sahip olduðu millete karþý sorumluluðunu seve seve yerine getirmesiyle, yada en azýndan milletine ihanet içinde olmamasý, milletinin temeline dinamit koyma fikrinden ve düþüncesinden kendini arýndýrmasý gerekir.
Bir avuç bölücü, çapulcu haddini bilmez bir cüretkarlýk içinde sýrtýný dayadýðý ve güçlü zannettiði sahiplerine Türk Milletine kafa tutmanýn sonucunun ne olacaðýný, bilmedikleri belli, bu milletin sabrý bir taþarsa kendini bilmez bu gafilleri tükürüðü ile boðabileceðini acaba hiç mi düþünmezler?
Birlik ve beraberlik kavramý üzerine çok sözleri bulunan þair Mehmet Akif Ersoy ne güzel demiþ;
“ Girmeden Tefrika bir Millete, Düþman giremez,
Toplu vurdukça yürekler onu top sindiremez.”
Saðlýcakla kalýn ……..
Metin TUZCU