• ÝzEdebiyat > Deneme > Toplum |
321
|
|
|
|
Son günlerde yaþanan türban tartýþmalarýnda herkesin gözünden kaçan çok önemli bir detay bulunmaktadýr. Türban veya eþarp boyundan mý baðlansýn enseden mi baðlansýn diye tartýþanlarýn ya da öðrencinin türbanla üniversiteye girmesiyle laiklik elden gidecek diye telaþlananlarýn hiçbiri, öðrencinin kafasýnýn deðil KULAÐININ kapanmasýyla oluþacak tehlikeyi görememektedir |
|
322
|
|
|
|
Acý neydi? Ya duyan var mýydý? Ben saðýr oldum. Ýnsan kendi sesinin çýðlýðýndan saðýr olurmuþ. Ben deli oldum. Neydi televizyonlarda gördüðüm.. Üzülürdüm.. Ben talan oldum.. Sen Þehit oldun.. |
|
323
|
|
|
|
Yakýnda büyük bir deprem olacak Binalar yýkýlacak, evler göçecek.. |
|
324
|
|
|
|
Dostluklar kurarýz, ihtiyaca binaen-öyle ya insan toplumsal olmalý- Kabullenmekle baþlar aslýnda dostluklar , yalnýzlýk farkýndalýðý ile biter. Ya da her dostluk baþarýsýz bir sortidir yalnýzlýða. Dostluk biter, þartlar deðiþir, yalnýzlýk geri gelmiþtir |
|
325
|
|
|
|
Türkiye' de Cumhuriyet ile birlikte baþlayýp, toplumda hala süren çok kültürlülüðün meydana getirdiði çatýþma ve sorunlar üzerine bir deneme... |
|
326
|
|
|
|
Bakýn duvarlara!
yaptýklarý rengarenk suluboyalarý, karasý, erguvaný, alý …evet kýrmýzý þapkasýyla ormanda kaybolan kýz masalýný anlatan masalcýlarýyla uyumamýþlar mýydý?
|
|
327
|
|
|
|
Sanat bir toplumun kültürünü,örfünü adetini,inançlarý,geliþmiþliðini eserler yardýmýyla bizlere sunma iþidir.Bir ülkede sanata verilen deðer ne kadarsa o ülkenin geliþmiþliði o derece geliþir.Sanat önemini kaybetmeyen hep kanýný tazeleyen,insanlarýn,duygularýn dilidir. Sanat cesaret iþidir ahlak iþidir.Sanat güzelliklerin esere yansýtýlmasýdýr. |
|
328
|
|
329
|
|
|
|
Çinli talebeler Konfiçyus’a sormuþlar:
“Hocam, ülkenin baþýna geçseydiniz ilk iþ olarak ne yapardýnýz?” o da cevaben:
“Dili düzeltmekle baþlardým” demiþtir. |
|
330
|
|
|
|
Ünlü Çek yazar Milan Kundera'nýn da bir kitabýnýn adýydý ''Var olmanýn dayanýlmaz hafifliði'' yýllardýr düþünür dururum. Var olmak aðýrlýk mýdýr, yoksa hafiflik mi? Romaný okuduðumu söyleyemem dört dörtlük, þöyle bir sayfalarýna göz gezdirmiþtim... |
|
331
|
|
|
|
Ýmam-ý Rabbani’nin yazdýðý kitaplarý incelerken birini alýp okumayý düþünüyordum.Hepsi okunasu baþlýklarla albenisi
fazlayken biri vardý ki :illa da BENÝ AL- BENÝ AL ,diyordu
Kitabýn adý ilgimi çekmiþti…Kýymetsiz Yazýlar….
|
|
332
|
|
|
|
Kýz çocuklarý, ikinci dört yýlýn sonunda okuldan alýnacaklar. Belli görüþe hizmet eden dershanelerde eðitilecekler. Erken yaþta meslek okullarýna yönlendirilecekler. Çocuklar gelecekleri açýsýndan karar verebilme olgunluðuna henüz eriþmedikleri için, baþkalarýnýn yönlendirmesiyle hareket edecekler. Çocuk gelinlerin sayýsý artacak. Birçok dershaneye gün doðacak. Açýk öðretim hakký bahanesine sýðýnarak, kýz çocuklarýna haksýzlýk yapýlacak, kendilerinin özgür öðrenim haklarý ellerinden alýnacak.
|
|
333
|
|
|
|
Türk Milleti olarak her zaman savaþa karþý ve barýþtan yana olsak da savaþ kaçýnýlmaz olduðu zaman, cepheye gitmek için, kadýný, erkeði, çoluðu çocuðuyla bir an bile tereddüt etmeyiz. ''Gazi, vatan sevgisinin sembolüdür. Þehit ve Gazi, topraðý vatan; insaný ulus yapan deðerlerdir.'' |
|
334
|
|
|
|
Besteci Johann Strauss’un Tritsch-Tratsch-Polka - sý eþliðinde çakýl taþlarýnýn bütün bir kýþ hareketlerinden yorulmuþ dalga, bu sabah onlarý sakince sevmeye yeltenmiþ, bebek uykularý kadar dingin deniz, ben duyamýyorum kimin umrunda….
|
|
335
|
|
|
|
Geriye dönüp baktýðýmýzda haksýzlýða, yozlaþmaya, çürümüþlüðe, arabesk yavþaklýðýna karþý duran; halkýn iyiliði, güzelliði için onun deðerlerini evrensele katmaya çalýþan sanatçýlarýn sürgün yediðini, hapse atýldýðýný ve daha kötüsü yakýlarak öldürüldüðünü görürüz. Yani bizim arabeskimiz (!) evrenseli dýþlayan; ýrkçý ve ümmetçi bir anlayýþýn sonucudur. |
|
336
|
|
337
|
|
|
|
Þöyle bir düþünce talimi yapalým beraberce. Ülkede tüm kamera sisteminin, tüm güvenlik güçlerinin 24 saat devre dýþý kaldýðýný varsayalým.Veya tüm kontrol, polisiye hizmetlerin 24 saat greve gidecekleri duyurulsa, ne olur ? |
|
338
|
|
339
|
|
|
|
...Atatürk, insanlara özgürlük verdi, Ýslam ülkelerindeki gibi yasaklardan bunalýp üstlendikleri sýfata raðmen, içinde bulunduklarý duruma riya katan insanlarýn olduðu bir toplum istemedi. Býrakýn, insanlar istediði gibi yaþasýn, sonuçta onlarý deðerlendirecek olan Allah'týr, doðrusunu, yanlýþýný, hatasýný Allah bilir. Tabi ki gönül ister ki herkes hakikati seçsin. Yine de insanlar gönüllerini temiz tuttular, büyük hatalardan kaçýndýlar, ufak tefek nefsi hatalarýný da azaltmaya çalýþtýlar, daima iyilik ve insan haklarýný koruyarak yaþadýlar. Bu kadarý bile belki de o insanlarýn cennete gitmesine yetecek, bunu sadece Allah bilir.
Yine de hakikati okumak ve neyin ne demek olduðunu, nasýl düþünmemiz gerektiðinin ilmini anlayabildiðimiz kadar anlamak gerekir... |
|
340
|
|
|
|
Hiçbir hareket koymadý ana ama anlaþýlamamýþ olmak koydu. Ýnsanlarýn böylesi hassas bir konuya bu kadar kapalý olmalarý, bir takým art niyetlerle yaklaþmak istemeleri içimi acýttý.
|
|