John Reed- Dünyayý Sarsan On Gün
Okurken Sarsýlmak

Muhteþem bir kitap. Dünya tarihinde çok önemli bir dönemin doðum sancýlarýný ve doðumunu anlatýyor. Sanki yazar Ekim Devrimi´nin çok geniþ açýlý bir dijital fotoðraf makinesi ile fotoðrafýný çekmiþ ve bu fotoðrafýn her santimetrekaresini yazýya dökmüþ gibi bir his uyandýrýyor. O dönemdeki toplumun her kesiminin düþünceleri yansýtýlmýþ. Olaylarýn geliþmesi esnasýnda toplum psikolojisinin özellikleri eserin arka planýnda dikkat çekiyor. Halklarýn isterlerse her türlü gücü (Para, bilgi kirliði,..) yenebileceði duygusu kitap boyunca insaný bir an bile yalnýz býrakmýyor. Sonuç olarak Dünyayý Sarsan On Gün´ü okurken aradan bir yüzyýla yakýn zaman geçmesine raðmen yoksulluk, halklarýn ezilmesi ve kandýrýlmasý, toplumun sýnýflarý arasýndaki horgörü gibi sorunlarýn hala geçerli olmasý, paranýn gücünü elinde tutan burjuvazi ve onun yarattýðý bilgi kirliliðinin tüm hýzýyla devam etmesi okuyucuyu üzmesine raðmen o dönemde yaþananlarýn iyi bir örnek olduðu ve dünyadaki tüm canlýlar için daha iyi bir hayat amacýnýn her zaman devam edeceði ümidi de filizleniyor.

Arlette Laguiller- Benim Komunizmim


Emperyalizme Yaklaþým Evrenseldir

Emperyalizmin acýmasýzlýðýný ve açgözlülüðünü emperyalist bir ülkede doðup büyümüþ bir insanýn kaleminden okumak önceleri þaþýrtýcý oluyor. Ancak kitapta anlatýlanlar ve varýlan yargýlar ,Türkiye´de dinozor diye adlandýrýlan yazarlarýn vardýklarý yargýlarla hemen hemen bire bir örtüþüyor. Bu durum emparyalizmi ve burjuvaziyi toplumun tüm bireylerinin refaha kavuþmasýnda en büyük engel olarak görenlerde olumlu duygular oluþturuyor. Ayrýca yazarýn sözde Ermeni soykýrýmý ve Türkiye´nin AB üyeliðine önyargýsýz yaklaþýmý, tüm dünyadaki emekçi sýnýfýný kucaklamasý yýllardýr "media" mýzda izlemek zorunda býrakýldýðýmýz iki yüzlü Avrupalý siyasetçilerinin sinsi açýklamalarýndan tamamen farklý olmasý ona karþý sempati duyulmasýna neden oluyor.Dünya üzerinde halklar üzerinde oynanan oyunlarýn henüz farkýna varamamýþ olanlarýnda bu kitabý okumasý, belki onlarýn bu durumlarý dile getiren yazarlarýmýzý dinozor veya paranoyak diye adlandýrmalarýný engelleyecek, daha mutlu, müreffehve barýþ içinde yaþanýlan bir dünyanýn önünü açacaktýr.

Akira Kurosowa- Kurbaða Yaðý Satýcýsý

SAHNE ARKASI
Kitabýn ilk sayfasýný çevirdiðimde hayal kýrýklýðýna uðradým,çünkü kitabýn bir roman olduðunu düþünerek almýþtým,ama kitap bir otobiyografiydi.Sayfalarý çevirdikçe baþlangýçtaki hayal kýrýklýðým keyifli bir okumaya dönüþtü.Tamamen içten duygularla yazýlmýþ bu eseri okurken Japon Halkýnýn gelenekleri,yaþam tarzlarý hakkýnda bilgi sahibi olunabilmesinin yanýnda sinama sanatý hakkýnda da bir çok þey öðreniliyor.Sinema da herhangi bir filmi izleriz,kendi basit ölçütlerimize göre deðerlendiririz.Film bittikten sonra filmde emeði geçenlerin yazdýðý bölüm esnasýnda ýþýklar yanar ve hemen hiç kimse o isimleri okumaz.Büyük çoðunluk en fazla aktör ve aktrisleri tanýr,biraz daha az insan filmin yönetmenini tanýr,senaristleri tanýyanlar daha da azdýr.Diðerlerini bilenler sadece uzmanlardýr.Oysa filmin sinema salonuna gelmesi için geçen sürede o kadar çok insan o kadar büyük emekler harcarlarmýþ ki bu kitabý okumadan sinema dünyasýnýn içinde olmayan bir insanýn bunu anlamasý çok zor,hatta okuduktan sonra ancak tahmin edebiliyorsunuz.Bu kitabý okuyun,bu kitabý okuduktan sonra seyrettiðiniz filmleri asla eskisi gibi deðerlendirmeyeceksiniz.

Ergin Atlýhan- Hayta

Roman mý, Anlatý mý?

Okurken kitabýn dörtte üçünü bitirdiðimde bile hala yazarýn hemen her bölümde birlikte olduðu kadýnlarý ve onlarla seviþmelerini yazmasý beni rahatsýz etti. Aslýnda bu tür þeylerin yazýlmasýna da karþý deðilim, ilgisi olanlar okur, ancak yazarýn zaman zaman yaptýðý göndermelerden anlaþýlan mitoloji ve arkeoloji bilgisi ve akýcý yazým biçemi onun bu kitabý çok daha edebi bir kurgu ile kotarabileceðini ve resim dünyasýnýn yanýnda yazýn dünyasýnda da kendine yer bulabileceðinin ipuçlarýný veriyor.Ancak yazarýn samimi bir arkadaþýna anlatýr gibi hangi kadýnla nasýl birlikte olduðunu anlatmasý eserin yazýnsal deðerini düþürmüþ.