..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Tanrý insaný yarattý, insan da sanat yapýtýný. -Oscar Wilde
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Öykü > Ortamsal > Mustafa Mert




8 Aralýk 2009
Parkta Otururken  
Mustafa Mert
Pastýrma yazýnýn bugünlerinde serin ve sakin bir yer bulmuþ olmasý onu mutlu etti.Bu güzel aðacý diken ve yetiþtirenleri tanýmadýðý halde sevgiyle andý.Þöyle bir çevresine bakýndý.Karþýdaki narenciyenin duvarý soðuk soðuk yüzüne bakýyormuþ gibi geldi,ama aldýrýþ etmedi


:BBGC:
PARKTA OTURURKEN


Harun iþsizdi,biyoloji’yi bitirmiþti.Laboratuarlarda ömrünü çürütmek istemiyordu.Doða’ya açýlmak,bitkileri,aðaçlarý,hayvanlarý,kuþlarý özellikle kuþlarý gözlemek,araþtýrmalar yapmak istiyordu.Üniversite’de kalýp öðretim görevlisi olmak istemiþ,ancak bazý profesörlerle anlaþamadýðýndan kalmasý,mastýr yapmasý uygun görülmemiþti.Antalya’da yaþadýðýndan en kolay turizm sektöründe iþ bulunabildiðinden,böyle bir iþe baþlamýþtý.Ancak yaz sezonu sonu dolayýsýyla iþten çýkarýlmýþtý.
Yazdan kalma bir Kasým gününde öylesine kaldýrýmlarý arþýnlýyordu.Antalya Narenciye Araþtýrma Merkezi’nin bahçesinin arka sokaðýnda burayý çevreleyen kalýn ve yüksek duvarlarýn karþýsýnda yan yana iki büyük dut aðacýnýn etrafý çimlendirilip,birkaç deðiþik aðaç fidesi de dikilerek oluþturulmuþ bir parkta oturup,civardaki kuþlarý seyredip,dinleyerek biraz oyalanmaya karar verdi.Dut aðaçlarýndan birine sýrtý dönük ,ama onun gölgesinden faydalanýlabilen bir banka çöktü.Pastýrma yazýnýn bugünlerinde serin ve sakin bir yer bulmuþ olmasý onu mutlu etti.Bu güzel aðacý diken ve yetiþtirenleri tanýmadýðý halde sevgiyle andý.Þöyle bir çevresine bakýndý.Karþýdaki narenciyenin duvarý soðuk soðuk yüzüne bakýyormuþ gibi geldi,ama aldýrýþ etmedi.Bu parkçýktaki iki yaþlý dut aðacýndan baþka her þeyin yapay görünmesine de aldýrýþ etmedi.Yeni dikilen fidanlarda elbet bir gün büyüyecekler ve buranýn bir parçasý olacaklardý.Beþ on metre kadar uzaðýnda çimlerin üzerinde bazý yerlerde Yunda denilen Akkuyruksallayan isimli kuþ günlük beslenme faaliyetini gösteriyordu.Bu çok zarif bir kuþtur.Tüy örtüsü siyah,grinin tonlarý ve beyazdan oluþur.Gagasý bildiðimiz serçenin gagasýndan daha ince ama biraz daha uzundur.Boynunda sanki kolye gibi siyah bir bölüm vardýr.Kanatlarýnda çok az beyazla birlikte grinin tonlarý görülür,uçarken kuyruðunun iki yanýnda uzunlamasýna beyaz þeritler dikkati çeker.Gaga ucundan kuyruk sonuna kadar 17-18 cm olan bu sevimli yaratýðýn,biraz uzun olan kuyruðu nedeniyle uçuþu dalgalýdýr,ancak uçarken sýkça öter.Harun ise onun uçmasýndan çok,yerde zýplayarak deðil de hýzlý hýzlý yürüyerek sinekleri avlamasýný ,arada durup dinlenirken kuyruðunu aþaðý yukarý sallamasýný zevkle seyrediyordu.O sýrada iki tane Arapbülbülü -bazý yerlerde karakafa derler-karþýdaki duvarlarýn arkasýndaki bir limon aðacýndan yüksek sesle öterek adeta azarlayarak çimlere doðru uçmaya baþladý.Harun geçenlerde kustr.org adlý internet sitesinde okuduðu bir masalý hatýrladý.Arapbülbülü çok eski zamanlarda sapsarý renkli çok güzel öten hem göze hem kulaða hitap eden bir kuþ imiþ.Devrin padiþahý bu kuþu yakalayýp güzel bir kafese koymuþ.Bir gün padiþahýn çocuðu biraz yüksekte asýlý duran kafesteki kuþa bakmak için sandalyeye çýkýnca dengesini kaybedip düþmüþ ve ölmüþ.Bu durumu izleyen Arapbülbülü çok üzülmüþ,utanmýþ. Utancýndan tüyleri siyah ve griye dönmüþ sadece kuyruðunun altýndaki bir kýsým sarý kalmýþ.
Bu masal Harun’un çok hoþuna gitmiþti,biraz daha iþsiz kalýrsam bende kararacaðým diye düþünmüþtü.Biz yine öykümüze dönelim.Heyecanla baðýrarak gelen Arapbülbülleri yiyecek peþinde koþan Akkuyruksallayana doðru hamle yaptýlar,onu ürkütüp kaçýrdýlar.Dut aðaçlarýndan birine kondular.Dikkatle etrafý gözlüyorlardý.Bu durum Harun’un ilgisini çekti.Çünkü bu iki türün yiyecek menüsü farklýdýr.Yiyecek yüzünden çatýþmalarý pek olasý deðildi.Karakafalar genelde yerde beslenmezler,aðaçlarýn bitkilerin meyvelerini yerlerdi.Yundalarda sürekli yerde besin arardý.Yani paylaþtýklarý doða pastasýnýn parçalarý ayrý ayrý idi.Harun bunlarý düþünürken Akkuyruksallayan yine önündeki çimlere gelmiþ,yiyecek peþinde koþturuyordu.Onu fark eden Arapbülbülleri baðýrarak üstüne doðru uçtular ve uzaklaþtýrmaya çalýþtýlar.Yunda çimlerden uzaklaþýp,yandaki apartman bahçesinin tel çitlerinin üstüne kondu.Kuyruðunu bir iki kere þöyle aþaðý-yukarý salladý.Karakafalar ise dut aðacýna geri döndüler.Yunda bu defa çimlerin en kenarýna geldi.Hem çekiniyordu,hem de mutlaka orada bir þeyler yemek istiyordu.Ýlk anda Karakafalardan tepki almayýnca cesaretlenerek yavaþ yavaþ kenardan ortalara doðru yürümeye baþladý.Ama orada uzun süreli kalamadý.Arapbülbülleri tekrar onun üstüne doðru uçtular, o yine çite doðru kaçarak oraya kondu.Karakafalarda dut aðacýna döndü.Bu durum hemen ayný þekilde üç dört kez tekrar etti,ama en sonunda Akkuyruksallayan pes etti ve daha uzaklara uçtu.Çivit çivit çivit.

Harun tüm olanlarý keyifle seyretmiþti.Acaba baþka kuþlar arasýnda yeni güç kavgalarý görür müyüm diye bakýnmaya devam etti.Kuþ seslerini dinledi,Narenciye bahçesinin ötesinde yüksek aðaçlarýn tepesinde baðýrýp duran Leþ Kargalarýný izledi.Biraz da bir þeyler okuyayým diye düþünerek,çantasýndan kitabýný çýkardý,okumaya baþladý.Üç beþ dakika okumuþtu ki gülüþen çocuk sesleri duydu.Bunlar 12-13 yaþlarýnda çöplerden plastik,metal,kaðýt toplayan çocuklardý.Büyük bir el arabasýný çekiyorlardý.Köþedeki iri çöp tenekesinin baþýndaydýlar.Gece gündüz gezip çöplerin içinde geri dönüþebilir atýklarý arayýp,toplayan insanlarý düþündü.Bunlarýn üstü baþý pis olduklarýndan mýdýr nedendir,kimse iyi gözle bakmazdý onlara.Oysa yýllardýr ülkemizde belediyelerin yapamadýklarýný onlar yapar,kaðýt,metal,plastikleri toplarlar,çevre korumaya bir nebze katký saðlarlardý.Ama durun bir dakika çöpün baþýndaki çocuklar çöpten bir þey almadýlar,aksine arabalarýndan bir þeyler çýkarýp çöpe koydular.Harun kitabýný da okumak istediðinden göz ucuyla onlara bakýyordu, ne koydular acaba oraya.Çocuklar uzaklaþtý.Harun gidip bakmak istiyordu,ama öte yandan bana ne diye düþünüyordu.Baksam mý? Bakmasam mý? Diye ikirciklikli otururken,deri ceketli,býyýklý iri yarý bir adam motorla gelip,çöp tenekesinin yanýnda durdu.Þöyle bir etrafa bakýndý.Beriki kitabýný okuyormuþ gibi yapýyordu.Motorlu çöpten bir þeyler aldý,sýrt çantasýna koydu.Sonra Harun’u kendisine bakarken yakaladý.Ona dik dik baktý.Bizim ki kitabýný kapadý,ayaða kalktý,motorluya sýrtýný dönüp hýzlý adýmlarla oradan uzaklaþtý.Öteki de üstelemedi,gaza basýp yoluna devam etti.





Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.


Yazarýn öykü ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Plajda Bir Gün
Motorsiklet Çilesi
Ablak Yüzlü
Deniz Sevdasý
Üçkapýlar'da Çay Ýçmek
Mektup
Ýddia
Yere Düþen Tek Terlik
Çevre Koruma ve Biz Türkler
Saf Gerçek

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Erol Toy Ýmparator Üzerine [Deneme]
Toprak Acýkýnca - Erol Toy Üzerine [Deneme]
Kemal Tahir'e Mapusaneden Mektuplar Üzerine [Deneme]
Zulümname Üzerine [Deneme]
Okuduðum Kitaplardan Ýzlenimler - 2 [Deneme]
Darwin ve Beagle Serüveni Üzerine [Deneme]
Tutunamayanlar Üzerine [Deneme]
Günlük Koþuþturmaca da Edebiyat [Deneme]
Okuduðum Kitaplardan Ýzlenimler [Deneme]
Kývýlcým [Deneme]


Mustafa Mert kimdir?

Antalya'da doðup,büyüdüm. Çocukluðum ve gençliðim futbol topunun peþinde koþmakla geçti. 26 Yaþýndayken son oynadýðým futbol takýmýnýn kaptaný,baþkaný ve sponsoru olan kiþiyle tartýþtýktan sonra futbolu kesin olarak býraktým. Jose Mauro De Vasconcelos'un Güneþi uyandýralým ve Þeker Portakalý,Gabriel Garcia Marquez'in Yüzyýllýk Yalnýzlýk,Paulo Coelho'nun Simyacý kitaplarý gibi o dönemin çok satanlarý ile birlikte Dostoyevski'nin Suç ve Ceza'sýný da okuyunca edebiyet'a ilgim bir tutku haline geldi. Çetin altan'ýn yazdýðý ilk öykü kitabýný okuyana kadar,kendimi sadece tutkulu bir okuyucu olarak görüyor,yazarlýða yeteneðim olmadýðýný düþünüyordum. Çetin Altan'ýn ilk yazdýklarý ile bugün yazdýklarý arasýndaki fark bende yazarlýðýn geliþtirilebileceði duygusunu uyandýrdý. Ancak evli ve çocuklu olduðumdan eve ekmek gitmeliydi. Bu nedenle sadece yazarak geçinmeye çalýþmayý deneyecek cesaretim olmadý. Hem çalýþýp,hem de fýrsat buldukça yazýyorum.

Etkilendiði Yazarlar:
Vedat Türkali,Orhan Kemal,Yaþar Kemal,Jose Mauro De Vasconcelos,Emile Zola,Sait Faik Abasýyanýk,Orhan Veli Kanýk,Nazým Hikmet,Ümit Zileli,Erol Manisalý,Tahsin Yücel


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Mustafa Mert, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.