Yengem
Bugünün çocukları yarının büyükleri olacağına göre onlara anılarımızı öyküleştirmenin gereğine inanarak ...!!!
"“Edebiyat, insanın ayağa kalkıp ‘Yine de ölmek varmış!’ dediği tek dans pistidir.” – Umberto Eco"
"“Edebiyat, insanın ayağa kalkıp ‘Yine de ölmek varmış!’ dediği tek dans pistidir.” – Umberto Eco"
Bugünün çocukları yarının büyükleri olacağına göre onlara anılarımızı öyküleştirmenin gereğine inanarak ...!!!
Yıl 1981: 12 Eylül’ün ortalığı tozu dumana kattığı; bir çok devlet memurunun asılsız ispiyonlarla sağa sola savrulduğu acılı günler. Sisli bir Kasım günü hiç beklemediğim kararı duyunca, ister istemez sarsıldım, hıncım bir an öfkeye döndü.
Her gün umut umut diye bir yudum özgürlük uğruna.... Mum ile aranan sonsuz barıştır...
Garip bir öykü... - Saat yedi buçuk. Yalnız bir-iki uçak var Ankara-Esenboğa havalimanın pistinde, içeride camdan dışarı bakan insanlar...
İlk şiddetle tanışmam ilkokul dördüncü sınıfa rastladı. Akşam olmuş, yamak yenmiş, o tatlı aile sohbetleri başlamıştı. Televizyon gibi bir oyunbozan olmadığından...
Tabiki son değil,mazoşizan bir kişinin son yarası olamaz. ki...
Aziz nesin'in toros canavarını okuyanlar bilir. Adamı zorla 'canavar' yaparlar, kişiler değil sadece olaylarda... Duygu yıkımları yaşanan bir anı...
Güzel anılar... Ankara’yı Antalya’ya bağlayan – şimdilik bağlayamayan – karayolunun bilmem kaçıncı kilometresi; saat gecenin üçü; iki gidiş, iki geliş olmak üzere dört sıra konvoy...
Her doğum sevindirir insanı, bir o kadar da umuttur aslında.Ama eksikse birşeyler iç sesin bağırıyorsa delice,sen bastırdıklarını döküyorsan dışarı ,karışmıştır doğum sancısıyla yürek acısı birbirine.
Cayımı yudumlarken esliginde de sıgara dumanım cabası... Karsımda küme küme oturmuş, tek oturmuş kafası dumanlı beyinler, ilaclı vücutlar.... Neydı kı insanları bu hale getiren? Neydi beni onların icine atan....? Hayretle baktıgım bu ınsanları merak edıyo
Radyoda eskilerden bir şarkı, neden bilmem hep sen geliyorsun aklıma bu ezgileri duyunca.
Bu Yazi, Öykü Yazmayi İsteyen Amatör Bi̇r Ruh Tarafindan Yazilmiştir, Tüm Eleşti̇ri̇ Ve Öneri̇lere Açiktir.
Dostluğu ve sevgiyi ben bu ocakta öğrendim. Bu bana bir lütuftu.
Yaramaz mıydım bilmiyorum ama çok mızmızdım. Annemse beni hayatın gerçeklerine alıştırmaya çalışmaktan artık bitap düşmüştü. Ama yılmadı önce herşeyin olumsuzunu düşünerek, heyecanla ve umu
Denize olan tutkumu hep ifade etmeye çalıştım kelimelerle, ilk kez bu kadar keyiflisi çıktı ortaya, paylaşmalıyım dedim, hemen,ŞİMDİ!
Anneler, ablalar kapı önlerinde yemek hazırlığı telaşında. İçinde sebzelerle dolu plastik leğeni, bıçağı alan kendini serin yere atmış, harıl harıl hem konuşup hem sebze ayıklıyor.
Sarmaşık olup sardı sevgin içimi, zehrin içime aktı. Bu ilk aldatılışımdı. Ve olsa olsa bu son aşkımdı…
Sarmaladı yüreğiyle sımsıkıca kuzusunu, evladım, maralım..diye inledi anacık.