Bir dost nedir? Öteki ben. -Zenon |
|
||||||||||
|
Ýstanbul’u, ilk Beþiktaþ ile tanýdým. 2 yýla yakýn Akaretler de yaþadým. Ýlk senem þehri gezme, tanýma ve alýþmayla geçmiþti. Ýkinci senem de ise artýk bu þehri sevmiþ hatta birçok þair gibi ben de güzelliðine aþýk olmuþtum. Sanýyorum bu þehirle aramda kopamayan büyülü bir bað var… Beþiktaþ’tan, iþ için Küçükcekmece’ye taþýnýnca hastalanmýþtým… Küçükcekme’nin hemen her semtinde oturdum. En uzun oturduðum semti Cennet mahallesiydi. Daha sonra da Beylikdüzü’ne taþýndým… O gün mahallemden ayrýlýrken bezgindim, umarsýzdým. Öylesine alýþmýþtým ki mahalleye, Bakýrköy’de çalýþtýðým zamanlarda taksi ile dönmek zorunda olduðum gecelerde taksi þoförüne; “Cennet Mahallesi istikametine doðru gidelim” demiþliðim çok olmuþtur. Sanýyorum ister kentten ister sevdiðimiz birinden veya mekandan uzaklaþma, ayrýlma hissi benim için hüzünden baþka bir þey deðil! Bilmiyorum okudunuz mu, hani Anton Pavloviç Çehov’un uzun ve muhteþem öykülerinden biri olan “Küçük Köpekli Kadýn” eserinde sýradan bir yaz çapkýnýyla büyük bürokrat eþi mutsuz bir kadýnýn yasak aþklarý anlatýlýr. Sýradan çapkýnýn birdenbire aþký anladýðý bu öyküde, küçük köpekli kadýn þöyle bir þey söyler… -Bu arada önce yazýn sona erdiðini söylemeliyim. Yaz sona ermiþ, küçük köpekli kadýn baþkente, o soðuk, hissiz dünyaya dönmek zorunda kalmýþtýr.- Der ki: “Ýnsan ayrýlýrken niçin yýkýlýr, niçin kendinden kaçmak ister; insan ayrýlýrken valizine týkýþtýrýp da þimdiye kadar hiç takmadýðý bir eþarp bulur birden, boynuna sarar… Ah, insan ayrýlýrken kendi gibi deðildir!” Ýnsan gerçekten de ayrýlýrken kendi gibi deðildir… Aslýnda insanlarýn böyle düþünmesinin sebebini Kemal Sayar hoca güzel izah etmiþ: “Kaybedebileceðin bir þeye baðlandýðýnda, incinmeyi göze alýrsýn. Sevmek incinmeyi göze almaktýr.” der. Beri taraftan üstad Cemil Meriç olayý bir adým daha ileri götürerek: “Rüsvalýðý göze almayan sevmemeli” der… Yani “sevmek” ve “sevilmek” üstüne bir de “aþk” hissi gerçekten dünyanýn en duru, en saf ve en muhteþem duygusudur.. Bu duygularýn yerini hiçbir meta ile dolduramazsýnýz. Yukarýdaki baðlamdan belki kopuk bir þey olacak ama bendeniz çocukluðumdan beri seyrettiðim filmleri bile iki guruba ayýrýp seyreden bir yaratýðým.. Bunlarý “Sonu mutlu biten filmler” ve “Sonu mutsuz biten filmler” diye ayýrmýþýmdýr… Sevenlerin sevdiklerinden, sevdiði yerlerden ayrýlmasý film bile olsa beni de mutsuz ve huzursuz ediyor… Sanýyorum benim gibi insanlar için “ayrýlýk” ölmekten beter bir duygu… Epey ileri yaþta gittiðim askerlik bile çok sýkýntýlý, kaygýlý ve erinçsiz günler býrakmýþ olsa da tezkereyi elime aldýðým o gün her þeyin anlamý birdenbire deðiþmiþti. Ýlk Kütahya, sonra Kastamonu’dan ayrýlmak, gurbet duygusuyla eþanlamlý olup çýkmýþtý. Hatta Kastamonu’dan ayrýldýðým gün geceydi. Ýstanbul’a giden en son otobüse binmiþtim. Topu topuna iki tane can dostuma sarýlmýþ, helalleþmiþ ve vedalaþarak gözlerim yaþlý yola çýkmýþtým… Sanýyorum hayatlarýmýzda ani ayrýlýklar hep olacak. Hayalini rüyasýnda görse kendini þanslý sayan, gülüþüne canýný verecek fedai aþýk da olsanýz hiç fark etmiyor… Her ne ise, hazýr güz mevsimindeyken hepinize bir “güz þiiri” ýsmarlayayým istemiþtim aslýnda… Buyurun… Güz Yapraklarý “esti sonbahar rüzgârý, aldý götürdü seni, soðuk yataklara, ve… ebedî uykuya daldý gözlerin dayanamadý hasretine sarardý, soldu yapraklar aðladý, çok aðladý aðaçlar sýkýntýlý bulutlar çöktü, acýlý yüreklere. yaþlar sel oldu, taþtý gönülden huysuz dalgalar, mateminle duruldu aðladý, çok aðladý denizler…. uykusuz kaldý, yorgun geceler sildi bad-ý saba, aðaran günün yaþlarýný aðladý çok aðladý geceler….. matemlere büründü sonbahar, çocuklar gibi doldu gözleri gidiþin hançerledi yüreðini gülmeyi unuttu çeþm-i giryanlar aðladý, çok aðladý bulutlar….” aðlatmayan ayrýlýklar yaþamanýz dileklerimle… Kalýn saðlýcakla…
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Yûþa Irmak, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |