ÝNSAN DÜRÜSTLÜK VE ÝKÝYÜZLÜLÜK

Ýnsanýn en güzel ütopyalarýndan dürüstlük, öleli çok oldu. Ýkiyüzlülük ise o günden bu zamana kadar insanlýðý tamamen esir alýp, birbirine yabancýlaþtýrmaya devam ediyor. Dürüstlülük sadece bazý felsefecilerin düþünceleriyle birlikte, istisna hümanist insanlarýn davranýþ ve yaþamlarý sayesinde ütopyamýzda yaþamýþtý.

Ýkiyüzlülüðün yüksek dererce de etkinlik saðlamasýnýn asýl sebebi, insan topluluklarýnýn hep doðru ve bilimsel eðitimden kaçmasý oldu. Bunu da tetikleyen en büyü güç, insanýn geliþkin biyolojik güdüleriyle obur varlýk þeklinde düþünüyor olmasýdýr. Ýnsanileþme ise her zaman gereksiz bir çaba ve duygu olarak görülmeye devam etti.

Evrende sürekli büyük farklýlýklarý yaratan insan ve doða üzerinde ne kadar çalýþýlýrsa çalýþýlsýn, gizemlerle dolu özelliklerinin sonucuna varmak mümkün deðil. Bir özellik sonuçlansa yerine baþka birinin çýkmasý, bilimselliliði sürekli kýlan en büyük doða gücüdür.

Ýnsanda aklýný kullamaya baþladýðý tarihten bu güne kadar, kendisiyle ilgili iyi ve kötü (Ahlak ve Ahlaksýzlýk-Dürüstlük ve Ýkiyüzlülük) yönünü keþfetmiþ görünse de ikiyüzlülüðe daha çok sahiplendiði görülüyor. Bunu tarihler boyunca türlü yalanlara dayanýlarak yapýlan savaþ ve çatýþlardan anlýyoruz.

Ýnsan yaþamý ve kaderini belirleyen savaþlarýn her þeyin önüne geçmesi, insanlýðý sorgulatmaya devam ediyor. Gerek tarihsel olarak gerekse felsefi açýdan bakýldýðýnda, insan daha çok fiziksel biyolojik egosunu geliþtirip erdemli yönünü hep zayýf býrakmýþtýr.

Kýsaca bu belirlemeden yola çýkarak “Dürüstlük ve Ýkiyüzlülüðü” biraz daha öznel yapýsýyla açýklamaya çalýþýrsak þu gerçeklerle karþýlaþmaktayýz.

Sýradan her insan dürüstlükten ve dürüst olduðundan bahseder ancak, dürüstlüðün hangi kriterlere göre yerine getirileceði çokta umurunda deðildir. Ayný þekilde her koþulda ikiyüzlülüðe karþý olduðunu söylese de bunu sürekli yaþatmasý, insanýn bilinç ve düþüncede sýnýfta kaldýðýný gösteriyor.

Ýnsanýn yalnýzca biyolojik olarak geliþmesi demek, dinazor misali her þeye sahip olmak ve hepsi benim olsun þeklinde davranmasý yarý eðitilmiþ hayvanlar demektir. Ki hayvanlara belki de haksýzlýk ediyoruz, birçok hayvan doyduktan sonra fazlasýna tenazur dahi etmemekte.

Hümanist bilinç ve dürüstlük düþüncesini üst aþamalara taþýyamayan insanda, ters giden büyük bir anormalliðin varlýðý söz konusudur. Bu konuya basit bir örnek vererek açýklamaya çalýþýrsak.

Dünyada en deðerli madenin altýn olduðu kabulüyle, altýnýn her alanda iþe yaramasý için içerisine bakýr ve gümüþle alaþým yapýlarak daha kullanýþlý ve de gösteriþli konuma getirildiðini herkes bilir. Ýþte insanda altýn gibi üstün nitelikler taþýdýðý halde, doðru ve gerçeklerle harmanlanmadýðý için, ikiyüzlülük tüm bedenini sarmýþ durumda.

Ýnsanýn, insanlýk yolunda erdemli yaþayabilmesi, bilimsel ve tarafsýz düþünerek saðlam bir kültürle yoðrulmasý gerekir. Bu yapýlmadýðý sürece insanýn sahtekâr, yalancý ve ikiyüzlü olduðundan þüphe yer yok.

Çünkü insan biyolojik doðasý gereði, doðru ve gerçek eðitime tabi tutulmadýðý sürece her zaman egoist içgüdüleri etkin ve belirleyici olmakta. Bu da ikiyüzlülüðü tetikleyen en büyük etkendir.

Ýnsan eðitilirken her nokta ve konuya özenle dikkat edilmesi gerekiyor. Bazý nokta ve konular dikkate alýnmayýp önemsenmediði zaman, insan kolayca içgüdüsüne göre hareket edip, hýzlý bir þekilde ikiyüzlüleþen tek canlý türdür.

Bu yapýya en açýk örnekse, istisna hayvanlarýn dýþýnda diðer tüm canlýlarýn güdüleri ilk doðduðu seviyede kalýr. Ýnsanda ise böyle deðildir, egoist içgüdüsü sürekli kendiliðinden geliþirken, bilinç ve düþünce yapýsý doðru bilgilerle doldurulmadýðý sürece, ego insaný tamamen esir alýp yarý insansý þekle sokmaktadýr.

Bu yüzden insandaki ikiyüzlü karakterin her zaman etkin ve üstünlük saðlayacaðýnýn bilincinde olup düzenli, doðru ve geçek bilimsel eðitimden asla ödün verilmemeli. Ýþte o zaman dürüstlüðe doðru yol alýnabilir.

Dürüstlük; gerçek insan olmayý gerektiren bilimsellik ve büyük bir erdemlilik ister. Bunun kriterleriyse hem bireysel hem de toplumsal açýdan çaba, sabýr, emek, kararlýlýk, akýl, zeka ve iyi bir eðitime sahip olmakla mümkün.

Erdemliliðin birinci þartý, doðru ve gerçek bilgilerle kendisini doldurup kültürlü entelektüel özelliðe sahip olmaktýr. Ýkinci kriterse, insanýn çok basit ve az þeylerle en güzel þekilde yaþayýp mutlu olabileceðini bilip bunu kavrayabilmesine baðlýdýr.

Bireysel açýdan ikiyüzlülüðü bu kýsa formülle önlemek mümkün görünse de, çoðu toplum ve devletlerin çýkardýðý engeller ne hazindi ki, dürüstlüðün hep hayalde yaþanmasýna sebep olmakta. Türkiye gibi paternalist ukala ülkeler, burnundan kýl aldýrmayan mantýkla dürüstlüðü çoktan öldüren bir sicile sahiptir.

Devletler; insanlarýn ortak aklý olduðuna göre toplumlarýn zeka, duygu ve düþünce yapýlarý devletin nasýl þekilleneceðini belirleyen temel etkendir. Bireylerin ukalalýklarý doðrudan devlet yönetimlerine yansýdýðý sürece, dürüstlük hep ütopya kalýrken, ikiyüzlülük baþýný alýp gidiyor.

Doðru ve demokratik yönetime geçen devlet ve toplumlarda en azýndan dürüstlüðün kýrýntýsýna rastlanýrken, demokrasiden alerji olan ya da demokrasiyi kendi hayvani duygularýna göre düþünen toplum ve devletler, dürüstlüðü bilinçli olarak öldürülüp ikiyüzlülük her þeye hakim kýlýnmakta.

Bunu kanýtlayan örneklerse, iktidar olanaklarýný eline geçiren çoðu güçler, birilerini dýþlayýp bencillik ve ikiyüzlülüðü meþrulaþtýrýrken, bireylerin dürüst olacaðýný beklemek insan onuruyla oynamaktýr.

Çünkü bireylerin maddi manevi gücü devlerler karþýsýnda sýnýrlýdýr. En büyük belirleyici güç devlet olduðuna göre, devlet yönetimi erdemli olmadan bireylerin dürüst olmasý asla beklenemez.

Üst Ýnsan düþüncesinden uzak devletler dürüstlüðün zor, maþakatli, bilimsel metotlar gerektirdiðini bildikleri için, kültür ve yetenek gerektirmeyen içgüdüsel egoyla yaþamak iþlerine daha kolay gelmektedir.

Ve böylece bir taþla iki kuþ vurma örneðinde olduðu gibi, devlet önce insanlarýn düþünüp tartýþmasýný önlerken diðer taraftan ikiyüzlülüðe resmiyet kazandýrmasý, düþüncesinin en saðlam kanýt niteliðini taþýmakta. Ünlü Filozof Friedrich Nietzsche boþuna dememiþti “Tanrý öldü”. Günümüzdeyse hem insanlýk öldü hem de dürüstlük. Herkesin gözü aydýn.


Cemal Zöngür