Kelebek
Tutunmaktı niyetimiz, yaşamın bir ucuna. Kendi seçimlerimiz değildi yaşamlarımız. Bir beden vardı ve o bedene uygun giysiler ama biz giyinik doğmuştuk. Bedenimizi çıplak göremedik. .
"Kelimelerin gücüyle dünyaları değiştirin."
"Kelimelerin gücüyle dünyaları değiştirin."
Tutunmaktı niyetimiz, yaşamın bir ucuna. Kendi seçimlerimiz değildi yaşamlarımız. Bir beden vardı ve o bedene uygun giysiler ama biz giyinik doğmuştuk. Bedenimizi çıplak göremedik. .
Karşılaşmaları yağmurlu bir ilkbahar günüydü. Giray pencerenin önünde oturmuş yağan yağmuru seyrediyordu. Evlerinin önünden geçen yol işlekti. Acı bir fren sesinden sonra yuvarlanan bir aracın sesine fırlayarak hızla evden çıkmıştı.
YZ
-kar, yağmur, sis, soğuk ve ölüm...-
Soğuk bir gülüşü andırıyor sabah. Bâd-ı Sâba esiyor gözlerimizden içeri. Herşeyin durduğu bir anda yağmurla başlayan sohbet derinlemesine açılıyordu ruhumuza...
Mehmet Rauf
Anlatılmamış masalların kayıp kahramanlarını ararken çıkmıştı karşıma, /
O da bir zamanlar bebekti; bir yeri incindiğinde anası, babası iç yangınıyla kucaklayıverirdi... İlk gençliğinde kendisini aynalara güzel göstermeye çalışmış, kızların peşinden bu yokuşlarda ıslana ıslana koşuşturmuştu...
Bir trende olmak, nereye gittiğini bilmeden.
Trendeki yolculara masal anlatsa / Nasıl olur meselâ
Sahneye çıkmadan önce yaşanılanlanlar, bekleyiş...
Düzen ve güvendir tek ürkütücü olan.Kaybedeceklerini düşünmektir insanı derin bir yeisin koynuna sürükleyen.
değiştirlmek üzere hazırlanmaktadır...
Sokak lambasının altında bir çingene gül satıyordu, yağmurdu, pusluydu ve yaslıydı, karalar bağlamıştı sanki hava,
titriyordum, soğuktu ve adın gözlerimi dağlamıştı, çingenenin yanına yaklaştım, sepete baktım,
kusura bakma dedim sevdiğimi arıyorum, gül
Sabahattin Ali