"Edebiyatın acımasız kuralıdır: Okur, yazarın ölüsüyle dans etmekten daha çok zevk alır." – Edgar Allan Poe"

Öykü > Anı

olumsuz

Gurur

O mel’un günün üzerinden tamı tamına iki yıl geçti. İki yıl önce bugün; balta ile kolumu kesip, Kasap Mehmet’in yüzüne fırlatmıştım...

üzgün

Beş Yüz Liralık Bir İş

Tunali Hilmi Caddesi’ne gidecektim. Yürümeyi gözüm kesmedi. Balgat’dan ilk gelen otobüse bindim. Otobüste hemen bir koltuğa iliştim.

olumsuz

Kaçan Tren

Bekle deseydim bekleyecekmiydin sanki?
Bekle demedinki bekleyeyim seni.
Beklemeyeceğini bile bile neden bekle diyeyim ki sana?
Nerden biliyorsun ki beklemeyeceğimi?
Ne zaman bekle dediğim de bekledinki?

nostaljik

Kırmızılı Ev

İlkokul iki veya üçüncü sınıftaydım. Okumayı öğrenmiştim. İlk heveslerimden biri, her çocuk gibi resimli kovboy kitapları okumaktı.

nostaljik

Korkuyorum Lan, Başka Bişey Yapamaz Mıyız?

Nenemle Ursula K. Le Guin arasındaki tek farkın, onun gibi bir fantastik köy hikayeleri müellifinin ölüm döşeğinde -muhtemelen yine bir şeyler anlatırken- birdenbire çenesinin kilitlenip, tavana asılı kalan gözleriyle birlikte, dört yıl önce ölmüş olmasıydı ve bu durum bir hayli acıydı.

karışık

İki Ruh'un Güncesi - İlk Sayfa

İçimde iki tane ruh yaşıyor. Biri delinin teki: Herkes diyebilir ben deliyim diye. Ama onu tanıyanlar bir daha bu kelimeyi kullanmaktan kaçınabilir. Ve diğer ruh, ben ona Yürek demekle yetiniyorum. Bir yürekten öte o da bir ruh, ama tarzı dolayısı ile bu lakabı taktım ona.

olumsuz

Mahkemede Bir Gün

Saat 10.40,adımlarımı hızlandırıyorum. Gerçi duruşma saat 11.10 da,olsun erken gitmekte fayda var.Sanki heyecanlanıyor gibiyim,kendimi yokluyorum hayır heyecan falan yok.Bu halimi çok seviyorum.

nostaljik

Yoksulun Gönlü Zengin

Bir poyraz eser ki el ayak şişer, bir kar yağar ki diz boyu.Evimiz aşağı mahallede. İçi yırtık, yıpranmış kitaplarla dolu, örgü çantalarımız omuzumuzda, ayaklarımızda soğukkuyular okula gideriz.

üzgün

Tavşanlar ve Bir Ayrılık

Daha tavşanları görür görmez anlamam gerekirdi bir şeylerin ters gittiğini. İç paralayıcı bir şeyler vardı nedense hallerinde. Hayatlarından memnun görünseler de… bir bırakılmışlık içindeydiler sanki.

üzgün

Bundan 12 Sene Öncesi...

Mutsuz çocukluklar romancılar yaratır der büyük usta Lessing... Bu da bir gün yazmak istediğim romanın ufak bir parçası olsun istedim.

üzgün

Emir Allah'ın

Duydu mu Ceylan? Duymadı belli ki, duyduysa bile bunu belli edecek bir damlacık mecali kalmamış. Araba yolun kıvrımından dönüp te kayboluncaya kadar saçları sulara salınmış bir söğüt dalı gibi olduğu yerde kalakalıyor. Kulaklarındaki ses sürekli kendini yenileyerek halka halka bütün yeryüzünü kuşatıyor sanki Emir Allahın.

KİTAP İZLERİ

Barbarın Kahkahası

Sema Kaygusuz

Barbarın Kahkahası: Bir Toplumun Tatil Maketi Bir yaz tatilinden beklentimiz nedir? Güneş, deniz ve belki biraz da huzur. Oysa Sema Kaygusuz'un 2016 Yunus Nadi Roman
İncelemeyi Oku
Başa Dön