..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Hiçbir þey yaþam kadar tatlý deðildir. -Euripides
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Öykü > Yeraltý > Þenol Durmuþ




23 Mart 2010
Karanlýk Sokaklar 2  
Þenol Durmuþ
Hala yüzüme bakýyordu.Elindeki þarap þiþesini aðzýna dikti, bir kaç yudum çekti, suratýný ekþittikten sonra, yere önüme tükürdü.Þarabýn artýklarý býyýðýndan, sakallarýndan süzülüyordu.Yanýnda ki kýsa boylu olaný ise daha da beter bir adamdý, bu kez o çýkýþtý.


:AEEF:
"Bak" dedim, "Beni yanlýþ anlýyorsun, sadece sordum, neden ters cevap veriyorsun?"

Hala yüzüme bakýyordu. Elindeki þarap þiþesini aðzýna dikti, bir kaç yudum çekti, suratýný ekþittikten sonra, yere önüme tükürdü. Þarabýn artýklarý býyýðýndan, sakallarýndan süzülüyordu. Yanýndaki kýsa boylu olaný ise daha da beter bir adamdý, bu kez o çýkýþtý.

"Fazla traþ etme lan, Sami abin ne diyorsa o'dur. Hadi ilerle buradan, bizim canýmýzý sýkma."

Þaþýrdým. Sadece birisini sormuþtum, "onu gördünüz mü?" .

Ama aþýrý sarhoþ olduklarýný da anlamýþtým. Semtimizin en berduþ psikopatlarýndan ikisiydi. Sami ve Mehmet...Semt ahalisi, hemen herkes bu ikiliden ve arkadaþlarýndan korkar, çekinirdi. Benim gibi yeni yetmeler ise, bunlara özenirdik. On sekiz yaþ heyecanýmla, tecrübesizliðimle cevap vermekte zorlanýyordum. Ürkmüþtüm. Zayýf, çelimsiz vücuduma küçümseyerek baktýklarýný hissediyordum.

"Ama Sami abi"

"Kes lan hadi ilerle, bizim canýmýzý sýkma."

"Tamam abi gidiyorum." dedim.

"Gideceksin tabi lan, siktir git hala ne duruyorsun.."

Çaresizce yürüdüðümde hala seslerini duyuyordum.

"Seni bir daha burada görmeyelim lan"

"Akýllý ol aslaným"

Yürürken ayaklarým titriyordu. Sinir, endiþe, korku, gerginlik içerisinde diþlerimi sýkýyordum. Bu adamlar semtimize hakimdi. Belaydý bunlar. Meyhaneler, kahvehaneler bunlarýn alanýydý. Bizler ise karanlýk sokaklarda dolaþan yeni yetmeler, daha yeni yeni bunlarýn arazisine giriyorduk. Yürürken kendimden nefret etmiþtim. Neden selam vermiþtim, neden boþ yere birisini sormuþtum. Özentiydi beni bu duruma düþüren.Kendime küfür ettim. Ama bunun hesabýný bir gün soracaktým.

Bilmedikleri bir þey vardý. Ya da göremedikleri.Bizi iyi tanýmýyorldu bu adamlar. Bir kaç gün, geçmesine raðmen hala olayýn etkisinden kurtulamamýþtým.Geceleri dahi gözlerimi kapattýðým da bu sahne yeniden oynuyordu.Sayýlý günleri vardý Saminin.Çok geçmeden o günde geldi. Arkadaþým Tayfun ile karþýlaþtýðýmda elini sallayarak yanýma gelmiþti. Elinde bir miktar para vardý.

"Parayý buldum lan, haydi gidelim içmeye" dedi gülerek.

Parasýzlýktan yaklaþýk bir haftadýr içki içememiþtik.

"Nereyi soydun?" diye sordum.

"Boþ ver" dedi "Haydi içelim."

Gaziosmanpaþa meydanýnda bir meyhaneye girdik. Votka söyledik. Kola, votka, meyve, hit içkimiz ve mezemizdi. Kanýmýza yayýlan alkol, vahþi duygularýmýzý harekete geçirmeye baþlamýþtý bile. Gülüyorduk, fazlasýyla gülüyorduk. Diðer masalardan bizi izleyenler vardý. Zaman su gibi geçiyordu. Ýçkimiz bitmiþti. Artýk gülmüyorduk. Tayfun ile göz göze geldik. Ona bakýyordum, teklif ondan gelse daha iyi olurdu. Saygýsýzlýk yapmak istemedim, ödeyeceði hesabýn hatýrý vardý.Ýçimizdeki isyanýn faturasýný birileri ödeyecekti.Her zaman olduðu gibi;

"Bugün hareket yapalým mý?" diye sordu.

"Evet" dedim "Zaten bu teklifi bekliyordum. Gülümsedi..

"Kafama taktýðým bir kaç kiþi var, Ýdrisi biliyorsun, bir de Kadir ile Suat var. Geçenlerde okey masasýnda bana yanlýþ yaptýlar. Onlarý indirelim mi?" diye sordu.

Tanýyordum onlarý.Baþka bir zaman olsaydý farketmezdi.Tanýdýk olup olmamalarý hiçte önemli deðildi. Fakat benim önceliðim vardý. Cevap alamayýnca tekrar sordu:

"Hayrola ne oldu?"

"Tayfun onlarý baþka bir zaman hallederiz, geçen gün Sami ile Mehmet içki içerken onlara selam vermiþtim. Metin'i sormuþtum fakat bana ters cevap verdiler. Metin ile Sami galiba daha önceden kavga etmiþ, benim de haberim yoktu. Metin'i sorunca uyuz olmuþlar demek ki, bana diklendiler."

Tayfun'un yüz ifadesi asýktý. Korktuðunu hissetmiþtim, tereddüt etti.

"Bak bunlar biraz sakat oðlum, baþýmýz belaya girer."

Öfkeyle ayaða kalktým,

"Korktun mu lan, sen gelme ben hallederim." dedim.

Tayfun bozuldu. Korkaklýkla itham etmem zoruna gitmiþti. Belki de korkmakta haklýydý. Aslýnda ben de biraz tedirgindim. Bu adamlar yetmiþli yýllarýn serseri takýmýydý. Birçoðunun yaþ ortalamasý kýrk civarý sayýlýrdý. Çýkardýklarý olaylar, kavgalar hala meyhanelerde, kahvehanelerde anlatýlýrdý. Biz gençler ise bunlarla samimi olmak için, arkadaþlýk yapmak için çýrpýnýrdýk. Bazen bizlerden bir kaç kiþiyi yanlarýna aldýklarý olurdu. Tabii ki ihtiyaçlarý için olurdu bu.

Gençleri bakkala içki, sigara aldýrmak için gönderirlerdi. Adeta ayakçý olarak kullanýrdý bu eskiler.

"Git koçum þuradan on tane bira al gel bakayým. Manava da uðra, kalan parayla domates, biber al. Hadi aslaným.." derlerdi.

Muhabbetlerini büyük bir hevesle dinlerdik. Onlar da eski kabadayýlarý anlatýrdý. Onlarýn da özendiði hocalarý vardý. Ayý Sabri, Tophaneli Eþref, Arnavut Niyazi, Balatlý Kemal gibi isimlerin icraatlerini ballandýrarak anlatýlýrdý. Bu isimler de ellili, altmýþlý yýllarýn bitirimleriydi. Delikanlý adam olduklarý söylenirdi. Býçak, silah taþýmayan, sadece bilek gücüyle dövüþen adamlardý. Efsane isimlerdi..

Bir süre konuþmadan ayný þeyleri düþünmüþtük. Sokaklarda sayýsýz kavgalarýmýz olmuþtu ama çoðunlukla yaþýtlarýmýzla mücaadele etmiþtik.Üstelik semtimizde bilinmezdik, tanýnmazdýk. Bu iþi nasýl yapacaktýk. Sessizliði bozdum:

"Geliyormusun söyle" dedim.

Sonunda gülmeye baþladý; hem de kahkahalarla gülüyordu. Hoþuna gitmiþti bu aykýrý fikir. Ben de güldüm. Gaziosmanpaþa meydanýnda hýzla yürürken þakalaþýyorduk. Minibüsten indiðimizde üç arkadaþýmýzý durakta otururken gördük.Bizi görünce ayaða kalktýlar.Yüz ifademizden bir þeyler olacaðýný anlamýþlardý.

"Herkese haber verin, büyük parkta toplansýnlar, kavga var. Kahvehanelere bakýn, Sami ile arkadaþlarý nerede öðrenin." dedik.Haber kýsa bir sürede sokaklarda yayýldý.

Büyük parkta beklerken mesajý alanlar tek tek toplanmaya baþladý. Tornacýda, kaportacýda çalýþanlar, liseye gidenler, evden kaçanlar, iþsizler, hatta tinerciler dahil tüm grubumuz toplanýyordu. Gelenler merakla soruyordu, gelenler bizden daha da sabýrsýzdý.Sorunlarýmýzý öfkemizi kusmak için yeni bir fýrsat doðmuþtu:

"Hayrola ne oldu?"
"Kim yanlýþ yaptý?"
"Nereye gidiyoruz?"
;Kaç kiþiler...

Her zaman olduðu gibi klasik sorulardý. Sorulara ben ve Tayfun cevap veriyorduk.

"Yanlýþ yapanlar var çocuklar. Bu semt bizim, onlarýn iþini bitireceðiz, artýk bizi tanýyacaklar"

Sayýmýz yirmiye ulaþmýþtý.Yeterli miktardý.Diðerlerini beklemedik. Hepsi de hazýrlýklý sayýlýrdý. Belinde sopasý, demiri, döner býçaðý, odunu ile gelmiþlerdi. Nihayet haber gelmiþti. Sami, Mehmet ve üç arkadaþý boþ arsada her zaman olduðu gibi þarap içiyordu. Semt çarþýsýna girdiðimizde esnaflar, yolda geçenler þaþkýnlýkla bize bakýyordu. Ýlk kez böyle bir gençlik grubunu ve isyan yürüyüþünü görmüþlerdi.

Önümüzden kaçanlarý görüyorduk. Ýnsanlarýn bizden korkmasý, kaçmasý gururumuzu okþarken, bizleri daha çok cesaretlendirmiþti. Ahþap binalarýn arasýndaki içki içilen meþhur boþ arsaya girdiðimizde Sami ve arkadaþlarý bizi gördüðünde adeta þok geçirdi. Sami ile göz göze geldik. Ayaða kalktýlar:

"Hayrola çocuklar bir þey mi oldu?" diye sordu Sami ürkerek.

"Geçenlerde yaptýðýn kabadayýlýðý unuttun galiba Sami abi." dedim.

Dondu, kaldý, adeta kilitlendi.Korktuðunu adeta gözleri haykýrýyordu. Üstelik hala ona saygý gösteriyor, Sami abi diyordum.Þaþýrdýlar, neler oluyordu. Yanýndakilerden birisi dayanamadý konuþtu:

"Ne oluyor lan, dað baþý mý burasý, lan sen berber Nuri'nin oðlu deðil misin? Seni de tanýyorum, Özcanýn en ufak kardeþi deðil misin?"

Ýlk darbeyi konuþan adam aldý. Tayfun vurmuþtu. Ben seyrediyordum. Sopa darbeleri, tekmeler yumruklar, küfürler, naralar birbirine karýþtý. Bizden bir kaç kiþi de yerde seriliydi. Kaza ile birbirine vuranlar oluyordu. Feryatlar, inlemeler bu koca adamlara hiçte yakýþmýyordu. Býçaklandýlar, ayaklarý kollarý kýrýldý. Ýki kiþi ise can havliyle kalabalýðý yararakta olsa kaçmayý baþarmýþtý. Diðer üçü yerde seriliydi. Böðürmeye baþladýlar, aðýzlarýndan kan boþalýyordu.Baðýrdýlar;

--Vurmayýn lan, size ne yaptýk--
--Orospu çocuklarý--
--Çoluk çocuðumuz var, yapmayýn lan--

Yalvardýkça daha da çok vurduk, fazlasýyla..Yan binalardan kadýnlarýn, çocuklarýn feryatlarý, polis sesleri duyuluyordu.

Temmuz 1984






Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn yeraltý kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Hýrsýzlar Kralý
Köpeklerin Aþký
Topal Hayri
Pavlovun Köpekleri
Cafer Kalfanýn Ýsyaný
Pavlovun Köpekleri 2
Cafer Kalfa
Cafer Kalfa Konstantinopoliste
Gerzekler
Ýþsiz ve Öfkeli

Yazarýn öykü ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Kurtarýn Beni
Güzel Ýstanbul
Sarýgöl Roman Mahallesi 2
Ýdam Ýsteriz
Pavyon Sokaklarý
Dilenciler Köyü
Gel Abi...
Emret Baþkaným
Cafer Kalfanýn Ýsyaný 2
Düttürü Düüüttt

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Kurtlar Sürüsü [Þiir]
Ego - [Þiir]
Çingeneler Zamaný [Þiir]
Açým Ben [Þiir]
Olmalý [Þiir]
Zaman Geçsin [Þiir]
Hani [Þiir]
Konstantin Aðlýyor... [Þiir]
Kuyu [Þiir]
Sen Gidersen [Þiir]


Þenol Durmuþ kimdir?



Etkilendiði Yazarlar:
CERVANTES


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Þenol Durmuþ, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.