Gece az sonra yerini sabaha býrakacaktý. Üzerine örtülü yorganýn yarýsý karyoladan aþaðýya sarkýyordu, kalkýp yatakta oturup yorganýn kalanýný eliyle itince hepsi aþaðýya düþtü. Karyoladan indi, açýk olan oda kapýsýndan çýktý, koridoru geçti, dairenin dýþ kapýsýný açtý. Merdivenleri inerken otomatik olarak yanan lambalar ortalýðý aydýnlattý; aslýnda bu aydýnlýða ihtiyacý yoktu, o karanlýkta da nasýl olsa yolunu bulabiliyordu.



     Küçük kýz Cahide üzerinde geceliði, yalýnayak yavaþ adýmlarla ana caddeye doðru ilerliyordu. Cahide on yaþýný bitireli bir ay olmuþtu. Bu küçük kýz uyurgezerdi. Çok sýk olmasa da uyurken bazen yataðýndan kalkar odasýnýn içinde dolaþýr, sonra yatardý. Bazen evlerinin dýþýna çýktýðý da olurdu. Annesi bir kere tam evlerinin kapýsýndan çýkarken bir kere de sokakta kýzýný uyurgezerken yakalamýþ ve eve getirmiþti. Uyandýðýnda neden böyle yaptýðýný sorduðunda cevap vermemiþ; bu soruya þaþýrmýþ gibi annesinin yüzüne bakmýþtý. Ne cevap verebilirdi ki? O ne yaptýðýný ve neden yaptýðýný hatýrlamýyor ve bilmiyordu. Bu nedenle annesi hep tetikte bekliyordu. Endiþeliydi. Ya haberi olmadan dýþarý çýkar da baþýna bir iþ gelirse!
     Bu gece, annesi çok yorucu bir günün ardýndan derin bir uykuya daldýðýndan, kýzýnýn evden çýktýðýný duymamýþtý. Cahide ara sokaktan ana caddeye çýktý. Okula giderken takip ettiði yoldu burasý. Trafik ýþýklarýnýn olduðu kavþakta durdu. Kýrmýzý ýþýk devamlý yanýp sönüyordu. Etrafta hiç araba yoktu. Saðýna soluna bakmadan karþýya geçti, caddenin sað tarafýndaki kaldýrýmdan okula gider gibi yürümeye baþladý. Hava rüzgarlýydý ve geceliðinin etekleri az da olsa savruluyordu. Az ilerisinde iki köpek oynaþýyordu; Cahide onlarýn farkýnda deðildi.
     Biraz sonra bir araba hýzla geçti caddeden. Ýçinde alkollü iki kiþi vardý. Biri:
     -Bak þu kadýn tek baþýna. Dur da arkadaþlýk teklif edelim, bu saatte dýþarýlarda dolaþtýðýna göre teklifimizi kabul edebilir, dedi.
     Sürücü fren yaptý. Cahide'nin otuz metre kadar ilerisinde durdu. Cahide yanlarýna gelince ön koltuktaki camý açýp kafasýný dýþarý çýkardý, kýza baktý ve arkadaþýna:
     -Devam et, bu küçük bir kýzmýþ. Baþýmýzý belaya sokmayalým, dedi. Araba uzaklaþtý.
     Cahide yürümeye devam ediyordu. Iþýklarý yanýp yanýp sönen bir baþka kavþaða daha geldiðinde hemen yanýnda beyaz renkli bir otomobil durdu. Sürücü tarafýndan uzun boylu, cüsseli, biraz kilolu bir adam indi. Ön saðdaki kapýyý açýp kýzýn elinden tuttu ve arabaya bindirdi. Sürücü yerine geçti, araba hareket etti.
     Üç gün sonra
     Emniyet Müdürü gene çok sinirliydi.
     -Beyler, tereddüte mahal yok. Bu son cinayet de gösteriyor ki bir seri katille karþý karþýyayýz. Gene savunmasýz bir kurban. Çünkü on yaþýnda uyurgezer bir kýz çocuðu seçilmiþ. Gene cinayet býçakla iþlenmiþ, gene maktulün sað þah damarý kesilmiþ ve karnýndan býçaklanmýþ. Ve tabii gene sýrtýna býçakla çizilmiþ ne olduðunu bilemediðimiz bir iþaret býrakýlmýþ.
     Birinci dedektif:
     -Müdürüm, jandarma ile de irtibata geçtik, oradan elde ettiðimiz bilgileri bizdekilerle birleþtirdik. Otopsi raporlarýnda maktüllerin hepsinin kollarýnda iðne izi bulunduðu ve kanlarýnda anestezide kullanýlan uyutucu ilaçlara rastlanýldýðý belirtiliyor. Büyük bir ihtimalle cinayetlerin tümü ayný kiþi ya da kiþiler tarafýndan iþlenmiþ. Müdür:
     -Evet öyle, ayný kiþi ya da kiþiler; bana kalýrsa katil tek kiþi ve maalesef biz bir seri katille karþý karþýyayýz. Onun için iþimiz çok zorlaþacak. Bu caninin týp bilgisine sahip olduðu, kullandýðý yöntem ve ilaçlardan anlaþýlýyor. Kurbanlarýna acý çektirme, iþkence yapma gibi bir amacý yok, uygulamasý adeta eski kültürlerde rastlanan insan kurban etme ritüellerinin bir benzeri... Bununla faili meçhul cinayet sayýsý dörde çýktý. Artýk bu cinayetleri daha fazla gizleyemeyiz. Basýna açýklama yapýn, önceki cinayetler hakkýnda da bilgi verin. Öncekilerin açýklanmamasýnýn nedenini de anlatýn. Bu cinayetlerin seri bir katil ihtimalini çaðrýþtýrdýðýný da vurgulayýn. Vatandaþ ona göre tedbirli olsun. Hoþ, vatandaþýn böyle bir tehlike karþýsýnda alabileceði tedbir ne olabilir, o da belli deðil ya, neyse!
     Dedektifler baþlarý önlerinde müdürlerini dinliyorlardý. Suskundular. Konuþacak bir konu bulamýyorlardý. Bir an önce odayý terk etmek için can atýyorlardý. Oysa müdürün onlarý hemen göndermeye niyeti yoktu. Konuþmasýný sürdürdü:
     -Yaptýðým araþtýrmalardan elde ettiðim bilgileri sizinle paylaþayým: Seri katiller bir anlýk kýzgýnlýkla cinayet iþleyen insanlar deðildirler. Önceden hazýrlanmýþ detaylý bir kurgularý vardýr. Planlarýný bu kurgu çerçevesinde adým adým gerçekleþtirirler. Soðukkanlýdýrlar, nedamet yani piþmanlýk onlarýn lügatinde yazmaz, yüksek bir zekaya sahiptirler. Öylesine zekice kurgular hazýrlarlar ki etraflarýndaki birçok kiþiyi saðlýklý bir kiþilik pofilleri varmýþçasýna yanýltabilirler. Durumun böyle olmadýðý ancak davranýþ bozukluklarý üzerinde çalýþma yapan uzmanlar tarafýndan anlaþýlabilir. Son derece kibar davranabilirler, eðitimli bir insan izlenimi yaratabilirler. Çoðunun bastýrýlmýþ öfkeleri vardýr. Bazýlarý cinsel tecavüze uðradýklarýndan bazýlarý da dramatik bir olay yaþadýklarýndan dolayý davranýþ bozukluðu göstermiþ olabilrler. Ölümü yani kendi yokoluþlarýný arzularlar. Ancak bazý uzmanlar seri katillerin ölümden korktuklarýný da iddia ederler, çünkü ölürlerse cinayet iþleyemeyeceklerdir, korkularu bu yüzden, derler. Önemli bir kiþi olduklarýný düþündüklerinden, insanlarýn onlarla uðraþmalarý hoþlarýna gider, o yüzden de ses getirecek cinayetler iþlerler. Ýþledikleri her cinayetten sonra gazete almaya koþarlar, kendilerinden bahsedildiðini okuyunca da çok mutlu olurlar. Yakalanmaktan korkanlarý olduðu gibi az da görülse yakalanmak isteyenleri de olmuþtur. Hem erkek hem de kadýn seri katiller var; tabii erkekler daha fazla.
     Ýkinci dedektif:
     -Haklýsýnýz, artýk iyice anlaþýldý ki bizim de bir seri katilimiz oldu. Bir ipucu yakalamak için daha çok çaba harcýyacaðýz. Müdür:
     -Bana kalýrsa, bu katil için için bizimle alay ediyordur. Mutlaka bir delil, bir ipucu býrakmýþtýr; hem de bilerek bunu yapmýþtýr. Bizim zekamýzla alay etmek için... Þimdi gidebilirsiniz!
     Kenan Baba henüz uyanmamýþtý, az önce getirdiðim gazeteye bir göz atayým dedim. Büyük puntolarla manþetten verilen haber hemen dikkatimi çekti: Þehrimizde seri katil mi var? Haberin devamýnda bugüne kadar katilin iþlediði cinayetler ayrýntýlý verilmiþ. Dört kiþiyi öldürmüþ ve hâlâ yakalanamamýþ. Doðrusu fazla üzülmedim. Biz hayvanlarý acýmadan öldüren insanlar, þimdi birbirlerini öldürüyorlardý, olacaðý zaten buydu. Daha sonra düþündüm de “seri katil bizim þehrimizde olduðuna göre ya buraya da gelirse, ya Kenan Baba'yý da öldürürse!” Bu ihtimal canýmý sýktý.
     Kenan Baba uyanýp aþaðýya inince sanki onu yýllardýr görmediðim birini karþýlar gibi havalara sýçrayarak karþýladým. O da þaþýrdý böyle davranmama, bana güldü ve baþýmý okþadý.
(Devam edecek..)