Pardon! Biraz Öteki Tarafa Gider Misiniz?
İnsanın anlam arayışının, anlamsızlığını anlatan bir anlatı...
"Her yeni gün, düşlerini gerçeğe dönüştürmek için taze bir sayfa açar; kalem senin elinde, hikaye hayatın kendisi."
"Her yeni gün, düşlerini gerçeğe dönüştürmek için taze bir sayfa açar; kalem senin elinde, hikaye hayatın kendisi."
İnsanın anlam arayışının, anlamsızlığını anlatan bir anlatı...
...'Mezarlar' dedi kendi kendine, 've ruhlar... Neredesiniz?'..
Ne zaman Yüceler zirvelerine karalar bağlasa, hep o şaibeli sessizlik çökerdi kasabanın üstüne. Evlerin ışıkları soluklaşır, gece kara bir deliğe dönerdi.
Hiçbir insan, hiçbir geçidi isteyerek bulamaz. Eğer bulursa, bu kesinlikle şansın büyüsüdür, yada geçitte bekleyen melunlar vardır...
Kapının ağzına geldiğimde, yüzünü belli belirsiz seçiyordum. Elleri, akan göz yaşlarının yere ulaşmasını engellemek için sürekli bir çaba içindeydi.
Kadın gözyaşlarıyla stüdyodaki bir kapıya bakıyordu.Karizmatik sunucu: 'Sence gelecek mi?' diye sordu kadına.
Ama kadın büyük ihtimalle söylenenleri duymuyordu bile..
Ne zaman veya nasıl bilmiyorsunuz, tek bildiğiniz şu an burada olmanız, burada oturuyor olmanız, bu eski koltukta oturduğunuz biliyorsunuz.
Bu sıcak telaş kendini yavaş yavaş sükunete terk ederken bazı gözden kaçmış problemler de insanların dikkatini çekmeye başlamıştı. Kayıp çocuklar ve parçalanmış cesetler
Melek, merakla sordu, “Nedir o kural?”
Tanrı, büyük bir sır veriyormuşçasına fısıldadı. “Aşkın ulaşılmazlığı…”
Melek anlamamıştı. “Öyleyse insanlar nasıl ulaşıyorlar?”
Tanrı bir kahkaha attı. “Ulaştıklarını kim söyledi ki?”
Bana söyleyebilseydiniz keşke tabutum olacak ağacın şimdi nerede boy verdiğini.
İçine gireceğim ağaçla gidip şimdi sırlaşırdım.
Biliyorum bir marangozsunuz sadece, bir müneccim değil.
Bekliyorum.
İmajlar benliğime acımasız oyunlar oynarken yorgun gözlerim denizin engin ve hüzün yüklü maviliğine kilitleniyor. Esinti saçlarımın arasından fısıldıyor şarkısını hafifçe… Güneşin sönük kızıllığı kalbimden pompalanan kan gibi, silik… Silik izler, hayaller, yüzler var denizde… Gözlerimin önünde…
Ellerim soğuk kumları avuçluyor ve rüzgar tanecikleri