Pazar Sabahı Zınk Diye Uyanmak
haftaiçi uyanamayıp her pazar olduğu gibi, bu pazarda sabahın köründe uyanınca yazmak şart oldu gari...
"Kelimelerin gücüyle dünyaları değiştirin."
"Kelimelerin gücüyle dünyaları değiştirin."
haftaiçi uyanamayıp her pazar olduğu gibi, bu pazarda sabahın köründe uyanınca yazmak şart oldu gari...
Burada İNSANLAR – EĞLENMESİNİ – BİLMİYOR. Oysa yaşamak eğlenmektir, çalışmak eğlenmek. Üretmek, paylaşmak, koşuşturmak, gülmek, koklamak, düşünmek, yardım etmek, yaratmak eğlenmektir. Ama öyle görünüyor ki burada bu gizli yasayı pek bilen yok.
Köpek seslerinden korkan iki yemek kaşığı çilek reçelini, dolayabilir misiniz hayatın eteğine?
Kerem Eksen
Bay Kuschmann şaşkın , çaresiz Aylin’e bakıyor, söylediklerini anlamaya çalışıyordu. Sonra beni çağırdı.- söyle bakalım ne diyor bu, neden ağlıyormuş anlat bana dedi. Ben biraz Almanca biliyorum ya başladım tercümeye – wir sind keine Maschine , wir sind Menschen, geht nicht, geht nicht ,( bir an durakladim neydi
Üstündeki paltosu hayat kadar ağır geliyordu.
Bitmek bir bilmeyen bir düşmanlıkla bakıyorlardı birbirlerine, uzun zaman olmuştu görüşmeyeli… İçlerinde birikmiş sözcüklerin en keskin olanlarını seçmeleri bundan. Şaşırtmasın sakın bu sizi. Bir geçmişi olan her ilişki de olabilecek şeyler bunlar.
Yürüdü..Cebinde biriktirdiği bütün bozukluk sevişmeleri, önüne çıkan ilk dilenciye verdi. Dilenci şaşkın, o şaşkın, gece şaşkındı olancası...
Kapı sesine ve köpeğin havlamasına uyanmıştır çoktan anne. Kapıda belirir; gözlerinde sabah mahmurluğu, yüzünde yılların yorgunluğu. Son görüşünüzden bu yana saçlarındaki beyazlar artmış, yüzündeki çizgiler mi derinleşmiştir yoksa sana mı öyle gelmektedir bilemezsin.
"Paşababası, onun için bir şeyler yapamaz mıydı?’’ Mahallenin bitirim delikanlısına tutulan şımarık, hastalıklı zengin kızını oynamaktan nefret ederdi.
Sevgilisini üzmemek için yalan söyleyen adamın hikayesi...
Kimi zaman yaşadıklarımızdan birilerini sorumlu tutar, bir çocuk gibi onları suçlarız... Büyümeyi öğrenemesek bile aslında tek derdimiz mutlu olmaktır... Acaba hayatı büyük beklentilerimiz içinde olan bizler mi zorlaştırıyoruz? Çoğu zaman yanıbaşımızda ki mutluluğu göremeyecek kadar gözlerimizi kör edip, onu uzaklarda ararken... Kayıplarımızın arkasından gelen vah vah'lar geç kalmışlığın
Orhan Pamuk