Sarın! Burda Yiyeceğim!
Yaprak sarması hakkında yanlış bildikleriniz ve hiç bilmedikleriniz...
"“Edebiyat, insanın yaptığı en uzun yalan; ama en tatlısı, çünkü sonunda gerçek ortaya çıkar.” – Franz Kafka"
"“Edebiyat, insanın yaptığı en uzun yalan; ama en tatlısı, çünkü sonunda gerçek ortaya çıkar.” – Franz Kafka"
Yaprak sarması hakkında yanlış bildikleriniz ve hiç bilmedikleriniz...
şansımı deniyorum. Ve hayatıma dahil olun diyorum. Gelin içeri misafir edeyim sizi öykümde
Hayat bazen beklenmedik darbeler vurur...
Anlatıcı karakter, 60 sene aradan sonra çocukluğunda yaşadığı ve kimseyle paylaşmadığı bir olayı anlatmaktadır. Yaşadığı köye yabancıların gelmesi ile başlayan garip olayların etkisinde herkesin yazgısı tümden değişmektedir.
Söylentiler birbirini takip etti. Kimileri gece yarıları beyazlar giymiş ak sakallı bir ihtiyarı gördüğünü söylediğinde mahalle sakinleri iyice bir paniğe kapıldı. Hemen herkes bir şeyler söylüyordu. Bazıları bu olayın kıyametin bir habercisi olduğunu iddia ederken , kimileri artık yatırın ayağa kalkma zamanının geldiğini tartışmaya başlamıştı. Bu dedikodular yüzünden
aslında herkesten bir parça hatıra var kırlangıç dizisinde, hepimizin yaşamından kesitler...buda onlardan biri
Çok kısa boylu-belki bu, onu doktor olmaya itmişti-, kalın çerçeveli gözlüklü-belki hastasıyla göz teması sırasında hissettiklerini gizlemesi içindi-, büyük bir titizlikle düzenlenmiş odası-tüm dağınık yaşayan delilere ne kadar 'akıllı' bir birey olduğunu dolayısıyla onların yaşamını da düzenleyebileceğini göstermek içindi- olan bir laborant vardı karşımda. Ha unutmadan başlangıçta onu
Son sayfasında yazıyordu, sonu. Son yaprak kaldı.. Zaten ağlamıyacaktım, ziyan olan yapraklara bırakmıyacaktım sonunu, diğerleri gibi ıslanmıyacaktı, hem tek kişilik kararlar yetmiyor.. Ama kararlarım da bitmiyor, ayrıca aldığım kararı sabah değiştirdim..
Ve hayat, acısıyla, tatlısıyla, sevinciyle, kederiyle el ele tutuşup, yarınlara umutla yelken açarken, bir masada oturan dört kadınının yüreği tek bir düş için çarpıyordu.