Eyy, Benim Diğer Yarım!..
Kadın okuyucularım lütfen kızmasın bu yazıma...Ama bu bir gerçek!..Zor beğeniyoruz, değil mi?
"Kelimelerin gücüyle dünyaları değiştirin."
"Kelimelerin gücüyle dünyaları değiştirin."
Kadın okuyucularım lütfen kızmasın bu yazıma...Ama bu bir gerçek!..Zor beğeniyoruz, değil mi?
Gülüşlerime hüzün saklı.Onu görmenden korkuyorum. Mutlu iken zaman çabuk geçermiş. Zamanın geçmesinden korkuyorum. Girdiğim zaman tünelinin ucundaki ışıktan korkuyorum. Kalbimi sana emanet etmekten korkuyorum. En kötüsü de bir ömür sana sevdalı kalmaktan korkuyorum.
verdim gönlümü esen şu yele
katıp da önüne alıp götürsün.
alıp da viran, ıssız yerlere
versin gönlümü şu kara taşa.
sızlasın yüreğin her bir zerresi,
Kız erkeğin en çok gözlerini sevdi.. O gözlere ömür boyu bakabileceğini hissetti. KİM BİLEBİLİRDİKİ?
Cesaretle yaşamak gücünü çimlendirin yüreğinizde, o yeşillik size yaşama gücü verecek.
korkmayın benden.. ben insan olmaya çalışıyorum ve öfkem yüreğimdeki çocuğu korumak içindir bu kirlenmiş düzene karşı...
Etme be gülüm...de bana...de ki bileyim bu yolun çıkışı nerde...ne seninle oluyor ne sensiz.yokluğun mu daha az acı verecek bana, varlığın mı...bunun cevabında gizli olsa çözüm...cevabı bulurum belki..ama yok..yok canım..aynı gözlüğü takamadık, takamazdık da...değişmeden bir de olamadık..yani biz olamadık..
İçimdeki küçük kızın adı Duru. Bazen canım sıkkın olduğunda, kafama bir şeyler takıldığında birbirimizle konuşmak ikimize de iyi geliyor. Bana hatırlattığı bazı basit ve önemli farkındalıkları sizlerle paylaşmak istedim. Okuyan herkese çok teşekkür ederim.
\- Kendini nasıl hissediyorsun?
-Şu an kendimi gergin, üzgün, çaresiz hissediyorum.
İnsanları anlamaya çalışırken, Ego ile Özbenlik devreye girer, tatlı bir münakaşa hatta yılların hesaplaşması başlar, sonunda ne olur dersiniz?
Hakikati boğazı tahrik etmeden,
Ve ahenksizliğe ödün vermeden,
Haykırmayı ilmi siyasetin,
Öne çıkması olarak görebilmeliyiz.
Sevgi sonunda yanmayı getirir!.. Beğeni ise sonunda kaçmayı!.
Tanıştığın “sonluğun” kendisiyle, göze göze gelmenin farkındalığıyla sev beni...
Ne Leyla gibi, ne de Şirin gibi...
Efradın ayalinden bihaber, aile, mahalle,
Toplum ve milletin, çözülmesi kaçınılmazdır.
Aşkta ne mutlu olmak şarttır ne mutsuzluk! Kendi bildiği yollarla gelip yerleşsin hayatımıza, bize katacağını katsın ve gitmek istediği zaman da lütfen bırakalım gitsin. Zorla elde tutulmaya çalışılan her şey gibi, aşk da, baskıyla yüreğe oturtulduğunda anlamsızlaşıp değersizleşiyor.
... tıpkı soğuk ve kasvetli bir günde sokaklarına sis inmiş bir şehrin güzelliklerini insanlara sunamaması gibi, benim de gönül şehrim güzelliğini çevresine göstermekte yetersiz kalıyor, iç huzurumu sürekli hale getirmemi zorlaştırıyor.
Ayfer Tunç