Bir kimse, neden oltasýný, içinde tek bir balýk olmadýðýný bildiði bir göle sarkýtýr? -Adalet Aðaoðlu |
|
||||||||||
|
Çayýný demler, poðaçasýný (hem de sýcaðýndan) hazýr ederim. Komserimin iþtahý çoktur, vallahi çok yemek yer. Hem de ne bulursa silip süpürür namussuzum. Gerçi benim de iþtahým ondan aþaðý kalmaz, belki de ortak yönümüz de en çok bu iþtah meselesidir. Hep yeriz, ne bulursak yeriz. "Komserim ne olur biraz az yiyin, vallahi kýtlýk çkacak, çok kilo aldýnýz" desem de beni dinlemez. Herhalde koskoca Komser bir bekçinin sözünü mutlaka dinlemez.Vallahi çok büyük adamdýr. Karakolumuzun amiridir.Ben dahil bütün polisler ve bekçiler ondan çok korkar... Kýzdýmý fena baðýrýr, çaðýrýr.Karakolun camlarý bile zangýr zangýr titrer.Ama aslýnda öyle deðildir, yufka yüreklidir. Çok þahit olmuþumdur, iþkence ettiðimiz insanlara hep üzülmüþtür. Hele bir kez üzüntüsünden gözyaþý döktüðünü bile gördüm. Ama görev görevdir der.Biraz mola verdikten sonra: "Hadi Kemal þu falaka sopasýný saðlam tutun da, iþi bir an önce bitirelim...Akþama kayýnçolar misafirliðe gelecek...Geç kalmayayým, pezevenk de hala konuþmadý" der ve tabii ki gerekeni yapar. Ýsterse konuþmasýn bakalým.Yani vazife adamýdýr komserim. Çok çalýþkandýr, bütün esnafý tanýr, sever. Vallahi billahi ikimiz de birbirimizi çok severiz. Bazý fitneci, fesatlar bizi çekemez. Hele o polis Kenan yok mu, arkamýzdan sürekli dedikodu yapar. Neymiþ efendim arpanýn, avantanýn çoðunu biz götürüyor muþuz, sonracýma adaletli davranmýyor muþuz falan filan... Sarý çiyan, yeþil gözlü þeytan, Kenan çýkartýr hep bu dedikodularý. Utanmaz herif. Daha iki senedir görevde, her birþeye sahip olmak ister. Ben on beþ yýldýr vazifedeyim, komserim ise bu karakolda tam on senesini bitirdi. Çömez Kenan çok fesattýr, hem de çok. Haddini bilmezdi bu adam. Birgün dedim ona: "Oðlum Kenan bu iþ sýrayla, kýdemle olur senin daha sýçtýðýn bok Haliçten geçmedi, bize mi akýl veriyon hemþerim" demiþtim." Bana çok kýzmýþtý. "Ulan bekçi bozuntusu, Zeki bey bir gün buradan gitmeyecek mi, o zaman görüþürüz, el mi yaman bey mi?" dediðinde hemen koþup komserime haber vermiþtim.Komserim Kenan'a bir kýzdý, bir kýzdý ki vallahi Kenan kýpkýrmýzý oldu. Yeþil gözleri bile kahverengiye dönmüþtü. Mýntýkada, karakolda konuþulan bütün dedikodularý hemen komserime yetiþtiririm.Bana bu yüzden çok kýzarlar, neymiþ ispiyoncuymuþum. Bak þuna bak koca komserin arkasýnda konuþacaklar da, ben bunun haberini vermeyeceðim ha, olur mu öyle þey? Esnaflardan da çok fitneci ve hain var, onlarý da bilirim. Bir kýsým esnaf, polis Kenan'ý desteklerken, bir kýsmý da bizi kollar. Ayný zamanda bunlarý da tespit eder, komserime hep rapor veririm. Birgün komserim listede manav Þaban'ý görünce çok öfkelenmiþti ve çok kýzmýþtý, hiç unutmuyorum o günü. "Vay be Kemal, demek manav Þaban o yüzden geçen gün domatesi vermedi. Vay namussuz vay, elalemin karýlarýna askýntý olur bunlar, buraya düþtüklerinde de "aman komserim, elinizi ayaðýnýzý öpeyim" derler. Kemal bu Þaban'ý listede ilk üç'e al tamam mý? Buraya düþtüm mü de bu kez ona baþka bir yerimi öptüreceðim" demiþti. Vallahi bir günde dediðini yapmýþtý. Biz görevdeyken mýntýkamýzda asayiþ berkemaldi. Þimdi öyle mi, bizi mumla aramýyorlarsa þerefsizim.Gece sokaklarda dolaþtýðýmda düdüðüm ile ortalýðýný inletirdim. Sokak köpekleri dahi kaçacak yer arardý. Bizim kýymetimizi bilmediler ama, iþ iþtende geçti. Memleketteyken çobanlýk yapýyordum.Þehre geldiðimde tabii ki biraz sýkýntý çektim. Üç beþ sene inþaatlarda çalýþtýktan sonra, köylümüz Osmanýn tavsiyesi ile kaymakamlýk kadrosunda bekçi oldum. Ne yalan söyleyeyim, ilk baþlarda biraz korkmuþtum. Kendi kendime demiþtim: "Oðlum Kemal, bura Ýstanbul, þimdi ne bok yiyecen?..Býrak insanlarýný buranýn sokak köpekleri bile artist" demiþtim. Bir gece düdük çalarken, hayretle sorduðum sorunun cevabýný da birden bulmuþ oldum. "Lan oðlum Kemal, köyde de sürün vardý düdük çalýyordun,Bak Ýstanbula geldin hala ayný düdüðü çalýyorsun. Bir taraf koyun, bir taraf insan. Farkeden ne ki?" dedim. Sonra bir güldüm, bir güldüm sormayýn. Ertesi gün daha kuvvetle vazifeye sarýldým. Ve Allahýn izniyle bugünlere kadar gelebildim. Ama vallahi çok zor günlerde geçirdim. Teröristler, haydutlar, eþkýyalarla hep uðraþtýk. Öbür yandan da hem esnaflarla, hemde kendimizle uðraþtýk durduk. Vallahi uðraþ babam uðraþ derler ya, aynen öyle oldu. Bunlara raðmen kimseye de yaranamadýk. Sonracýma bu "çürük elma" mevzusunu çýkardýlar. Ayýp vallahi billahi ayýp. Bu kadar sene hizmet et ondan sonra elma, armut desinler, olacak þey deðil. Komserime öyle derlerken, bir de ne duyayým, bana da kurtlu elma demiþler. Elma'nýn içindeki kurt da benmiþim meðer. Fesatlar, fitneciler, Allah hepsinin belasýný versin. Öbür dünyada hepsi cezasýný çekmezse þerefsizim. Bunlara raðmen komserim hep bana sahip çýktý, destekledi. Allah ondan razý olsun. Hep söylerdi komserim: "Kemal takma kafana bu dünya da aðzý olup da yemeyen bir hayvan var mý?" "Kemal ben adamýmý býrakmam, dere geçilirken at deðiþtirilmez." "Kemal meyve veren aðaç taþlanýr." "Kemal ateþe yakýn olan ýsýnýr." "Kemal dünya da mekan, ahirette iman." Komserim son atasözünü söyledikten sonra, hemen karar almýþtýk.Gaziosmanpaþa da ortak bir arsa aldýk, ufak ufak inþaata baþladýk. Herþeye raðmen bugünlere kadar geldik . Allah razý olsun. Sonracýma bu fitneci Kenan rahat durmadý ya, komserim de bir yazý yazdý hakkýnda, bir de duyduk ki Boðaz köprüsünde nöbete baþlamýþ.Oranýn havasý da püfür püfür eser. Namussuzum, yaz, kýþ adam donar orada. Belasýný da buldu böylece. Böylelikle diðer bekçiler de, polisler de aklýný baþýna aldý.Komserim ondan sonra sýk sýk hatýrlatýrdý: "Beyler caný sýkýlan varsa, hava almak isteyen varsa lütfen söylesin...Ona Boðazýn havasýný aldýrýrým" derdi. Anam avradým olsun memurlarý bir görecektiniz, vallahi korkudan altlarýna kaçýracaklardý. Böylece bende komserim de rahat rahat çalýþma imkanýna kavuþtuk. Kenan'ýn yandaþý bir iki kahveciyi de güzelce marizledikten sonra semtimizde, karakolumuz da böylelikle huzura kavuþtu. Kader bu ya, komserimin oðlu benim kýza talip oldu. Tam niþaný yapacakken aileler araya girmesin mi? Oðlan tarafýnýn dayýlarý, amcalarý karþý çýktý. Yok efendim "damat tarafý Türk'müþ, kýz tarafý Kürt'müþ" dediler. Allah razý olsun komserim hemen devreye girdi, aileleri topladý, hespine nasihat etti...Komserim kýzdý onlara. "Efendiler ne Türkü, ne Kürtü, bizim birbirimizden ne farkýmýz var? Dayak atmaya geldi mi birbirimizle yarýþýrýz. Avanta oldu mu, þey yani maddi anlamda demek istemiþtim, birbirimizden beteriz. Ben Kemal'i çok severim, yýllardýr neler paylaþtýk, neler paylaþtýk. Kemal'in bana verdiði desteði, ne Türk ne de Laz, Çerkez verdi. Ben hayýrlý uðurlu olsun diyorum, bu mesele kapanmýþtýr. Hadi takýn yüzükleri" demiþti. Namussuzum kimse sesini çýkarmadý. Böylelikle yüzükleri de takmýþ olduk. Hey gidi günler hey...
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © þenol durmuþ, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |