Herkesin derdi baþka. -Orhan Veli |
|
||||||||||
|
Yavaþ yavaþ sýkýlmaya baþlýyordu bulunduðu yerden. Henüz ismi koyulmamýþ minik kýz bebeði bir an önce dýþarý çýkmak istiyordu. O seslerin sahibini, annesini görmek istiyordu. Bazý zamanlar bulunduðu yerin üzerinde gezen birþey farkediyordu. Herhalde annesinin eli olmalýydý. Onu farkettiði anda heyecanlanýyor, henüz yeni çalýþmaya baþlayan kalbi küt küt atýyordu. Farklý birþeyler hissediyordu, sanki bir tutku, sanki deðiþik duygularýn karýþýmý vardý annesinde.. Ah annesini bir görebilseydi.. Yavaþ yavaþ ilerlemeye baþladý. Anlaþýlan artýk zamaný gelmiþti. Sonunda son zamanlarda oldukça fazla sýkýcý olan bu mekandan kurtuluyordu. Sonunda annesine kavuþabilecek, gözlerini açabilecek ve onu görebilecekti. Feryatlar eþliðinde bulunduðu yerden biraz daha ilerledi. Sert iki el onu bacaklarýndan tutup hýzlýca çekti. Annesi öylesine baðýrýyordu ki, kulaklarý acýdý. Ne olduðunu bile anlayamadan soðuk bir alana çýkmýþtý. Sýkýcý yerde onu saran sýcak su bile yoktu. Sert eller hýzla poposuna vurup, onu salladýlar. Halen gözlerini açamamýþtý, sadece baðýran annesini ve sert elli bir kadýný hissedebiliyordu. Daha fazla dayanamayýp aðzýný açarak oda " Anne aðlama.. Lütfen aðlama.. " diye baðýrmaya baþladý. Üþümüþ ve dinlenmiþ bir halde kendine geldi. Kollarýný ve ayaklarýný oynatamýyordu. Anlayamadýðý birþeye onu sýmsýký sarmýþlardý. Aniden iki el bulunduðu yerden isimsiz miniði aldý ve kucaðýna yerleþtirdi. Yüreði yine küt küt atmaya baþlamýþtý. Bir zamanlar sadece hissedebildiði o sevgi dolu, tutkulu eller onu alýp yumuþacýk bir yere yerleþtirmiþti. Kendini alan kiþinin annesi olduðunu çok iyi biliyordu. Annesini mutlaka görmeliydi.. Yavaþça gözkapaklarýný kaldýrmaya çalýþtý. Koyu lacivert gözleri ufacýk açýlmýþtý. Sislerin çekilmesinden sonra hayal meyal annesini gördü. Yaþlý gözlerle kendisine bakýyordu. "Acaba annem neden aðlýyor ?" diye düþündü. Herhalde kendisinin geldiðine çok sevinmiþ olmalýydý. Soðuk nedeniyle annesinin göðüslerine baþýný yasladý. Annesinin kalbide týpký onunki gibi hýzlý hýzlý atýyordu. " Caným annem, biricik annem " diyerek tekrar baðýrmaya baþladý. Annesi yavaþ ve þefkat dolu hareketlerle minik bebeðinin aðzýna göðsünü verdi. Sonra uyumasýný bekledi.. Sýrtýna giren buzdan býçaklarla uyandý isimsiz minik bebek. Üþüyor ve titriyordu. Fakat hala annesinin kollarýndaydý. Baþýný annesinin göðsüne iyice yasladý. Annesi bu soðukta nereye yürüyordu acaba ? Bir beþikte sallanýrcasýna, annesinin kucaðýnda ilerlemeye devam etti. Çok uykusu vardý, eðer soðuk canýný yakmasaydý bu þefkat dolu sýcak kollarda hemen uyuyabilirdi. Asla burdan ayrýlmayacaðým diye düþündü. O büyüyüp, abla oluncaya kadar hep annesinin kucaðýnda kalacaktý. Böylesine sevgi dolu sýcacýk yerden kim ayrýlýrdý ki.. Öylesine seviyordu ki annesini, konuþmayý öðrendiðinde ilk onun adýný söyleyecekti. Þimdiye kadar görmediðine göre, galiba zaten babasý yoktu, yada onu merak etmemiþti. Hiç önemli deðil diye düþündü, bu sýcak kucaða sahip, gözüyaþlý annesi onun için yeterdi.. Annesi durdu. Ýsimsiz bebek gözlerini açýp etrafa baktý. Ama heryer karanlýk olduðundan hiç bir yeri göremedi. Neden durdu acaba annem diye düþünürken, yüzüne garip duygularla dansetmiþ, ýlýk ve tuzlu bir damla düþtü. Annesi, gözlerinden minik bebeðin yanaðýna damlalar damlatýyordu. Neler olduðunu anlayamýyordu, annesi neden aðlýyordu? Gözlerini kapattý. Göðsüne bir kaðýt parçasý sýkýþtýrýldý. Yanaklarýnda annesinin dudaklarýný hissetti. Soðuktan çatlamýþ olmasýna raðmen, tutku ve sevgi kokan dudaklar, isimsiz minik kýzýn yanaklarýndan yumuþakca öptü. Bu öpücüðü asla unutmayacaktý. Yaþadýðý günlerde hissettiði en güzel duyguydu. Ýtinayla ve yavaþça yere býrakýldýðýný farkettti. " Hayýr , hayýr anne býrakma beni kucaðýndan " diye haykýrmaya baþladý. Sýcacýk ve sevgi dolu kucaktan, soðuk ve sert mermet bir zemine koyulmuþtu. Hala haykýrýyordu. Annesinin kucaðýndan inmek istemiyordu, üstelik çok üþüyordu. Annesi arkasýný döndü, bir kaç adým attý. " Anne, ne olur gitme, anneciðim lütfen beni býrakma! " diye son sesiyle tekrar haykýrmaya baþladý. Annesi durakladý. Geri döndü. Ýsimsiz bebek yavaþça sustu. Gelip tekrar kollarýna almasýný bekliyordu. Fakat annesi gelmedi, tekrar arkasýna dönüp, feryatlar arasýnda hýzlýca uzaklaþarak, gecenin, soðuðun ve merhametsizliðin karanlýðýnda kayboldu.. Ne kadar aðlayýp haykýrdýðýný bilmiyordu. Tek hissettiði soðuktu. Ýliklerine kadar üþüyor ve bir taraftanda belki gelir diye annesini çaðýrýyordu. Hareket etmeye çalýþtý, belki kalkýp annesinin arkasýndan koþmalýydý. Fakat kollarýný ve ayaklarýný sýkýca baðlayan beyaz bezden dolayý hareket edemiyordu. Hareket etse bile koþmayý bilmiyordu ki.. Ama annesi için hemen öðrenebilirdi belki ? Soðuðun etkisiyle ayaklarýný hissetmemeye baþladý. Çýrpýnmaya çalýþan kollarýda yavaþ yavaþ kayboluyordu. " Anneee.. " diye tekrar haykýrdý. " Anneciðim neden beni býrakýp gittin, anneciðim yok oluyorum.. anneciðim lütfen gel beni al.. " haykýrmalarý boþunaydý. Gecenin ilerleyen saatlerinde haykýrmalarýna sadece sokak köpekleri yanýt veriyordu. Artýk kollarýnýda kaybetmiþti. Ayaklarým, kollarým ve göðsüm neden kayboldu acaba diye düþündü. Annesizlikten olsa gerekti. Annesi onu býraktýðý için yavaþ yavaþ kayboluyordu. Yok olacaðýný, soðuk çenesine ilerleyince farketti. Artýk hiç birþeyin anlamý kalmamýþtý. Doðru düzgün düþünemiyordu bile. Neden buraya býrakýlmýþ, neden terkedilmiþti ? Henüz ismi bile koyulmadan, ne günah iþlemiþti ki ölüm cezasýna çarptýrýlmýþtý ?.. Ýsimsiz minik kýz bebeðinin býrakýldýðý cami avlusunda, sabah ezanlarý çýnlamaya baþladý. Bir bebeðin annesine " Geri dön anne " haykýrmalarýnýn, ýnga sesine dönüþtüðü yürek parçalayýcý serenat, Allahu Ekber seslerine karýþtý. Martýlar, sokak köpekleri, hiçbiri bu sahneye dayanamamýþ, son sesleriyle aðlýyorlardý. Minik bebek gözlerini kapattý. Ýki damla çýktý gözlerinden. Biri gözpýnarýnýn hemen yanýnda, diðeri ise yanaðýnda donmuþtu. Gözlerini son kez kapattý. Bir daha görmek istemiyordu. Ezanla beraber, miniðin seside kesildi. Bir mum alevi gibi yavaþça sönmüþtü. O artýk ruhlarý sýkan ve dünyanýn sonunu hazýrlayan siyah renkteki merhametsizliklere lanet eden, vicdansýzlýða tutsak edilmiþ bir melekti...
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Sami Güzel, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |