"Okumak, bir insanın kendi kafasıyla düşünmesine engel olur." Arthur Schopenhauer"

Öykü

Her İnsanın Bir Meleği Var

Meleklerin insanlardaki pisikolojik işlevlerini şöyle tanımlayabiliriz.
“ Yıkılan kişiselliğimizi yeniden yapılanmasına yardım eden ve var olan
kişiselliğimizi koruması altına alan.”

yazı resim

Kapılar

Başka şeyler düşünmeliydi. Zamanı geçirmeliydi sadece. İki saat daha bekleyebilirdi. Ne vardı ki? Daha önce de beklememiş miydi? Birinin çıkıp ona al işte, bu hayat senin. Doya doya yaşa, demesini beklemişti

KİTAP İZLERİ

Öyle miymiş?

Şule Gürbüz

Şule Gürbüz’ün Zaman ve Anlam Arasındaki Yankısı Bir kitabı roman yapan nedir? Belirli bir olay örgüsü, gelişen karakterler, diyaloglar mı? Şule Gürbüz’ün “Öyle miymiş?” adlı
İncelemeyi Oku

Nokta

Benim var olduğum zaman dilimi içerisinde, insanlar yok oluyordu. Günahlar büyüyordu boy boy dünyanın dört bir tarafında. Yargısız infazlar diz boyu. Bencillik kara bir bulut gibi üstümüzde. Herkes kendi kuyruğunun derdinde. Kızgınlığım buna da olabilir..

Köy - Askerden Köye Dönüş

önümde uzanıp giden sonsuz maviliğin üstünde kocaman ve karmaşık yapıyla bakışıyoruz.o ne kadar ilgimi çektiyse , ben de o kadar onun ilgisini çekiyorum sanki.dikkatli bakınca her tarafında farklı farklı gözler ,dudaklar,burunlar beliriyor.demek bizi çanakkale"den istanbula götürecek gemi bu.kocaman denizin üstünde bu kocaman gemiyi görmek ne hoş ne tuhaf

Nefise'nin Fotoğraf Tutkusu

Aşk yüzünden başı derde giren Nefise'nin, o günden bu yana kalbi boştu. Boş olmasına boştu; ama kalbine girmek için can atanlar da yok değildi. En başta çiftlik kâhyasının oğlu... Son bir aya kadar. kendisine az kur yapmamıştı. Yüz bulamayınca da çekip gitmişti. Kendisini ne sanıyordu? Tamam! Yakışıklılığına bir

Perdeleri Çekersem Biliyorum Hayat Daha Güzel Olacak

Bütün bu çile niyeydi. Oda dediğin tuğlalarla örülü bir hücre değil midir? Çoğu zaman üstüme üstüme gelen bu tuğla yığınlarını diğerlerinden farklı kılan neydi ki. Galiba bütün gizem pencerelerde saklı. Bu hücre bir mezara dönüştüğü zamanlarda yaşadığıma ve hayatın devam ettiğine şahitlik eden bu pencereler soluk veriyor bana.

(Gar)dolap

Kadın da biliyordu adının (gar)dolap değil de gardrob olduğunu ama her yolculuktan önce oraya başvurup eşyalarını toplayarak ilk mecazi otobüse burada atladığı için ona bu adı takmıştı.

Satırlar ve Hayaller

saye gibi paymal oldu gözlerim.gölgem gibi çaresiz kaldım ellerimin hareketine düşman.satırlar arsında parçalanmış yakalarımladüşmüş düğmelerimi ıslatıyorum gözyaşlarımla

KİTAP İZLERİ

Peri Gazozu

Ercan Kesal

Ercan Kesal’ın Hafıza Sandığından Sızanlar: "Peri Gazozu" Üzerine Bir Değerlendirme Ercan Kesal, Türkiye'nin sanat sahnesinde ender rastlanan, çok yönlü bir figür. Onu sinemadan bir oyuncu,
İncelemeyi Oku
Başa Dön