Materyalist bir dünyada yaþýyoruz, ve ben de materyalist bir kýzým -Madonna |
|
||||||||||
|
Yehova ne diyordu. “Kavimim!”. Kime diyordu? Ýsrail oligarþisine. Ýsrail oligarþisi nedir? El sahipli, El’ler birleþmeli, El topluluðu olan kavim. Yehova da bu oligarþiye kavmim diyen “sahiplenmeyi” vurgu eden manaydý. Yehova da kiþi sahipli düþünceydi. Köleci sürecin ikinci evresiydi. Kiþi sahipli mana ve kölelik yine sürecin özüydü. El manalý temel düþünce etrafýnda El’ler konseyinden oluþan koalisyon olup oligarþini sahiple yeni bir süreç düzeniydi. Oligarþi birçok El’in irade ortaklaþmasý olmakla meþrutiyeti ilikti. Marduk, Yehve manasý köleci ilk tevhit ti. Ensi, Patasi türü mutlak monarþini sürecin sonunda El mana süreci sentezi Lugal ilikle birleþmeydi. El’ler konseyi, konseyi mana ve temsil eden bir Lugal baþkanlýðý etrafýnda oturum yaparlardý. Lugal denen konseye baþkanlýk eden; danýþma yapan meþruti süreçlerle tevhidi mana dili halk nazarýnda Yehova Ya da Marduk düþüncesi içinde olunan inancý hayattý. Köleliðin oligarþi karþýsýndaki iman ahdi ile Marduk elli tane yapý birleþmeli tevhitti (lugallikti), Yehova da ilk etapta 12 sýbt’n (El topluluðu monarþini efendilerin) birleþmesiydi. Bunun bir adým sonrasý daha çok boylarýn ittifak tevhidiydi. Birçok paganlýðý (El sahipli iman akdini) içeren Davut ve Süleyman imparatorluðuydu (lugal El Lugaldi). Yeni evre ile hayat Sümer de Lugal El Lugal olmanýn mana biçimlenmesiydi. Ýsrail de Yehova anlayýþlý biçimlenmeydi. Lugaller El sýfatlý Rahip krallardý. Meþruti monarþini süreçler yeryüzü (alem) birleþmeli senteze doðru evrimleþmeye baþlayacaktý. Bu yeni sürecin, sosyal alan içindeki sosyolojik mana süreci; Yehova sözleþmeli iman akidiydi. Yehova sentezli irade, bu sentez üzerinde paylaþýlýp, El olan kiþi sahiplere doðru pay edilmenin bilinciydi. Oligarþi içindeki sahipler, kölelere karþý mutlaktý. Sahipliði olan oligarþinin kendi aralarýndaki iliþkileri de meþruiyetti. Böylece oligarþi baðýntýsý içindeki sahipler iradesi kölelere karþý “mutlak meþruiyetti”. Oligarþi sentezi kölelere El mutlaklýktý. Oligarþi sentezi sahiplere meþruiyetti El kiþi sahipli mananýn vurgusuydu. El, Ýlahi yapýlý kolektif yapýyý, kiþi sahipli parça süreçlere ayýrmanýn manasýydý. Yehova, El’in sahiplik bilincini (kiþi sahipliðe göre paylaþan çekirdek düþünceyi) sahipliler sentezi ile bir araya getirip, birleþen El sahipler iradesinin vurgusuydu. El, irade ve sahiplik olarak; tekil egemenlikti. Mutlaktý. Monarþiydi. Yani mutlak monarþiydi. El, Ýlahlar ortaklý kolektif ittifaký, parçalayandý. Bu parça yapýlar içinde birçok ve ayrý ayrý sürgünlerle El egemeni monarþiler oluþtu. Bu monarþiler ittifaký damga yemiþ totem meslekler düzeyine rücu eden mülklü-mülksüz iliþkili yapýlardý. Sadece paylaþtýrýr güç olma baðlamýnda günümüz sürecinin ana çekirdeðiydi. El yapýlý inþa efendi köle çeliþmeli karþýtlýkla, önce kendi üzerine kendi etkimeli organizasyondu. Kendine inþacýydý. Bu inþa ayrý ayrý formlar içinde olan bir süre birbirinden ayrý formlardý. Bu formlar kölenin efendiye biat baðlýlýðý olan sosyal imanlý anlayýþla, köleci bir üreten iliþkiydi. Efendi ve nasibi kýsýk verilenlerle köleci inanýcýlarýndan oluþan ilk tür milleti bir yapýydý. El yapýlar dýþta serbest bir köle ve kaynak bulamayýp köleleþtirme ve kaynak zapt etme içine girmekle dýþa eðimli olacaktý. Dýþta yine geliþmiþ ola ya da zýddý bir kullaným üreten yapýlarla giriþecekti. Bazen ittifak ederek çýkara dayalý güç birliði içinde oligarþiyi oluþacaklardý. Protonu protonla bir arada tutan oligarþin gücün bir benzeri El’in El’i iten ayný kutuplu olma karþýlaþmasý çýkar güç birliði idi. Ayrýca bu oligarþin yapý dýþtaki iþgalci yapýlara karþý da büyüyen bir yapý direnci oluþmakla, El’in El’e karþý nefret çatýþmasýný yeniyordu. Bu yapýlar oligarþi yapý içinde birbiriyle giriþecektiler. Oligarþinin içinde ve dýþýnda bu tür milleti monarþin yapýlarýyla Pagan yapýlar çokluktular (politeizm). Yehova, birçok olan pagan yapýlý El’in çevreye doðru yayýlma eðilimlerinin birleþmesiydi. Yöneten irade sahipli egemenliðin, sentezi üzerinde oligarþinle yöneten kolektifi iliði konsolide eden inþanýn mana düþüncesiydi. Yeryüzüne doðru büyüyen bir bölge alanýn içinde birlik tevhidi olmakla çokluðun tekliðiydi (monoteizm). Köleci yapýnýn çekirdek düþüncesi “üreten yapýyý kiþinin mülk sahipliðine göre paylaþtýrma, iradesiydi”. Bu çekirdekti mana düþüncesi El mana düþüncesiydi. Çekirdek düþünce El sentezli büyüyen oligarþin yapý üzerinde kabileci kavimlerle saltanatý, mülkü paylaþmakla tecelli etti. Büyüyen köleci verimlilik diðer yandan da kavimler içinde birleþmeyi veren egemenlerin hiyerarþik oligarþin güç mücadelesine de dönüþtü. Bu politeisti durum karþýsýnda, çekirdek düþünce içindeki “El’in monarþin olan tek egemen oluþ süreci akla geldi. Bu kendi kendine efendi köle tekilliðiydi. Köleci çekirdek düþünce olan El’in tekil irade ve egemen oluþ sahipliði “oligarþi üzerindeki tecelli” etti. Oligarþin politeisti ilik içinde oligarþiyi oluþan bað enerjisi, El’in ruhu olan bir tecelli gölge ile oligarþi üzerine düþtü. El’in gölgesi olan “zýllullah” ile yöneten oligarþi teokrasiye dönüþmüþtü. Teokrasi mutlak olan El’in, oligarþi üzerinde meþruiyet olan danýþan oligarþini ortak irade baðýntýsýyla yeniden belirmesiydi. Zaman içinde El’in yaptýðý ahitlerle, geçmiþin tarih bilinci ve yeni sürecin yeni durumla iþleyiþ bilinci din adý altýnda biçimlenip aktarýldý. Din, þimdi içinde nasýl üretip paylaþýyorsanýz; bunu ilah dönemli fosil hafýzayla kontrol etmenin mana diliydi. Bu aktarým imbik sel bir halk hafýzasýna dönüþmüþtü. Bu nedenle teokrasi dinden çok, “dinci erki” olan teokrasiyle, mutlak monarþinle, oligarþin bir irade olmayý da içerdi. Þimdinin El biçimleyeni olan iradesi içindeki sanayi toplumlarý geçmiþin sisler bulvarý gerisinde kalan, üreten kolektif emeði kýsmen yeniden keþfedecektiler. Bu keþif görünüþte iþçi-iþveren arasýndaydý. Bu keþif katýlýmcý kolektif süreçteki üreten iradeyi kýsmen devreye sokmaktý. Bu üretimden gelen güç diye söylenendi bu söylenen iþçi denen tarihsel köle tarafýndan “kendi sahiplik iradesi olmakla” efendilere karþý dile getirilecekti. Bu sözleþme yeniydi ve bu kadarla da muazzamdý. Emek gücü üzerinde dile getirilen “emek sahipli irade olan” bu söylem, tarihi kolektif düþüncenin bir kýsmýydý. Burada “ortak miras” söylemine vurgu yoktur. Kolektif süreçte tüketen kiþi sahipliði üreten sektör üzerinde ve grup gücü sahipliði üzerinde tüketen, özgürleþen, kiþi iradesine dönüþüyordu. Ýþte sanayi toplumlarýnda uyanan geri baðlanýmla oluþan ortak hafýzanýn bir kýsmý, bu uyanýþla dile getirilmiþti. Ya da gerçek, bu bir kýsým hafýza üzerinde dile getiriliyordu. “Üreten güç iradesinden gelen kýsmi bir köleci iradenin sahipliði”, yöneten oligarþin teokratik irade ile, egemenliði paylaþýr oldu. Bu paylaþma “ortak miras” üzerinde deðildi. “Üretimden gelen güç kolektif söylemi, sahiplere göre üreten irade içine seçme, seçilme olmakla yansýdý. Mülk sahipliðinin yönetme tahtý, ilk kes meþruiyet içinde sarsýlmýþtý. Ýþte oligarþin teokratik iradesiyle üretimden gelen güce sahip olmanýn kýsmi iradesi; yöneten egemen iliðe kýsmi sahipti. Üretimden gelen gücün egemenliði kýsmi olduðu kadar paylaþmakla, yöneten irade cumhur olan halkýn cumhuriyet iradesine dönüþmüþtü. Halk perdeleyen söylemdi. “Üreten emek sahipli kýsmi iradeyi sürece referans yapmayý gizliyordu”. Bir tarafla uyanýþ, halk söyleyiþle tekrar uykuya dalýþtý. Gizlenen bu hafýza nedenle yönetenler bize hep lütfediyorlardý!!! “Gözünüze dursun daha ne istiyorsunuz” diyorlardý. Sanayi toplumlarý “üreten emek sahipli irade gücü” ile “ulus bilincine sahip, toplumlarýyla yurttaþlýk bilinciydi. Sevgili Atatürk Osmanlýdaki padiþahlarýn “kullarým” dediði köleci El takdirli saltanat bilincine karþý, çalýþan emeði dile getirmiþti. Çalýþan en temel tarihsel emek” tarým gücünün” istihdamýydý. Güncel çaðdaþ yapý, sanayi çalýþanlý üreten yapýydý. Ama devralýnan Osmanlý uyruklu saltanat yapý da sanayi hiç denecek kadar azdý. Tarým da sanayide çalýþanlarý destekleyecek kadar üretim deðildi. Yani tarým ekseri Müslüman ahali elinde giriþimci bir ticarete dönüþememiþ olmakla; tarým ulusun kendi kendine yetmeyecek denli verimsizdi. En yaygýn sektör belirimiyle olmasýna raðmen verimsizdi. Ýþte Sevgili Gazi hiç deðilse üretenlerin sahiplik egemenliðini “köylü milletin efendisidir” diye tarým üzerinde telaffuz etmekle; saltanat egemenliðine ve kul olucu mantýða karþý, temel tarihi referanslara bir atýf yapacaktý. Bununla kalmayacak savunma, eðitim, saðlýk ve istihdam konusunda da devletçi (kolektif) anlayýþý, belli bir oran nispetinde yapý ruhunun içine katacaktý.
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Bayram Kaya, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |